Beşiktaş inişte mi?

A -
A +

Beşiktaş, son maçlarda sanki Galatasaray’ı kopya edercesine yalan paslar dizisiyle oynar olmuştu. Dün akşam da İbrahim Üzülmez’in kısa sürede takım haline getirdiği Gaziantepspor karşısında aynı kötü alışkanlığını sürdürdü. Tolgay’la Oğuzhan bu diziyi Quaresma’nın da katılımıyla, hatta Atiba’yı da içlerine alarak sürdürdüler. 
Gaziantep takımı Beşiktaş’ın bu son haftalardaki kötü alışkanlığına karşı çok önde basmayıp kendi yarı sahasında çok iyi sıkışarak alan savunmasına dayalı önlemiyle hem kendisine sunulan hem de kendi kaptığı toplarla Beşiktaş’tan daha net gol pozisyonlarına girdi. Şayet Aboubakar, attığı golü bir kenara bırakalım, dün akşamki çok hareketli oyunuyla sahneye çıkmasaydı Beşiktaş belki de maçı sıfır pozisyonla tamamlayacaktı. Şenol Hoca’nın Tolgay-Gökhan İnler değişikliği ise Kasımpaşa maçından alınmış dersin sahaya getirilişini anlatıyordu. Ama aynı Şenol Hoca, Quaresma’nın isminden mi korkuyor nedir, yürüyen hayaleti oyunda tutmakta ısrarcı davrandı. Ömer Şişmanoğlu Quaresma’yla değişseydi ya da dün akşamın fiyaskolarından Cenk’le görev değişikliğini yapsaydı acaba ne olurdu? 
Tabii ki bu maçın herkesçe tartışılacak bir numaralı pozisyonu ise verilen penaltıydı. Bana göre yüzde yüz doğru bir karardı. Ama penaltının Cenk tarafından atılmasının refüze edilişi Quaresma’yı da kızdırmasının yanı sıra Beşiktaş’ın maçı garantiye alışını engelledi diyebiliriz. 
Şampiyonluk adayı Beşiktaş kendi sahasında, düşme potasında dolaşan Gaziantepspor karşısında sanki geçen haftanın Fenerbahçe’si gibi kalecisi Fabri’nin yerinde çıkışları, dolayısıyla rakibin açısını hemen hemen yok edişiyle üç puanı aldı desek yanlış konuşmuş olmayız…

Maçın adamı: Kaleci Fabri. Çok yerinde çıkışlarıyla yüzde yüzlük pozisyonları önledi… 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.