Esad'ın Rus Ayısıyla dansı...

A -
A +
Tabiatta boşluğa yer yoktur... ABD'nin dört buçuk yıldır, uzaktan göz ucuyla izlediği Suriye'ye, Rusya zahmetsiz şekilde (şimdilik) gelip bir atraksiyonla dengeleri değiştirdi.

Kim ne derse desin, Beşar Esad babası kadar olmasa da, siyasi ayak oyunlarında yabana atılacak biri olmadığını gösterdi. Elbette, Baas Rejiminin çekirdek ekibiyle birlikte! 2011 Şubat'ından itibaren, barışçıl gösteri yapan sivil kitlelere karşı katliam yapmayı sürdüren Esad ve avanesi, dünyanın bu vahşete karşı duyarsızlığını görünce, kimyasal silahlar dâhil her türlü vahşeti uyguladı. Diğer taraftan da, halktan gelen direnişe karşı kendisine yardım edecek unsurları devreye soktu... Yerel, bölgesel ve küresel unsurlar. Lübnan'daki Şii Hizbullah teşkilatının silahlı kanadı, Sünni halka karşı kırım yapan Esad'ın tabii müttefiki idi. Yüzde dokuzluk Nusayri azınlığın hâkimiyetinde olan katil Baas rejimi, Batı Dünyasının paranoyak radikalizm korkusu yüzünden, "seküler ve ılımlı" bir yönetim olarak tolerans ve destek gördü... Mısır'da halkın oylarıyla işbaşına gelen Mursi, Batı (hususen ABD) destekli bir darbe ile devrildi. Suriye'de ise, böyle bir seçime dahi meydan vermemek için, Esad'ın yüz binlerce sivili katletmesine alenen göz yumdu!..

Bölgesel güç İran'ın ve küresel güç Rusya'nın, stratejik hesapları ve hedefleri ile Beşar Esad'ın acil ihtiyaçları uyum sağlayınca, Batı da buna seyirci kalınca; kısa zamanda gitmesi beklenen Esad, bugüne kadar şöyle ya da böyle iktidarını koruyabildi. İran'ın on binlerle ifade edilen milis güçleri (Ki, bu milisler, ABD'nin kontrolünde olduğu varsayılan Irak toprakları üzerinden Suriye'ye intikal etti...) ve Rusya'nın büyük siyasi ve lojistik desteğiyle, ülkenin büyük kısmında fiili hâkimiyetini kaybetse de, yüzde 14'lük bir alanda varlığını sürdürüyor. Tam da çöküş noktasına geldiği bir sırada, Rusya; ABD ve Avrupa'ya âdeta nanik yaparcasına, bütün dünyayı şaşırtan bir şekilde dengeleri kökünden değiştirecek bir hamle yaptı. Sadece üç haftalık bir yığınak sonunda, Suriye topraklarında konuşlandırdığı uçak ve helikopterlerle Suriye'deki rejim muhalifi güçleri bombardıman etmeye başladı. Şu saate kadar, ABD ve Avrupa bu bombardımanlara karşı mızmızlanmaktan başka bir şey diyemedi. Söyledikleri laf şu: Rusya IŞİD dışındaki hedefleri vuruyor... Ve çağrı yapıyorlar: Bu bombardımandan vazgeç! Daha önce benzer bir çağrıyı Rusya'nın Ukrayna'daki askerî operasyonları için yapmışlardı. Peki sonuç? Tam bir fiyasko!

Beşar Esad'ın bu son gelişmeler karşısında, keyifle Batı'nın acizliğini seyrettiğini tahmin etmek zor değil. Bu arada Esad, son dört yıl içindeki kaos ortamında sahneye çıkan ve çıkarılan kimi terör örgütlerini de, ustaca kullanmayı bildi. Bunların başında, ne babasının ne kendisinin çoğuna kimlik dahi vermediği Kürt nüfusun, bir kısmını baskıyla kontrolü altına alan Marksist PYD-YPG terör örgütü geliyor... Buna benzer başka örgütleri de, hatta kimi zaman IŞİD (DEAŞ)'ı bile bir şekilde kullandı. Sonuç olarak şunu söyleyelim: Rusya'nın sınırlı bir askerî yığınak ve mütevazı bir güçle Esad'ı sonuna kadar koruması mümkün değil. Yani Esad'ın Rus Ayısıyla dansı pek mutlu bitecek bir serüven değil. Fakat Batı'nın samimiyetsiz, kaypak ve korkak politikası, hem İran'ın hem de Rusya'nın önüne geniş bir alan açtı. Putin'in eli, Ukrayna konusunda da önemli ölçüde rahatlayabilir. Ne yazık ki en büyük bedeli yine Suriye halkı ödeyecek... Yüz binlerce ölü, milyonlarca sığınmacı ve tamamen tahrip edilen bir ülke!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.