Ekonominin engelleri

A -
A +

Dost düşman herkes kabul ediyor ki, Türkiye ekonomisinin büyüme performansı gayet iyi. Harekete geçirme sıkıntısı var!

Türkiye'nin ekonomik büyüme performansı, en az Çin ya da Hindistan kadar fazla; hatta onlardan da yüksek. Fakat bu potansiyeli bir türlü harekete geçiremiyor. Yönetim zaafı mani oluyor buna.

Türkiye'nin iç tasarrufu oldukça düşük ama yabancı sermaye çekme kapasitesi yüksek. Yabancı sermaye çekmesi için ise hukuki boşlukları doldurması gerekiyor.

Sanayici pahalı borçlanıyor. Türkiye riski yüksek bir ülke çünkü. Riski düşük ülkeler arasına girmesi lazım; bu da ancak güvenle sağlanır.

İhracatta elde ettiği katma değer düşük ama teknoloji yatırımı yapıp arttırması mümkün. Bunun için de Ar-Ge yapması ve inovatif düşünmesi gerekiyor.

Partilerin ekonomi politikası

7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinin Türkiye'ye kazandırdıklarından biri de siyasi partilerin ekonomiye bakışlarının yapıcı olması. Hepsi de kurulacak herhangi bir koalisyon hükümetinin ekonomi yönetiminin uyum içinde çalışabileceği sinyalini verdiler. Problemi ve çareyi biliyorlar.
Ayrıca ekonomiyi yönetenlerin, iş adamının kâr nerde ise oraya gittiğini hatırdan çıkarmamaları gerekiyor. Devlet "inşaat sektörüyle büyümeyi planladı" iş adamı inşaatçı oldu. Katma değeri yüksek üretimle büyümeyi hedeflerse, katma değeri yüksek üretim çareleri arar. Teşvik ve destek nerede ise oraya gitmek, aklın gereği! Hükümetlerin bu yolu iyi planlaması ve ülke ekonomisine kalıcı fayda sağlayan stratejiler çizmesi gerekiyor.

Sanayinin durumu ne?

İstanbul Sanayi Odası'nın (İSO) açıkladığı "Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu" raporu üzerinde durulması gereken noktalar var. En başta üretim tabii. İSO 500'ün 2014 yılında hem üretim hem de katma değer bakımından 2013'e kıyasla küçüldüğü görülüyor. Ki, neresinden bakarsanız bakın tehlikedir bu!

2014 yılında Türkiye'nin millî geliri yüzde 2.9 oranında artış gösterirken sanayi sektörü yüzde 3.8 büyüdü.

İS0 500'ün 2014 ihracat performansı da düşük! Türkiye ihracatı yüzde 3.8 artarken, İS0 500'ün ihracatı yüzde 3.1 oranında geriledi.

Bu duruma rağmen İS0 500'ün kârlılık göstergelerinin 2013'e göre iyileştiği görülüyor. Bu iyileşme şirketlerin üzerindeki finansman yükünün hafiflemesinden kaynaklanan bir iyileşme.

Sanayici nasıl kazandı

İş dünyası finans yönetimini, paradan para kazanmayı öğrendi. İS0 500 şirketleri 2014 yılında finansman yüklerini azalttılar, kurdan para kazandılar ve seneyi kârlı kapattılar. Ancak, işletmelerin esas faaliyet alanlarından para kazanmaları lazım. Faaliyet dışı kârla ayakta duran işletmenin ne kendisine hayrı olur, ne ekonomiye.

Bahçıvan ne diyor?

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan son yıllarda Türkiye'nin yeni bir büyüme hikâyesine ihtiyaç duyduğunun altını çiziyor ve Ar-Ge yatırımlarına ağırlık vermek gerektiğini söylüyor. İSO 500'te Ar-Ge harcamaları binde 5,1'den binde 7,4'e yükseldi. Yüksek teknolojinin payı ise yüzde 2,6'dan yüzde 3,9'a yükseldi. Bahçıvan'ın dediği gibi "Bu gelişmeler henüz yeterli olmasa da umut verici."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.