2017 kötü başladı ama…

A -
A +
2016 bütün olumsuz kalıntılarıyla bir an evvel bitsin artık demiştik senenin son günkü yazımızda… Ancak yeni yılın daha ilk saatinde, yine kalleş bir terör saldırısı asabımızı bozdu. Asla yılmayacağız!..  
Terör örgütleri ve onları yöneten mihraklar hedef gözetmiyor… Neresi için fırsat ve imkân bulursa oraya vahşice saldırıyor. Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez'in belirttiği gibi, teröristler için ibadet yerlerine veya eğlence mekânlarına saldırmak aynı şey. Hiç ama hiç ayırt etmiyorlar. Lakin sakat düşünceleriyle terör örgütlerine yardım ve yataklık eden kimi karanlık ruhlu insanlar, her kahpe saldırıdan sonra mutlaka daha kahpece bir yaklaşımla, bu saldırıları ya haklı göstermek veya hiçbir dahli ve kabahati olmayan kesimlere yüklemeye yeltenirler. Son saldırının akabinde de bu aşağılık tavır aynen tekrar etti. Terör saldırısına maruz kalan eğlence mekânının sahibi ve çalışanların meşrebinden yola çıkarak, olayın güya suçlularını teşhis etmeye kalkışan insan kılıklı birtakım yaratıklar, sosyal medyada yine fitne ateşini körüklediler… Neyse ki, bu habis ruhlu yaratıkların çirkin yüzü artık yeterince faş olduğundan, kimse itibar etmiyor ve derhal gerekli tepkiyi de görüyorlar. Bu örümcek kafalılar, bilerek iç ve dış düşmanlara destek verdiği için, olayları gerçek mahiyetiyle asla kavramak istemezler. Yalan ve iftira üzerine kurguladıkları hinoğlu hince tezleriyle, toplumu birbirine düşürmek için her türlü alçaklığı yapmaktan kaçınmazlar…
Onlar yaşadıkları ülkenin insanlarına bu ihaneti sergilerken, bastonu oldukları güçler, yani bu oyunları tezgâhlayan odaklar da, zaman zaman yaptıkları itiraflarla, ne gibi dolaplar çevirdiklerini dışarıya yansıtıyorlar. Bakınız, içeride mezhep-meşrep kavgasını körüklemeye çalışan o zavallı uşaklar, patronlarının çizdiği büyük resimde nokta kadar bile değiller!.. ABD eski Kara Kuvvetleri Komutanı General Raymond Odierno, geçenlerde ülkesinin Suriye’yi Rusya’ya kaptırdığını söylemişti. Bunu da askerî ve siyasi jargonla şöyle ifade etmişti: “Obama’nın geriden liderlik stratejisi (Yani bizzat asker göndermeden, yerel güçleri yöneterek ve geriden liderlik yaparak sorunu çözme…) başarısız oldu ve sonuç olarak Suriye’yi Rusya’ya kaptırdık. Trump’ın göreve geldikten sonra, proaktif bir politika geliştireceğini umuyorum…”
Gen. Odierno’nun “GERİDEN LİDERLİK” dediği şeyin aslında ne olduğunu, CIA’da 22 yıl görev yapmış ve Usame Bin Ladin’i izleme komitesinde de yer almış olan Michael Scheuer adlı ajan, 2015 yılında çıktığı Channel4 News adlı televizyon kanalında etraflıca anlatmış… Scheuer, Orta Doğu’dan Batı’ya yönelik tehditler geldiğini ve bunu kaynağında gerektiğini ifade ettikten sonra dehşet verici şeyler söylüyor. Kendi askerlerini göndermek yerine bölgeyi karıştırmanın en etkili yol olacağını vurguluyor. Bunun için en büyük umutlarının Sünniler ve Şiiler arasında savaş çıkarmak olduğunu ifade ediyor… Ajan Scheuer DEAŞ’tan çok şey beklediklerini, ancak şimdiye kadar yeterince verim alamadıklarını kayda geçirdikten sonra şöyle devam ediyor: “Şu an en büyük ümidimiz Sünnileri ve Şiîleri kanları kuruyuncaya kadar birbirleriyle savaştırmak… Ne biz Amerika olarak ne Batılı güçler oralara askerimizi göndermek istemiyoruz. Sayın Obama ve Sayın Cameron (İngiltere eski Başbakanı) ve çoğu Batılı liderler, kendi kara kuvvetlerini göndermek yerine Sünnileri ve Şiîleri birbirleriyle kanları kururcasına savaştırmak fikrine hayran kalacaklar gibi görünüyor…” Evet, Esad kimyasal silahlar kullanıp masum halkı kitleler hâlinde imha ederken, “Kırmızı çizgilerimiz ihlal edildi, askerî seçenek de masada…” diye konuşan Obama’nın niçin 180 derece çark ederek Cenevre toplantılarına sarıldığını ve Rusya’nın doğan boşluğu nasıl doldurduğunu, son iki yılda süreci izleyerek gördük. ABD’nin terör örgütü PYD/YPG’yi ortak edinerek, güya DEAŞ’a karşı mücadele etme tiyatrosunun perde gerisinde, meğerse neler yatıyormuş neler!..
Bakalım Trump ne yapacak? Kurmakta olduğu kabineye bakılırsa istikbal için pek de iyimser olmak mümkün görünmüyor. Savunma Bakanı olarak gösterdiği emekli General James Mattis, bir toplantıda askerlere şöyle seslenmişti: “Bazılarına ateş etmek eğlenceli oluyor…” Bazıları dediği elbette insanlar. Fakat bu insanların niçin hedef oldukları karışık… Mesela Afganistan’da, mesela Irak’ta olduğu üzere… Hele hele Trump’ın seçim kampanyası sırasındaki bazı sözlerini de dikkate alınca, maalesef karamsarlık öne geçiyor. Evet, 2017 iyi başlamadı!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.