Bir bilmecem var çocuklar!

A -
A +
Küresel borsalar Trump hasarını onarmaya çalışıyor.
Meksika Merkez Bankası, Trump’la birlikte aşırı değer kaybeden para birimi pezo’yu kurtarmak için politika faizini 4.75’ten 5.25’e yükseltti. 
Hindistan merkez bankası parası rupi’ye değer kazandırmak amacıyla kamu bankalarına dolar sattırdı. 
Şimdi bütün gözler bizim merkez bankamıza çevrildi. 
Dolar 3.40 TL’yi aşınca hükümetten hamle geldi. 
Ekonomik Koordinasyon Kurulu toplandı.  
Toplantı sonunda; “Merkez Bankası gelişmeleri yakından izliyor. Gereken tedbirleri alacaktır” denildi. 
Peki Merkez Bankası ne yapacak?
24 Kasım Perşembe günü çok kritik bir karar almak zorunda olduğu kesin.
Alacağı önlemlerle dolardaki yükselişi durdurabilir mi? 
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’ye göre döviz satarak piyasaya müdahale etmek doğru değil. 
Merkez Bankasının döviz rezervi 123 milyar dolarla son 20 ayın en yüksek seviyesine çıkmış durumda. 
Ama bu rezervin yaklaşık 17 miyar doları altından oluşuyor. Sadece 40 milyar dolarlık kısmı merkez bankasının kendi rezervi.
Türkiye’nin acil ihtiyaçları için gerekli olan döviz miktarı 30 milyar dolar.
Özetle piyasalara döviz satarak müdahale etmesi çok zor görünüyor. 
O zaman elinde 4 silah kalıyor.
Bankaların topladıkları mevduat karşılığı merkez bankasında tuttuğu zorunlu karşılıkları düşürebilir. Böylece piyasadaki döviz miktarı artar.
İkinci alternatif günlük döviz satım ihalelerine başlar.
Rezerv opsiyon mekanizmasını değiştirir.
Piyasaya verdiği Türk parasını kısar.
Faiz artırımına gider. 
Faiz arttırırsa nisan ayından beri uyguladığı para politikasının başarısızlığını kabullenmiş olur.
Genelde böyle bir yol izlemesi zor.
Uzmanlara göre en iyisi kurları kendi akışına bırakmak.
Bunu da şöyle açıklıyorlar:
Kayalara çarpan dalgaların boyu ne kadar yüksek olursa olsun, sonunda denize geri döner. 
Merkez Bankası ekstra önlem almadığı takdirde, piyasaya güven gelir, Türk Lirası daha kısa sürede değer kazanır. Doğru değil mi? 
Avrupa Parlamentosu yarın Türkiye’nin müzakere sürecini dondurma kararı almak üzere toplanıyor. Böyle bir karar alabilir mi? Alabilir. 
Ama kararın bağlayıcılığı yok. 
Ancak aralık ayındaki AB liderler zirvesinde baskı unsuru oluşturabilir. 
Türkiye’nin bu gelişmeye karşı nasıl tepki vereceğini Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladı.
“Şanghay beşlisinde Türkiye neden olmasın?” dedi. 
Cumhurbaşkanı: "Sayın Putin’e, söyledim. Şanghay beşlisine Özbekistan, Pakistan, Hindistan dâhil oldu. İran da girmek istiyor. Biz niye olmayalım?" 
Çok doğru. Türkiye gibi büyüyen bir ülkeye herkes kapısını açar...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.