İlahi lütuf!

A -
A +
Haftalık repo faizi 3 ayda %24’ten %14’e düştü. Yıl sonu TÜFE hedefi %12’ye indi. Ticari kredi faizleri %11’e düştü. Kamu bankaları KOBİ’lere 2 yılı anapara ödemesiz 5 yıl vadeli düşük kredi paketi uygulamaya başladı. 2018 Eylül ayında 51 milyar dolar olan cari açık 1 yılda, 2 milyar dolara düştü. Türkiye’nin dışa bağımlılığı 49 milyar dolar azaldı. Ticaret Bakanlığı tedbir aldı, gereksiz tüketim malı ithalatı kısıldı. Yerli üretim teşvik edildi. Cari açık kapandı. Artık döviz gelirimiz ile döviz giderimiz eşit. Türkiye ithalata dayalı büyümeden ihracata dayalı büyüme potasına girdi. Finans sistemi içeriden ve dışarıdan gelebilecek her türlü riske karşı dayanıklı hâle geldi. 
ABD Hazine Bakanı Steven Mnuchin, Türkiye'ye uygulanacak yaptırımlar listesinin Başkan Donald Trump'ta olduğunu, ancak şu an için bunların devreye sokulmasının gündemde olmadığını söyledi. Zaten ABD senatosunun gündeminde yaptırım kararı yok. Sözü edilen yaptırım tasarısı yasalaşsa bile askerî operasyon durduğu için bunların uygulanmasını gerektirecek şart ortadan kalktığından, piyasada negatif bir fiyatlama yok. 
Diğer taraftan yatırımcılar TL'de spekülatif kısa pozisyon açma konusunda temkinli, işlem hacimlerinde düşüş var. Bütün bunlar kurların sakin seyretmesini sağlıyor. Ekonomi sağlıklı trende girdi. TL kredi kullanma eğilimi güçlendi. Döviz geliri olmayanlar dövizle borçlanamadığı için, açık pozisyon riski ortadan kalktı. Banka hesaplarında 74 milyar doları bulunan reel sektörün 1 yılda ödeyeceği borç tutarı 18 milyar dolar. İş dünyasının ne kadar güçlü olduğunu buradan anlayın...
Ekim enflasyonu baz etkisi sebebiyle %8 düzeyinde gelecek. Reel faizler kasım ayında %6 seviyesine ulaşacak. Yabancıların tahvil alımları yoğunlaşacak. 13 Mayıs’ta %25,65 olan 2 yıllık tahvil faizi 12,58 düzeyine geriledi. 9 Mayıs’ta 20,31 10 yıllık tahvil faizi 12,84’e düştü.. 
Terörü bitirdik, turizmde rekora koşuyoruz. 9 ayda turist sayısı 41 milyonu, turizm geliri 26 milyar doları aştı.. Yılı, 50 milyon turist, 40 milyar dolar gelirle tamamlayacağız. 
Yılın ilk iki çeyreğindeki negatif büyüme hızı pozitife döndü. Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak müjdeyi verdi: Dördüncü çeyrekte büyüme hızında %4’leri göreceğiz, dedi. İmalat sektöründeki iyileşme devam ediyor. Şirketler üçüncü çeyrek bilançolarında yüksek kâr açıklıyor, kurlar gevşiyor, enerji faturamız küçülüyor. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemini hazmedemeyenler bu olumlu tabloyu görmüyor, görmek istemiyor. Çünkü yıkıcı planları gerçekleşmeyecek. Erdoğan olmasaydı, dik durmasaydı, her talimata başüstüne deseydi, silahlı kuvvetleri, ekonomiyi yönetmeseydi, Türkiye esir alınmıştı. Sınırımızda terör devleti kurulmuştu. ABD ve Avrupa’nın uşağı olmuştuk. Böyle bir lidere sahip olduğumuz için yatıp kalkıp dua etsinler. 
Erdoğan, Trump’tan da, Jinping’ten de, Merkel’den de, Macron’dan da, Johnson’dan da çok daha ünlü, çok daha itibarlı, sözünün eri, güvenilir, olgun, muhafazakâr, eşsiz bir dünya lideridir. Türkiye’nin böyle bir şahsiyet tarafından yönetilmesi ilahi bir lütuftur...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.