Bu Meclis farklı

A -
A +

25'inci Meclis profili kavgadan çok barışı, zıtlaşmadan çok ortak aklı tercih edecekmiş gibi bir görüntü veriyor.

Türkiye bazı şeyleri öğreniyor ve sistem yerli yerine oturuyor ama bu öğrenmenin bedeli çok ağır oluyor. Şimdiye kadarki Meclis'lerden farklı bir Meclis var karşımızda. Bu Meclis'in kurduğu Hükümet de farklı olacaktır mutlaka.
Yeni Meclis'in verdiği profil şöyle:
1-Her aidiyetin temsilcisi var bir kere. Romanlara kadar her kesim temsil ediliyor.
2-Gelmiş geçmiş en genç Meclis.
3-Kadın sayısı eskiyle mukayese edilmeyecek kadar fazla.
4-"Genel başkanım nasıl isterse" diye el kaldıran vekil sayısı azaldı. "Vatandaş nasıl isterse" diyenler çoğaldı.
5-Daha kişilikli ve belirgin bir duruşu var.
Bu Meclis; çözümü probleme, barışı kavgaya, iş yapmayı yan gelip yatmaya, sükûneti kargaşaya tercih eden bir meclis görüntüsü veriyor. Çok engeli aşacağa, çok problemi çözeceğe benziyor.

İkinci bir "Çatı Aday" olur mu?

Meclis'teki dört partinin TBMM Başkan adayları meydana çıktı. Hepsi de o koltuğu dolduracak bilgi ve birikime sahip.
İsmet Yılmaz: Sempatik bir isim. Hukukçu.
Deniz Baykal: Adayların en tecrübelisi. Kolları sıvadı ve destek turlarına çıktı. Alanını genişletmeye çalışıyor.
Ekmeleddin İhsanoğlu: Siyasi tecrübesi yok ama uluslararası tecrübesi oldukça yüksek.
Dengir Mir Mehmet Fırat: Siyasi tecrübesinin yanında Doğu ve Güneydoğu toplum yapısını iyi bilen ve barışçı bir kişi.
Meclis Başkanı seçiminin 4'üncü turu malum 1 Temmuz Çarşamba günü. O gün en çok oy alan iki aday kendi aralarında yarışacak ve en çok oy alan başkan seçilecek. Bu da en çok oyu alması muhtemel olan AK Partili İsmet Yılmaz'ın seçilmesi demektir. De... Muhalefet buna izin verir mi? Anlaşıp Baykal'ı ya da İhsanoğlu'nu seçmeleri de mümkün çünkü.

Erdoğan çizgisine çekildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimden hemen sonra parti liderlerine seslenmiş "Egoları bir kenara bırakın ve hükümeti kurun" demişti.  
Birkaç gün önce de "Siz çözemezseniz, millet çözer" diyerek; erken seçim sopasını gösterdi. Bir cumhurbaşkanının yapması gereken şeyler bunlar.
Kızılay'ın iftar yemeğinde konuşan Erdoğan partilerin tercihlerini krizden yana değil, çözümden yana kullanacaklarına duyduğu güveni tekrarladı.
Erdoğan parti liderlerine "Egolarınızı kenara bırakın" dedi de kendini bu kuralın dışında mı tuttu? Hayır; kendisi de riayet ediyor bu kurala.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 6 Temmuz 2015 Pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na başkanlık edecek ve akşamında da birlikte iftar yemeği. Teşekkür ve veda!

Liderlerin mesajları

Eğri oturup doğru konuşalım. Dört partinin dört lideri de gayet ağırbaşlı davranıyorlar. Vakarlarını kaybetmiyorlar. Hükümet bir an önce kurulur ve acil meseleler masaya yatırılırsa, ülke güle oynaya bir dört sene geçirir.  

Yasama, yürütme, yargı

Bir önceki yazımda Anayasa'nın "Yasama-Yürütme-Yargı" erkini birlikte andığını, protokol uygulamasında ise "Yargı"nın gerilere itildiğini anlatmaya çalışmıştım ama bendeniz de darbecilerden miyim nedir "Yargı" yerine "Yasama" yazmışım. İbrahim Birol'a dikkatinden dolayı teşekkür ederim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.