Gözlerimi kaparım!

A -
A +
Katar’ın başkenti Doha’daki petrol zirvesinden sonuç çıkmadı.. OPEC ve OPEC üyesi olmayan ülkelerin petrol üretimini ocak seviyesinde dondurma kararı alacakları zirveye İran ve Libya katılmadı. Suudi Arabistan kararda İran’ın yer alması şartını tekrarladı, görüşmeler tıkandı. Aslında mart ayında günlük petrol üretimi 32.47 milyon varille, dondurulmaya çalışılan 11 ocak 2016’daki 32.60 milyon varillik üretimin altında.. Yani bu toplantı boşuna düzenlendi. Suudi Arabistan vekil veliaht prensi Selman, ülkesinin 25 Nisan’da, yeni ve kapsamlı bir plan açıklayacağını söyledi. Hedefleri, 2020’de ülkenin petrol harici gelirlerini 100 milyar dolara çıkarmak, kamu yatırım fonunu ülkenin en büyük petrol şirketi Aramco’nun varlıklarının katılımıyla 2 trilyon dolara ulaştırmak. Akılları yeni başlarına geldi. Bu kadar senedir har vurup harman savurdular. İngiltere’de milyarlarca sterlin tutarında mülk aldılar. Yatlar, jetler, köşklere yatırdıkları paranın haddi hesabı yok.. ABD’ye milyarlarca dolar tutarında silah parası ödediler. Bir o kadar ABD tahvili ve fonlara yatırım yaptılar. Petrol düşünce, jeton da düştü.. Ama geç kaldılar. 
               ***
Panama'daki off-shore bankalara para yatıranlar vergi kaçırmakla itham edilirken, Türkiye'deki mahkemeler Türk off-shore'cuları mağdur olarak görerek, zararlarını Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna ödettiriyor. Böylece Türk off-shore'cular, yurt dışındaki off-shore bankalarda kaybettikleri paralarını almakla kalmıyor; zararları, mahkeme kararlarıyla ana paralarının 6 katını bulan faizlerle de karşılanabiliyor. Yani vergi kaçırdıkları için ceza alacakları yerde sanki ödüllendiriliyorlar. Şimdi bu tabloya bakarak gel de yurt dışına para kaçırma mı demek lazım.. elbette ki hayır! TMSF kaynaklarına göre, Türkiye'nin Kıbrıs başta olmak üzere off-shore bankalarda parası buhar olanlara şimdiye kadar ödediği bedel 300 milyon lirayı buldu. Yargıtay kararını değiştirmezse yurt dışındaki off-shore'larda parasını kaybedenlere yapılacak ödemelerin 1.5 milyar liraya ulaşması bekleniyor. 2010 yılında Bursa'da açılan bir davada, mahkeme ilk kez TMSF'nin aleyhine karar verdi. Mahkeme, Ali Balkaner'in sahibi olduğu Yurtbank'ı paravan olarak kullanıp, vatandaşları dolandırdığı ve haberleri olmadan paralarını off-shore'da batırdığına hükmetti. Yargıtay kararı onadı. Yargıtay'ın bu emsal kararından sonra off-shore hesap sahiplerinin zararları TMSF tarafından karşılanmaya başlandı.
               ***
Dünyanın en etkisiz profesörlerinden Daron Acemoğlu, Murat Çetinkaya'nın merkez bankası başkanlığına getirilmesini beğenmemiş, “Kesinlikle bağımsız olmadıklarını düşünüyorum. Bağımlılığın giderek daha da arttığını da görüyorum. Merkez Bankası daha fazla siyasetin güdümüne girdi.. Türkiye’de şu anda faizleri düşürmek hata olur. Bence diğer tarafa gitmek lazım. Yani faizi artırmak daha doğru..." diyor. Dünya merkez bankaları tüketim artsın, ülke büyüsün diye faizleri sıfırın altına çekiyor, beyefendi, gözlerini kapıyor, faiz lobisine hizmet ediyor, vazifesini yapıyor. Merkez Bankası bugüne kadar bağımsız oldu da ne oldu? Hangi hedefi tutturdu? Tam aksine faizleri tavana çıkararak Türkiye'nin büyüme hızını frenledi.. Enflasyonda sürekli yanıldı, yanılttı, özellikle şirketlerimize büyük zarar verdi. Büyümenin can damarı konut sektörünü kilitledi. Böyle bağımsızlık mı olur.. Merkez Bankası bugüne kadar aldığı kararlarla para babalarına hizmet etti. Şimdi asli görevine dönüyor. Nisan ayından itibaren enflasyonun tepetaklak olduğunu göreceksiniz. Kredi faizlerindeki patlama ekonomiyi uçuracak...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.