Dimdikmiş!..

A -
A +
Neymiş, "6 + 0 + 4'te Federasyon dimdik durmuş!.." Ve böylece Türk Futbolu'nu "kulüplerin değil, Federasyon'un yönettiğini göstermiş ve yabancı kontenjanı - milli takım ilişkisi bakımından da haklı olduğu kararında ısrar etmiş", dahası "Eleştirilmesi değil, alkışlanması gerekirmiş!.."
Şimdi "bütün bunları yazarak" Federasyonu ve Başkan Demirören'i "göklere çıkaranlara" soruyorum; "Dimdik duran, Federasyon mu, yoksa Fenerbahçe mi, Aziz Yıldırım mı, yoksa Yıldırım Demirören mi?.."
Bizzat Demirören söylemedi mi; "6 + 2 + 2'nin devam etmesi isteğinizin altında 17'nizle beraber Fenerbahçe'nin de imzası olsaydı, yani 18 kulüp bu istekte birleşseydiniz, 'Evet' derdik. Fenerbahçe, bu karar alınırsa Tahkim'e gideceğini söylüyor. 8'inci madde ortada; Tahkim istediğiniz kararı bozar ve transfer ayı da başladığı için tam bir kaos doğar. Bu bakımdan geçen yıl aldığımız kararı değiştirmiyoruz!.."
Siz "dimdik durana" bakın!..
Dahası, "söylesenize", Türk Futbolu'nu şimdi "kulüpler yönetmemiş" mi oldu; yoksa, "Sadece 1 kulüp, Fenerbahçe mi yönetmiş oldu"; ne dersiniz?..
Efendim, "Neden geçen yıl itiraz etmemişler de, bu yıl itiraz ediyorlarmış?.."
Çok basit; daha transfer ayı açılmadan, "Türk futbolcularının hem bonservis bedellerinin, hem de şahsi isteklerinin el yakacak hâle geldiğini" gördüklerinden!..
Bu "Kadı Karakuş'un kararlarını andıran" kararla, içerde / dışarıda, ikinci / üçüncü liglerde oynayan "Türk asıllı" U19 / U20 takımı futbolcuları için bile "3 - 4 milyon eurolar" istendiğini görüp kafalarına yeni "dank" ettiğinden!..
"Efendim o gün görselerdi", iyi de hadi "onlar göremedi" peki ama "asıl ve öncelikle görmesi gereken" kararın sahibi Federasyon değil miydi?..
Üstelik "hatalı bir kararın alındığını atlamış olmayı" daha sonra , "kulüplerin bu kararın düzeltilmesini isteyemeyeceklerine karine yapmak" ne biçim bir "garip" zihniyettir?..
Bu "üzüm yemek değil de, bekçi dövmek" değil midir?..
Dahası, "federasyon" ne demektir; "kulüplerin birliği" demek değil midir; öyleyse ne demek oluyor; "Kulüplerin dediği mi olacak, yoksa Federasyonun mu" sorusu ve inadı?..
Bitmedi, asıl bir başka "dahası daha" var ki; işte "o daha", çıkıp da "iki büyük gazetenin patronu olan" Federasyon Başkanı'nı "göklere çıkaranların" önüne "bir başka soruyu" koyduruyor:
"Patron" Başkan ve heyeti, "neden kararı 1 temmuzdan önce almadılar da, transfer ayının resmen başlama gününün de geçmesini beklediler?.."
"Eee, ne yapalım 8'inci madde var" demek için değil mi?..
İyi de bugüne kadar 8'inci madde dahil, nice maddeler "transfer ayının başlamasından, hatta liglerin başlamasından sonra" değiştirilmedi mi?..
"Süper Play-off rezaleti" kararı neydi?..
"Elinde 6 + 2 + 2'nin çok üstünde yabancı futbolcu birikince", Federasyona gidip "yabancıları 10'a indiremiyoruz, sıkıştık, onca futbolcumuzu bedava elden çıkarmak zorunda kalacağız, bu 10 sınırlamasını kaldırın" diye ricalarda bulunan kulüp başkanı kimdi ve Federasyon "8'inci maddeye rağmen", hem de temmuzda değil, ağustosta "6 +2 + sınırsız" değişikliğini yapmamış mıydı?..
Dahası "Federasyona gidip bu ricayı yapanların başında olan" Kulüp Başkanı da, bugünün Federasyon Başkanı Demirören değil miydi?..
Çok açıktır ki, Demirören "bu inat ve ısrar kararı" ile "mâli bakımdan batırdığı" Beşiktaş'a borcunu ödüyor; zira "Beşiktaş'ın mâli durumu" bugün transferde Galatasaray ve Fenerbahçe ile yarışmasına mâni; kontenjan kısıtlaması hafifletilirse, "yeni ve büyük transferler yapma imkânına kavuşacak" Galatasaray da, Fenerbahçe de Beşiktaş ile arayı iyice açacaklardır!..
Fenerbahçe de, "Avrupa Kupaları'ndan iki yıl men edilebileceğini düşünerek", bugüne kadar karşı olduğu kısıtlamayı, "sırf Galatasaray Avrupa'da başarılı olup da, arayı daha da açmasın" diye istiyor ve direniyor!..
Tablo ortada; Aziz Başkan arkadan "payanda olmuş", Yıldırım Başkan "dimdik" duruyor!.. 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.