İbretlik program!

A -
A +

Bizim televizyonculuk, yanılmıyorsam 1970’li yılların sonunda TRT ile başlamıştı. 1980’den sonra da özel televizyonlar çığ gibi geldi. İşte bütün bu oluşum içinde bendeniz ilk defa futbolun yayıncı kuruluşunda menajerlerin cirit attığına tanık oldum. Yeni beIN, akşam saatlerinde futbolcu alım satımında başrolü oynayan menajerleri programlarına konuk ediyor. Tabii ki kopya eden başka özel kanallar da var. Merak ettiğim odur ki, acaba yabancıların elindeki bu yayıncı kuruluş ve de kopyacılar, bizim dışımızdaki ülkelerde benzeri manzaraya rastlamışlar mı? Adamı oralarda tefe koyarlar be!

Millî Takım meselesine dönersek...

Bakıyorum da son günlerde taaa en tepelerden ortalara kadar Arda’nın affı ile ilgili hafif tertip nameler dökülüyor. Zaten bendenizin bu sütunlarda da, çevremde de masa üstüne yazım var; Arda sezona girmeden affa uğrar iddiası ile... Şayet bir ülkenin millî takımı bir tek oyuncunun peşine takılmışsa, o ülkede futboldan söz etmek olmaz. Bunun yanı sıra bu ülkenin içerideki, dışarıdaki evlatlarına da sırt çevrilmiş olur. Haaa kulüp takımı olur, kadro sınırlıdır, kıvırabilirsin... Ama burada 80 milyon, dışarıda 10 milyondan adam çıkaramıyorsan, yazıklar olsun denir ancak!

Demirel’den mi feyz aldılar?

Lefter’den kaleci yapanların, yürüyen merdiveni kullanmasını bilmeyenlerin, oy kullanmaktan acizlerin Ankara-İstanbul yürüyüşüne ters yönden, yani İstanbul’dan karşı yürüyüş düzenlenmiş. Muhalefet buna denir işte! Ya da hak hukuk böyle tesis edilir işte! Keşke Süleyman Demirel üstatları sağ olsalardı da, malum cümlelerini kullansalardı. Neyse, aman siz yine de eski laflara inanıp dikkatinizi dağıtmayasınız. Çünkü asfaltta uzun süreli yürümek adale yapısı için tehdit içerir... Hoş baldırdan lifiniz atarsa da, korkarım siz dişçiye gidersiniz...

 

Taurasi mi?
Birleşik Amerikalı kadın basketbolcu Taurasi, geçenlerde 7 bin 949’uncu sayısını atarak bütün zamanların en çok sayı atan kadın basketbolcu rekorunu eline geçirdi. Yahu ben yanlış hatırlamıyorsam bu oyuncu bizde iki takımdan geçti de, kıymetini bildik mi acaba?

 

Aman dikkat!
Galatasaray’ın onca oynayacağı turun ilkinde bir İsveç takımı çıktı. Adı da Östersund... Bu takımın toplam maliyeti de Sneijder’in yarısı kadar, yani 7 milyon avro... Ancak ne var ki, ben tarihte benzeri değerde bir takıma Galatasaray’ın elendiğini hatırlarım, hatta hatırlatırım...

Anadolu Efes’ten sonra Fenerbahçe...

Ülke basketbolunu hayata döndüren ilk firma bugünkü adıyla Anadolu Efes idi... Şimdilerde ise bayrağı Fenerbahçe aldı... Sponsor konusunda da yeni kaynak oluşunca, bundan böyle kimse bizim lig için heveslenmesin ve boşuna da masrafa girmesin... Euroleague mi? Bu sütunlarda daha 2016’nın ekim ayından itibaren bir numaralı favorinin Fenerbahçe olduğunu kaç defa yazmıştım. Obradovic ve öğrencilerini bizim şampiyonluktan dolayı da bir kere daha kutlayalım. Beşiktaş mı? İki defa kazandığı maçı eliyle sundu. Kazansa ne olurdu ki, hiç... Ama Ufuk kardeşim Millî Takım’ın da hocasıdır... Hani o yüzden biraz endişelendim... Ya siz basketbolun tepesindekiler?

 

Huzurevi miyiz?

Avrupalı ya da bir başka kıtalı futbolcu sanırım 30’unu devirdikten sonra gözünü, aklını, dikkatini bizim ülkeye çeviriyor. Öyle ya, nerede var ki böyle Boğaz geceleri? Bakıyorum da şimdiye kadar, özellikle büyüklere gelenler ya da gelmek üzere olanlar 30’u aşmış olanlar... Üstelik de 3 yıllık falan imzalıyorlar. Yani emekli ikramiyesi garantide... Huzurevine hoş geldiniz! Eh, bir de gol atarsanız veya korner ortanıza biri kafa vurursa ki bizde asist sayılır, bizim spor basını da altı ay sizi yazar, konuşur... Şöyle bir hatırlayayım dedim de... Ronaldo 18 yaşında Manchester’a, 25 yaşında da Real Madrid’e transfer olmuş, Messi zaten 18’inde Barcelona ile sahaya çıkmıştı... Var mı diyeceğiniz?

 

UEFA’da yeni yapılanma!

Bakıyorum da, başta bizim büyük kulüpler transferde kesenin ağzını sonuna açmış durumdalar. Tabii ki şaşkınlık içindeyim. Öyle ya, bu UEFA değil miydi, “Ekonomik çizgileri aşarsanız sizi yakarım” diyen... Pardon; bu yeni başkan ve yönetimi seçilmeden önceydi... Şimdiki başkan ve yöneticiler kendilerini sıkça ziyaret eden bizimkilere acaba kıyak mı geçiyorlar? Galatasaray, “Biz beş yeni isim alacağız. Hem de en babasından” diyor. Fenerbahçe zaten üç tane aldı, şimdi de, “Üç banko büyük daha gelecek” haberleri var. Beşiktaş, Aboubakar’la Talisca’nın yerine ve de stoperlerine takviyeyi rahat rahat üst düzeyde yapacağını belirtiyor. Kadrosu üç ayrı 18’lik saha ekibi çıkaracak boyuttaki Trabzonspor da yüksekten uçuyor. Eh, hayırlı olsun! Platini, futboldan, hem de büyük yıldız olarak gelmişti. Başka bir faul yaptı, cezayı yedi. Şimdiki mi? Var mı tanıyanınız?

 

Bayramınız mübarek olsun

Değerli okurlar; Ramazan Bayramınız mübarek olsun! Sağlık, afiyetler içinde huzurlu bir bayram geçirmenizi dilerim...

 

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.