İşte emekli Advocaat!

Dick Advocaat’ın Fenerbahçe’ye geleceği haberi gerek ekranlardan, gerekse de gazetelerden gündeme geldiğinde, okurlarım iyi hatırlayacaklardır, “Bir emeklinin Fenerbahçe gibi büyük bir firmada işi ne” diye eleştiride bulunmuştum. Ancak ne var ki, benim spor medyamın ünlü (!) yorumcuları böyle bir teknik adamın getirmiş olduğundan aynı kulübe övgüler yağdırmıştı. Bu arada sezon içi bu emekli icraatı ile herkesi ama ben hariç, hayal kırıklığına uğratmıştı. Derken öyle bir haber patlamıştı ki, sormayın gitsin... Aynı emekli hoca Hollanda Milli Takımı’nın patronluk görevine atanmıştı. Övgü şampiyonları, özellikle de bana, “Ya ne haber, bak adam Hollanda’nın başına geldi” gibilerinden isim de vermeden taşlama yapmışlardı. Bendeniz de, “Hollanda zaten üç yıl önce bitti. Bizim milli takım bile onları geride bırakarak Avrupa Şampiyonası’na katıldı. Bekleyiniz, bu emekli orada da neler neler yapacak” diye yazıp söylemiştim.
Ve hale bakınız! Fransa 1-0 önde iken hakem Hollanda Milli Takımı’nın ön liberosunu, bence haksız olarak, oyundan attı. Kaldı mı garip Hollanda on kişi... Bu arada Van Persie emeklisi de kenarda ısınıyordu, hani takımı 1-0’dan kurtarır diye... Neyse, takım on kişi kalacağından sahaya bizim Fenerbahçeli emekli değil, yerine bir orta alan adamı girecekti zorunlu olarak, yani öyle olması gerekiyordu... Aaa o da ne? 10 kişi kalmış Hollanda’ya bir de Van Persie girmez mi? Kaldılar mı dokuz kişi? Maçı birlikte izlediğim arkadaşıma, “Şayet Fransa bu emekli kafalıyı 4’lük yapamazsa ayıp eder” dedim. Dur yahu falan derken 4-0 oldu mu? Oldu! 
Hollanda zaten bitmişken, bu emekli kafalar ve ayaklar ile daha da kötü günlere gidecektir de, asıl olan nedir, biliyor musunuz? Yine 15 yıldan bu yana iddia ettiğim gibi, Fenerbahçe de bu kafayla takıma isminin hak ettiği teknik direktör getiremez… 
Kısa bir bayramlık olsun dedim...