Dinde her yenilik bid'attir...

A -
A +

Değerli tarihçi ve akademisyen Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil Hoca'nın "Mevlid Kantat Dünya Prömiyeri" ile ilgili yapmış olduğu radyo programının bir bölümünü dün yayınlamıştık. Bu programın diğer önemli kısımlarına bugün de devam ediyoruz... "Dinde sonradan yapılan her değişiklik bid'attir. Bakın Kutlu Doğum Haftası diye uydurma bir kutlama merasimi ortaya çıkarılmıştı, şimdi bu organizasyon Mevlid Kantat Dünya Prömiyeri oldu. Bakıldığı zaman Peygamber Efendimizin mevlid kutlamasını ne zaman yaptığı bellidir. Mevlid miladi takvime göre değil elbette ki kameri takvime göre yapılmıştır. Peygamber efendimiz kameri takvime göre yaptıysa bunu miladi takvimle değiştirme yetkisini kimden alıyorsun. Kutlu Doğum Haftası anlatılırken söylenen söz hep peygamber efendimize uymak şeklinde. Peki dinin sahibi bu şekilde yapmışken ona uymamız gerekmez mi? Niye burada uymuyorsun, onun için bir şey yapıyorsun ama daha gömleğin birinci düğmesinde yanlış ilikleyerek yanlış yapıyorsun. Dolayısıyla iş nereye varıyor. Bozgun, değiştirmek yani farklı bir şey ortaya çıkıyor. İşte bid'atler de böyle ortaya çıkıyor... Kutlu Doğum Haftası uygulaması bin dört yüz senedir yapılana ters bir şekilde, miladi takvime göre yapılıyor. Dolayısıyla mevlid kutlaması aslının dışına çıkılarak yapılıyor. Peki, elli sene sonra aynı şey diğer kandillere de uygulanıp, miladi takvime uydurulursa işin nereye gidebileceğini düşünün. Mirac, Berat ve Regaip günlerinin de haftası belli olsun, bunları da miladi takvime göre yapalım! Böylece peygamber efendimizi daha çok övmüş oluruz derken, yarın sıra Ramazan Bayramına ve Kurban Bayramına gelirse ne yapacağız! Peygamber Efendimizi övmek çok güzeldir. Ama bir hafta değil bir yıl övmek güzeldir. Esas yanlış, onu belirli bir haftaya sıkıştırmak değil midir? İşte bu da dışarıdan gelme, anneler günü, sevgililer günü, babalar günü, dünya kadınlar günü gibi ve sonuncusu da Kutlu Doğum Haftası. Sen şimdi mevlidi aldın bir haftaya kısıtladın. Bazı şeyler yapılmaya yanlışla başlandığında, değiştirile değiştirile sonunda devamı da yanlış olarak geliyor. Bozula bozula aslı ile alakası olmayan bir hal alıyor. Şimdi bir de bu haftaya konu atamaya başladılar. Biraz önce söylemiştik ya değiştirile değiştirile artık aslından kopmaya başlıyor diye, işte yine durum aynı oluyor. Kutlu Doğum Haftası ile bir haftaya sınırlanan kutlama ardından bir konu ile sınırlanıyor. Önce bir hafta, ayrıca bir hafta denilince o da bir hafta boyunca kutlanmıyor. Her gün sadece bir yer onu anıyor. Bir güne indirgedik mi, ardından da o bir günde peygamber efendimizin onlarca ahlakı, sünneti, yaşayışı gibi bütün özelliklerini anlatmak varken sen sadece merhameti anlat. Böylece Peygamber Efendimiz ve yolundakilerin aksine Mevlid muhteva ile kutlanıyor ve değişikliğe uğramış oluyor. ASIL YAPILMASI GEREKEN... Mesele peygamberliğin ayrıcalığı olan irhasatından bahsetmektir. İrhasat âdet dışı ilahi olaylar, fevkalade olaylar demektir. Mesela peygamber efendimizin doğumundan önce ve doğumu sırasında harikulade olaylar, mucizeler cereyan etmiştir. Bu olaylar ve mucizeler Peygamberimizi diğer insanlardan ayıran özelliklerdir ve onun büyüklüğünü ortaya koyar. Nitekim Peygamber Efendimiz de bunları anlatıyordu. Asıl yapılması gereken ise Peygamber Efendimizin diğer insanlardan farklı olduğunu ortaya koymaktır. Peki, burada ne oldu. Bir beşeri yönüne, merhamete odaklanıldı ve sıradanlaştırıldı. Merhametli doktor, merhametli mühendis, merhametli kişi bakın iş nereye vardı..." Ahmet Hoca'nın sözleri daha çok ama biz bu kadarını alabildik... Diğer dinlerin hepsinde müzik var. Bunun için İslamiyet'i kendilerine benzetip, ibadete müzik karıştırmak istiyorlar. Zaten hazırladıkları beste, bildiğimiz "Mevlid"i hiç hatırlatmadığı gibi, kilise müziğini çağrıştırıyor. Varılmak istenen son nokta ise adı İslam olan fakat İslamiyet'le ilgisi olmayan, içi boş bir inanç ortaya çıkarmak...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.