Rüya gerçek oluyor!

A -
A +

Türkiye hızla başkanlık sistemine koşuyor. MAK Danışmanlık'ın yaptığı araştırma, Türkiye'de halkın yüzde 60'ından fazlasının 'başkanlık' sistemini desteklediğini ortaya koyuyor. 55 il, 163 ilçede 5 bin 500 kişiyle yüz yüze görüşerek yapılan ankette 'Türk modeli' başkanlığa destek yüzde 60'ların üzerinde çıkmış durumda. Başkanlıkla ilgili ayrıntıları çok kimse bilmiyor.. Özetle anlatayım: Başkanlık sisteminde devlet başkanı yürütme organının başıdır..  belirli bir dönem için doğrudan halk tarafından seçilir. Bu dönemde Başkanı değiştirmek mümkün değildir. Başkan hükümeti tek başına kurar. Bakanlar Kurulu doğrudan kendisine bağlıdır. Başkan veya Bakanlar Kurulu üyeleri Parlamento'nun bir üyesi değildir. Başkanların Meclis tarafından kabul edilen kanunları "veto" etme hakkı vardır. Buna karşın Meclis'in de belli bir çoğunlukla "vetoyu veto etme" yetkisi bulunur.

Başkanlık sisteminde halk, hem yürütmeyi hem de meclisi belirler. Hükümet ve koalisyon derdi olmaz. Başkanlık sisteminde Bakanlar Meclis'ten değil, dışarıdan seçilir. Dola­yısıyla en kaliteli isimleri seçme imkânına sahip olursunuz. Mevcut düzende bütçe meclise hükümetin kontrolünde geliyor. Uygulamayı hükümet yapıyor. Başkanlık sisteminde bütçeyi gerçekten meclis yapıyor. Çatır çatır da hesabını soruyor. Başkanlık sisteminde bürokratik vesayetin ve ayak diremenin ortadan kalkması kuşkusuz Türkiye’yi uçuracaktır. Bürokratik vesayetten beslenen çevreler, sistem içindeki iktidar alanlarını kaybedecekleri için buna direniyorlar. Bu sistem, Türkiye’nin her alanda gücüne güç katacaktır, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Muhalefet, Recep Tayyip Erdoğan'a rakip olacak isim bulamadığı için çıldırıyor.. Aslında yıllarca halktan koptukları için sevgili olamadılar, onun acısını çekiyorlar... 
        ***
ABD’de başkanlık yarışı kızışıyor. En güçlü adaylardan Donald Trump, başkan olması durumunda Yellen ile çalışmayacağını açıkladı. Amerikan halkı korktu, tasarrufa yöneldi tüketimi kesti. Son 2 aydan beri dünyanın en büyük ekonomisinde açıklanan tüm göstergeler beklentilerin altında kalıyor. Ana sebebi geleceğe yönelik endişelerin ivme kazanması... İlk çeyrekte büyüme hızı 0.5’le hayal kırıklığı meydana getirdi. Gelirler arttı ancak harcamalar azaldı. Tüketici güveni son 7 ayın en düşük seviyesine indi. FED bile faiz artışını gündemden çıkardı, dolarda aşırı değer kaybı başladı. Anketlerde Trump yüksek kaldığı sürece bu tablo etkisini sürdürecek. ABD ekonomisindeki bozulma tüm dünyayı olumsuz etkileyecek. BIST’teki pozisyonları kapatın, altın alın.. Dolardaki düşük seviye iştah kabartıyor...
        ***
Türkiye’de tüketim oranı çok yüksek. Halkın gelecekten endişesi yok, rahat para harcıyor. Enerjiye ödediğimiz fatura küçülüyor, cari açık daralıyor. Tasarruf oranı düşük, TL değerli, ithal mallara rağbet artıyor, söylemi tamamen hikâye.. Tam tersi Sanayinin çarkları hızlı dönüyor. Türkiye hızla büyüyor.. Büyüyen ülkeye fon yağıyor.. ABD ve Japonya’da tasarruf oranı yüksek, ama ekonomi kırmızı alarm veriyor. Şu anda tüketim artsın enflasyon olsun, diye kıvranıyorlar.. Cevap verin, kim doğru yolda.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.