Asya’da, Avrupa’da, Afrika’da, Amerika’da terör!..

A -
A +

Dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Mali, dün gün boyunca küresel ölçekte, medyanın birinci gündemiydi. Zira 170 kişinin bir otelde rehin alındığı kanlı terör saldırısı, bu defa Mali başkenti Bamako’da yapılmıştı…

Fransa’nın ve ona benzer ‘eski sömürgeci’ ülkelerin, bilhassa işi zor… Çünkü gelir dağılımının bir türlü düzelmediği, hatta günden güne daha çok bozulduğu dünyada; emperyalist politikalara ve sömürüye maruz kalan fakir ülke halklarının reaksiyonu, sosyal ve siyasi çeşitli sebeplerle giderek ürkütücü biçimde sertleşiyor. Surinam, küçük bir Latin Amerika ülkesidir. Nüfusu yarım milyondan bile azdır. Lakin Hollanda’da, en fazla polisiye suçlara karışan insanlar, Surinam orijinlidir.

Hollanda, bu eski sömürgesinden gelen kişilerle çok büyük problem yaşıyor. Şöyle ki, Hollanda’da hırsızlık yapan Surinamlı, bunu kendisi için bir nevi hak(!) olarak görüyor. Hak iddiasını, Hollanda’nın on yıllarca ülkesini sömürmüş olmasına dayandırıyor… “Geçmişte benim memleketimin zenginliklerini sömürdüğüne göre, bugün de o bana bakmak zorundadır…” diyor. Evet, aynen böyle diyor!

Toplam 54 devlete sahip Afrika’nın 23 ülkesinde, Fransızca konuşulur. Birçoğunda, Fransızca aynı zamanda resmî dildir. Fransa’nın bütün bu ülkelerde, Lejyoner denilen askerleri vardır. Afrika ülkelerinde, genellikle iç karışıklık ve isyanlar, kabile kavgaları veya etnik savaşlar, askerî darbeler vs. eksik olmaz ne yazık ki. Dolayısıyla herhangi bir dâhili kaynaşma baş gösterdiğinde, Fransa’nın o ülkedeki askerî birlikleri de hareketleniverir! Bazen bu iç karışıklıkları, bizzat Fransa’nın organize ettiği de bir vakıadır… Müdahaleye zemin oluşturmak için tabii! Mesela bundan tam 21 yıl önce, Ruanda ve Burundi’de üç ay içinde; bir milyona yakın insanın katledilmesinde, net biçimde Fransa’nın parmak izlerine rastlandı. Ancak kim hesap soracaktı?

Nitekim dün terör saldırısı ile sarsılan Mali’ye de, iki yıl önce; Ocak 2013’te, Fransa tartışmalı biçimde askerî müdahalede bulunmuştu. O müdahale de, esasen terör gerekçeli idi… Fakat temelinde Fransa’nın bu ülkedeki siyasi, ekonomik ve askerî çıkarları söz konusu idi… Mali, çok fakir bir devlet, lakin özellikle nükleer alanda kullanılan uranyum madeni bakımından, çok zengin kaynaklara sahip bir ülke… Nijer de böyledir. Konunun teferruatını sizin merakınıza bırakıyorum! Aynı tetkikatı, diğer Afrika ülkeleri için de yapabilirsiniz.

Afrika’da iç savaşlar bitmez dedik… Mesela 1970’li yılların ortalarında başlayan Çad iç savaşı otuz yıl devam etmiştir. Bu kirli savaşın en büyük finansörlerinden biri de, Libya eski lideri Kaddafi idi. Aynı şekilde 1960’lı yıllarda bağımsızlığını kazanan Sudan, bugüne kadar neredeyse aralıksız iç çatışmalarla boğuşmuştur. Neticede emperyalist güçler, Afrika’nın toprak bakımından en büyük ülkesini ikiye böldüler. Fakat bitmedi, ana gövdeden başka parçalar da koparmaya çalışıyorlar… Aynı şekilde iç çatışmalarla boğuşan bir başka dev ülke var. Kıtanın en büyük petrol ülkesi durumundaki Nijerya’da, kan ve ateş hiç durmuyor. Afrikalılar on yıllarca Fransa, Belçika, Hollanda, İngiltere gibi sömürgecilere karşı bağımsızlık savaşı verdiler. Bu istiklal mücadelesinde, pek çok ihanet ve manipülasyonlara da maruz kaldılar. Sayısız kiralık ve taşeron terör örgütü kuruldu. Bu örgütler, milyonlarca insanın hayatını söndürdü… Fakat bu yetmezmiş gibi, şimdi bir de dinî kisveli radikal terör örgütleri dehşet saçıyor.

Nijerya ve çevre ülkelerinde Boko Haram, Somali-Kenya ve civar bölgelerinde El Şebab, Ensar-ud-Dîn, El Murabitûn vs. vs... Dün Mali’nin başkentindeki kanlı baskını, El Kaide bağlantılı El Murabitûn örgütü üstlendi. Bu satırlar yazılırken, güvenlik güçlerinin başlattığı operasyon devam ediyordu. Rehin alınan THY mensubu yedi kişiden altısının, sağ salim kurtulmuş olması, bize teselli veren önemli gelişmedir. Temennimiz diğer suçsuz insanların da, aynı şekilde kurtulmasıdır. Ne yazık ki bölgesel ve küresel terör örgütleri, bütün dünyanın huzurunu, çok ciddi şekilde tehdit etmeye devam edecek...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.