Altınordu ve Galatasaray!..

A -
A +

Biliyorum, bugün yazacaklarım çok kişiye “ters gelecek”; hatta çok meslektaşıma da, o yüzden yazıp yazmamayı çok düşündüm, sonunda yazmaya karar verdim!..
Soru; bir genç “haberci” arkadaşım bir araştırma yapsa ve de “Bugün profesyonel liglerde oynayan takımlarda acaba Galatasaray altyapısından yetişen oyuncu sayısı mı fazla, yoksa Altınordu altyapısından yetişen mi” sorusuna cevap arasa, acaba ne sonuç çıkar ortaya?..
Soru (Bu soru herkese); Acaba, Hindistan’da yapılacak “U-17” Dünya Şampiyonası finallerine gidecek Türk Millî Takımı’na Galatasaray mı, yoksa Altınordu mu “daha çok” oyuncu vermiştir?..
Soru (Bu soru da, Galatasaray’ı, Altınordu’yu, altyapı konusunu izleyen bütün meslektaşlarıma); Galatasaray futbol altyapısında “kaç yaş grubu” takımı vardır ve mesela sadece son birkaç ayda, “bu takımların kaç tanesi içeride ve dışarıda yapılan turnuvalarda şampiyonluk kupasını kaldırmıştır” ve bu tablo Altınordu cephesinde nasıldır?..”
Soru; “Altyapısı dillere destan olan (ki, elhak Altınordu Kulübü ve Başkanı ile yönetimi bu destanları hak etmişlerdir ve etmeye devam edeceklerdir) Altınordu, neden “1. Ligde, play-off’a bile kalamamakta”, hatta “1. Lig / U-21” de bile ortada görünmemekte, ligi oynamamaktadır?..
Soru; Altınordu altyapısı, “sadece futbolcu rantı için” mi kurulmuştur, yoksa “bu rant organizasyonunun yanında, beraberinde, Altınordu Kulübü’nün lokomotif takımının liglerde yükselerek, Süper Lig’de, tıpkı “bir zamanlar Hollanda’da dillere destan bir altyapı organizasyonu kuran” Ajax gibi” sadece ülkesinde değil”, Avrupa’da, dünyada kupalar kaldıracak” bir “üstyapı takımını” da oluşturmak için mi?..
Soru; Altınordu’nun Sayın Başkanı, yıllarca Bucaspor’da “benzer bir yapılanmaya öncülük ettikten sonra”, o yılların Bucaspor’unda o altyapıdan yetişen “çocuk / genç” futbolcuların yarısını da alarak, başına geçtiği Altınordu’ya gidişinden beri, İzmir ve Altınordu camiası, “bu köklü” İzmir kulübünün “altyapıya dayalı” takımının Süper Lig’e yükselmesini beklemektedir; “nerededir” o takım ve “neden” ümit edilen, hasretle beklenen hedefe ulaşamamaktadır?..
Bakınız, “sadece altyapı üzerine kurulmuş algısının dayandığı” gerçekleri basına ve kamuoyuna “son derece etkili organizasyonlarla anlatan” Altınordu Başkanı’nı her zaman olduğu gibi, bundan sonra da tebrik etmeye ve alkışlamaya devam edeceğiz, ama bir başka “gerçek”, hem de önemli gerçek ile ilgili olarak da “düşünmeyi ve sorular sormayı” sürdüreceğiz; “Altınordu’da neden üstyapı başarısı yok?..”
Soru (Bu soru da herkese); “Yerli / Yabancı oyuncu tartışmasının açıldığı ve önem kazandığı” bir sürece “yeniden girdiğimiz” günlerde, “bilinen ve görülen” Altınordu gerçeği ile nedense “pek bilinmeyen ve görülmeyen” Galatasaray gerçeği üzerine eğilmesi gerekmiyor mu, benim spor medyamın?..
Özellikle cevabı araştırılması gereken soru şudur; “Sürdürülebilir” olan, “sürdürülmesi gereken” örnek hangisidir?..
Çabuk kızan, öfkelenen, küsen bir kişi, bir yönetici olarak karşımıza çıkan, Sayın Altınordu Başkanı, yarın kızarak, öfkelenerek, küserek, “Benden bu kadar, paydos” derse ne olacaktır, ya da “dualarımız onunladır” ama mesela “sağlık sorunları sebebi ile” başkanlığı bırakma durumunda kalırsa, “kulüp ve altyapısı” nasıl sürdürülebilecektir?..
Yukarıdan beri yazıp geldiğim soruların “en önemlisi” de bu sonuncusudur; temenni ediyoruz ki, Sayın Başkan, “sağlıklı olarak” o kulübün başında çok uzun yıllar yaşasın ve kalsın!..
Ama, ve de “altyapıya dayalı profesyonel takımının rotasını” da “Süper Lig’e yükselecek ve orada kalacak”, dahası “Orada da İzmir’e layık sonuçlar alacak” bir hedefe doğru çevirsin!..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.