Maç başlıyor!

Cumhurbaşkanı Erdoğan yemin etti, yeni bakanlar kurulunu açıkladı. Türkiye’yi 5 yıl yönetecek kadro belli oldu. Hepsi birbirinden değerli, hepsi işinin ehli. Ama başarılı olamazlarsa 6 ayda giderler. Durum çok ciddi, hataya hiç tahammül yok. Tüm sorumluluk Cumhurbaşkanının sırtında. Mutlaka sonuç almak zorunda. Aksi hâlde bütün fatura kendisine kesilecek. Ekibi o kurdu, yol haritasını o onayladı.

Hükûmet piyasalar tarafından güvenilir 3 aşamalı dönüşüm programı hazırladı. Birinci 100 gün, ikinci 100 gün ve 6 aylık... Kronik sorunlar bu yöntemle çözülecek. Devlet yeniden yapılandırılacak, verimlilik artacak. Üretimin ithalata bağımlılığı en alt düzeye indirilecek. Kamu kaynakları en uygun biçimde kullanılacak. Vergi sistemi yeniden düzenlenecek. Adil vergi sistemi kurulacak. Eğitimde reform yapılacak. Avrupa Birliği ile ilişkiler düzelecek. Tam üyelik müzakereleri hızla devam edecek. Türkiye’deki sistemin AB’nin desteğine şiddetle ihtiyacı var… Bürokrasinin etkinliği en alt düzeye indirilecek. Doğrudan yatırımların hayata geçmesinde bütün formaliteler ortadan kaldırılacak, işlemler tek elde gerçekleşecek. Devlet vatandaşa güvenecek, vatandaş devlete güvenecek. Rekabet ortamı güçlenecek, kartelleşme önlenecek... İhracatta kullanılan ara mallarının (eğer Türkiye’de varsa) kesinlikle ithalatına izin verilmeyecek. Şirketlere ucuz kredi desteği sağlanacak. İstikrarlı ve sürdürülebilir büyüme hızı sağlanacak...

Teknoloji ve yatırım malları dışında Çin mallarına kota konulmak zorunda. Yerli üreticiyi teşvik etmek amacıyla ithal ürünlere ek gümrük vergisi getirilecek. Kamu harcamaları en alt düzeye indirilecek. Yerli makam otomobilleri kullanılacak. Adalette eşitlik, hukukta üstünlük, yargıda bağımsızlık sağlanacak. Bu alınan kararlar, uluslararası alanda en hızlı biçimde, en üstten en alt tabakaya kadar tüm kurum ve kuruluşlara duyurulacak. Sistemin nasıl çalıştığını görmeleri için yetkili kurullar Türkiye’ye davet edilmeli, onlara yerinde uygulamalarla yapılanlar anlatılmalıdır. Türkiye’nin kaybedecek bir dakikası bile yok. Herkes işine odaklanmalı, kısır çekişmelerle, suçlamalara ve eleştirilere asla izin verilmemelidir.

Medya ile olan ilişkiler tek ağızdan yürütülmeli, haftanın belli günü açıklama yapılmalıdır. Önceden olduğu gibi bakanlar her gün konuşmamalıdır. Artık iş zamanı, çalışma zamanı, sonuç alma zamanı. Yapılacak çok iş var. Düzeltilecek çok yapı var. Azmin elinden hiçbir şey kurtulmaz. Önlerinde 5 yıllık uzun bir zamana sahipler. Sabırla, yılmadan, mücadele ederek çalışarak, sonuç alınmalıdır.

Artık ne siyaset kaldı, ne tenkit. Hiçbir şey yok. Onların hepsi toprağa gömüldü. 80 milyonun gözü yeni sistemin üzerinde... Millet son kredisini verdi. Kendisini rahatlatacak yönetimi işbaşına getirdi. Şimdi top Cumhurbaşkanı'nın ayağında, her golde Türkiye yıkılacak...