Çift katlı ekmek kadayıfı!

Bayram tatili sonrası piyasalar hareketlendi. Dolar/TL uzun zaman sonra 7,30 ile rekor düzeye ulaştı. Hisse senetlerinde sert satışlar yaşandı. Londra'da normal zamanda %7 seviyesinde olan gecelik Türk lirası swap faizleri salı günü %1.050’lere ulaştı. Nasılsa TL bulurum düşüncesiyle doları açığa satan yabancı bankalar aradıklarına kavuşamayınca faizler tavana çıktı. Yabancılar TL açığını kapatmak için hisse senedi ve döviz satmak zorunda kaldılar, dolar/TL 6,89 seviyesine geriledi, Hisse senetleri çöktü. Ama iki gün sonra BDDK’nın yurt dışındaki bazı yatırım bankalarına TL’ye erişim kısıtlamalarını kaldırarak muafiyet düzenlemesi yapınca Londra’da TL sıkışıklığı ortadan kalktı, satılan dolar geri alındı, döviz atağa kalktı. Kurların zirve yapmasında iki amaç var. Birincisi maliyetleri artırarak enflasyonun yükselmesini sağlamak böylece Merkez Bankasını faiz artışına zorlamak. İkincisi yabancı yatırımcıların Türk varlıklarında pozisyon almaları için zemin oluşturmak. Merkez Bankası özel ve kamu bankaları yöneticileriyle 3 saat görüşerek iş birliği anlaşması yaptı, ilk önlem piyasadaki 10 Ağustos'tan itibaren açık piyasa işlemlerinde likidite %50 düşürüldü. Arkası gelecek. 

BİST100 endeksi 27 Temmuz’da iki sıfır atıldığı zaman 1.200 puan düzeyindeydi. 1.029 puana gerileyerek 1 haftada %14 düştü. Dolar bazında hisse senetleri fiyat kazanç oranına göre %60 ucuzladı. Özellikle Türkiye’nin dinamik sektörleri gayrimenkul, demir çelik, cam, enerji ve teknolojide hisseler taban yaptı. Buradan şuraya geleceğim, gelişmelere yukarıdan baktığınız zaman yabancıların önüne mükellef bir sofra kurulmuş olduğunu görüyorsunuz. Kurlar tavan yapmış, hisseler taban. Piyasalarda pozisyon almak için mükemmel bir ortam oluştu. Hisseler "al beni" diyor. Yabancı dövizini zirveden bozduracak, hisse senedini dipten alacak. Çift katlı ekmek kadayıfı yiyecek. Gelecek hafta yoğun fon girişi yaşanırsa kimse şaşırmasın. Bu durumda kurlar gevşer BİST’teki ataklar sertleşir. Trenden inenler büyük zarara uğrayacak. 

Pazartesi gününden itibaren Ruslar ve Almanlar akın akın ülkemize gelecek. 35 milyar dolarlık turizm geliri bu yıl 20 milyar dolar düşecek, ihracattaki patlama devam edecek. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte büyüme rakamları tahminlerin çok üzerinde gerçekleşecek. Mayıs 2018’de yıllık bazda 52,4 milyar dolara yükselen cari açık, TL’nin sert değer kaybı ile birlikte önce ciddi bir düşüş kaydetti daha sonra ise açık yerini fazlaya bıraktı. Cari fazla pandemi dolayısıyla mayıs ayında 8,2 milyar dolar açığa dönüştü.. Yıl sonunda ise cari açığın 18 milyar dolar seviyesine yükselmesi öngörülüyor. Kabaca hesaplarsak, son iki yılda cari açıkta %65’lik büyük bir daralma var. 52 milyar dolardan 18 milyar dolara düşen cari açığın, Merkez Bankasının son açıklanan 26,48 milyar dolarlık net uluslararası rezervleri ile bile rahatlıkla karşılanacağı ortada. IMF'nin "Türkiye düşük rezervleriyle şoklara karşı savunmasız durumda" sözü tamamen kuyruk acısı… Onlardan kredi almadığımız için çıldırdılar. Türkiye ne krizler gördü/atlattı, kurdaki artış saman alevi gibi sönecek.