Tuhaf kongre

F.Bahçe'nin dünkü Olağan Genel Kurulu'nda aklımın kesmediği ve kimsenin de aklının kesemeyeceği tuhaflıklar vardı. Tabii, bunları benden başka kimsenin yazabileceğini de sanmıyorum ve de beklemiyorum. Birincisi, Sayın Başkan Aziz Yıldırım'ın dayısının oğlu olan Sayın Osman Yalçın yani Asbaşkan Osman Yalçın kongrede neden yoktu? Tabii aslında bu soruyu Sayın Osman Yalçın'ın aylardan beri kulübe uğramadığı günlerde sormalıydık ama yine de kongreyi bekleyelim dedik. Sayın Başkan Yıldırım, Gürcan Bilgiç'in dünkü Sabah'ta çıkan yazının içindeki sorulara cevap vermeye kalkıştı. Ama o soruların bir tekine dahi cevap veremeden alakasız şeyler söyledi. Yani bankalardan alınan 68 trilyonluk kredinin nereye harcandığını, hangi yöneticilere toplam 19 trilyon borç olduğunu açıklayamadı. Bu arada kulüp üyelerinden Yüksek Divan Kurulu Üyesi Kemal Açıkgöz'ün bedava verilen Rüştü'nün hiç oynamadan yüksek bir meblağ ile kiraya gelişini sorması ise, ki bana yüzde yüz haklıdır. Salondaki fanatikler tarafından ıslıklanması, protesto görmesi F.Bahçe'nin bir cumhuriyet değil, başka bir rejime doğru hızla sürüklendiğinin açık ve net göstergesiydi. Tabii, bol şakşakın olacağı dünya sonu değil, vaka-yı adiye idi. Ama Ogün Altıparmak gibi yıllarca futbol oynamış, bununla da kalmayıp, futbolu derinlemesine araştıran bir kişi olarak Brezilyalıların mevsim tersliği yüzünden formsuz oluşlarını öne sürüşüne ağzım açık kaldı. O Brezilyalılar sadece bu sezon mu F.Bahçe'de oynamaktadırlar? Ya da Avrupa kıtası üzerinde bulunan 250'nin üzerindeki Brezilyalı oyuncular da mı, bugünlerde mevsim tersliği yüzünden formsuz bulunmaktadırlar? Yani Lyonlu Juninho, Barcelonalı Ronaldinho, Edmilson, R.Madridli Robinho ve daha niceleri Kaka da içlerinde olmak üzere aslanlar gibi oynamaktadırlar. İşte akıl hocalarıyla F.Bahçe'nin futbolda nereye geldiğinin açık göstergesi bu idi. Bol şakşakla beklendiği gibi geçen F.Bahçe kongresi çok yakında inşallah borçsuz, harçsız birkaç Avrupa şampiyonluğu ile dünya kulübü olur. Ama bilançoda görünen 209 trilyonluk borcun karşılığında da aynı miktarın geleceğini görmek her zamanki kongre hesaplarıdır. Ama evdeki hesap çarşıya uymaz diye de bir deyim vardır. Bol şakşaklar...