G.Saray’a “essah” başkan lazım!..

A -
A +

Galatasaray’da “gene” geldi çattı, seçim; son 5 yılda “iki defa, biri Ünal Aysal, öteki Dursun Özbek tarafından başa getirilen fetret devirlerinin sonuncusu” da ay sonunda bitecek ve sarı-kırmızılı kulüp, “ekonomik olarak en bunalımlı dönemlerinden birini yaşarken” inşallah “essah” bir yönetime kavuşacak!..
“Essah???”; bu sözcüğün anlamını “bilenler bilir”, bilmeyenler Galatasaray Başkanı’na sorabilir, “o çok çok iyi bilir”, ona sorma imkanına sahip olamayanlar da Türk Dil Kurumunun sözlüklerine bakabilir.
Neden “essah” dedim, zira Galatasaray’ın “essahtan essah bir yönetime ihtiyacı var”; kulüp, “hata üstüne hata yapan” ve sonra da “bırakıp giden” ya da “Zamanımı uzatayım” derken “yarı yola kalıveren” başkanlarından ve yönetimlerinden çok çekti, dahası “kısa süreli” fetret devirlerinde de “çok kıymetli zamanlarını” kaybetti!..
Böyle bir tabloda, ortada “kendi kendini bağladığı çok kısa sürede, çok zorlu ve çok önemli sorunları kucağında bulan ve çözmeye çalışan”, dahası “o telaş içinde hatalar yapan”, daha açıkçası “zayıf yönetiminden yeterli desteği” de bulamayan bir başkan, “yeniden aday oldu”; çok açık ki; “Ben sorunları gördüm, ben sorunların çözümlerini biliyorum, ben bu defa bu sorunlarda baş edecek bir yönetim kuracağım, ben onun için adayım” diyerek!..
GS TV’de ramp ışıklarına çıktığından beri “tanımaya çalıştığım, seyrettiğim, izlediğim” ve başkan olduktan sonra da “bol bol eleştirdiğim” Mustafa Cengiz Başkan “başka türlü düşünse idi”, inanıyorum ki, “Duygun Yarsuvat” gibi, “Benden bu kadar, size aday olmanız, kurullarınızı dört başı mamur kurmanız ve seçime hazırlıklı girmeniz için 4 ay kazandırdım, hadi iş başına” der, köşesine çekilirdi.
Demedi, “Ben varım, ben Galatasaray’ın sorunlarını çözmeye talibim” dedi ve “yeniden aday oldu”; helal olsun; kutlarım!..
Ya, “Dursun Özbek, baskın bir seçim için genel kurulu olağanüstü topladı, bize kurullarımızı, projelerimizi hazırlama imkânı vermedi” diye ağlayanlara ne oldu; neredeler?  Görülüyor ve anlaşılıyor ki, “Dursun Özbek örtüsü ortadan kalkıp sorunlar  cascavlak ortaya çıkınca” korktular ve sütre gerisine sinerek olacakları seyretmeyi tercih ettiler!..
Sakın ola ki, “Dursun Özbek” bu saatten sonra çıkıp da “Nerede kalmıştık” diye aday olmasın; “zor kurtuldu ibrasızlıktan”, kendini de, Galatasaray’ı da perişan eder!..
Peki, ortada “bazı isimler dolaşıyor”; onlar için “ne demem” gerek; hiçbirini tanımıyorum, “adlarını” ilk defa duymaya başladım, “koca Galatasaray’a da, kendilerine de güldürmesinler, insanları”; Galatasaray’a “böyle” başkan olunmaz, dahası “başkan adayı” bile olunmaz!..
İnşallah doğru değildir, gazetelerde bir haber okudum; “Kendilerine ‘Atatürk’ün Galatasaraylı çocukları’ diyen” bir grup ortaya çıkmış, ‘Galatasaray’da galiba bir buçuk sezon basketbol oynamış’, dahası internette bir saat aramama rağmen ‘ne iş yaptığını bulamadığım’ bir Galatasaray üyesinin başkanlığında listeler hazırlanıyormuş; (Benim notum; “aday olmaya korkan” ve “kaçakları oynayan”) bazı duayen ve ünlü Galatasaraylılar da, bu girişimi destekliyor, hatta bazıları yönetim listesinde yer alıyormuş.”
Son yıllarda “Galatasaray’da seçim sathı mailini Bizans Parlamentosuna çeviren tablolar yaşanırken” bu defa “seçim öncesinde Atatürk’ün adının da kullanılmaya kalkışılması”, tek kelime ile “skandal!..”
“Sizler Atatürk’ün Galatasaraylı çocuklarısınız” da, a beyler, “öteki üyeler neyin nesi”; utanmıyor musunuz?..

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.