Kaza beraberliği

Fenerbahçe’nin sonuçlar almasına rağmen benim de eleştirdiğim “al sana ver bana” futbolu dün akşamki oyunda yerini çok ağırlıklı olarak organize kanat akınlarına bırakmıştı. Hasan Ali ile Valbuena, İsla ile Dirar Gençlerbirliği’ni savunmada kademe yapmaya, toparlanmaya vakit bırakmadan oynadılar diyebiliriz. Buna karşılık Gençlerbirliği rakibinin bu maçta sergilediği özel oyun taktiğine karşı hemen hemen hiç önlem alamadı diyebiliriz. 
Issah denen oyuncunun adeta kendini attırmak için yaptığı hatalar artı Alper Uludağ’ın sakatlığıyla iki oyuncu birden değiştirme zorunluluğu bir deplasman takımı için çok ciddi dezavantajdı. Souza-Oğuz Kağan-Alper orta alanı, doğal olarak ve de yapısı itibarıyla Fenerbahçe’yi o bildiğimiz oyun tezgahlama özelliğinden yoksun bırakacaktı, bıraktı da.  
Fenerbahçe’nin bu kanat çeşitlemelerinden ikisinde topu direğe nişanlarken bence kaleci Volkan’ın büyük hatasından Dirar kendi kalesine bir gol attı. Dirar arkasında iki rakip oyuncunun bomboş olduğunu gördüğü için topu yumuşakça kalecisine vermeyi uygun gördü ama diyalog eksikliği yüzünden gol oldu. 
Ümit Hoca’nın mecburen yaptığı değişikliklerin yanı sıra oyuna soktuğu Deniz çoktan futbolu bırakmış gibi görününce konuk takımın hücum organizasyonlarında etkisinin çok azalabileceği gerçeği ortadaydı. Nitekim Deniz Yılmaz oyuna girdiği dakikadan itibaren Gençlerbirliği maçı 10 kişi oynadı. Dirar’ın attığı gol Fenerbahçe’yi öne geçirdi ama yine bir kaza sonucu Milinkovic’in kale ağzında dokunduğu top 2-2’ye getirdi maçı. Bir parantez ekleyim; Fener’in ikinci golündeki başrol oyuncusu Jailton’un yerini Milinkovic’e bıraktığını belirteyim. 
Aykut Hoca’nın yaptığı değişiklikler içinde Oğuz Kağan’ın çıkarılıp Aatıf’ın oyuna alınışı tamam, da Elif niye girdi onu anlayamadık... 
Sonuçta bir gün önce Beşiktaş’ın sunduğu hediye Fenerbahçe tarafından iade edildi. 

Maçın adamı: Josef de Souza