Bayram değil, yılın hediyesi!..
Fenerbahçe Teknik Direktörü Cocu’nun, Benfica maçından sonra yapmış olduğu basın toplantısına gitmiş olsaydım, ona “ironi dolu” bir soru sorardım.
Derdim ki; “Sayın Cocu, sahaya çıkardığınız ilk 11’le de, sonradan yaptığınız geç kalmış değişikliklerle de, ‘Aykut kokulu korkak taktiğiniz’ ile de, Benfica’ya tur atlama yolunu açtınız ve takımınız elendi. Bu eleniş, kulübünüze en az 25-30 milyon avro kaybettirdi. En büyük ve tarihî rakibiniz Galatasaray’a, ‘Şampiyonlar Ligi’nde tek başına yürüyeceği için, ayakbastı parasında ve yayın haklarında en az 9 milyon avro kazandırdınız. Takımınızın eksiklerini tamamlamak için yönetiminiz kuruşu sayarken, aynı durumda olan Galatasaray’ın kasasına fazladan 9 milyon avro hediye etmeniz, ne anlama geliyor, biliyor musunuz? Mesela, transfer edilirlerse, Emre Akbaba’nın, Ndiaye’nin, Denayer’in transfer paralarını siz ödemiş olacaksınız. İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?..”
Herhalde, o salondaki meslektaşlarımın çoğu kahkaha ile gülerken, Hollandalı Hoca da “Bu nasıl soru” diye yüzüme acayip acayip bakar “İki maçla teknik adam istifa eder mi? Bu saçma bir soru, cevap vermeye değmez” der, başka bir soruya geçerdi.
Adam haklıydı. Bu soru “saçma sapan” bir soruydu; ama “Gerçeği anlatıyordu, içinde ‘doğru ve haklı olmayan’ tek kelime yoktu”; sadece “İstifa edecek misiniz” cümlesi hariç!..
Aslında tribünde “üzüntü içinde koltuğuna çökmüş” olan Başkan Ali Koç, “bu eleniş ile nelerin kaybedildiğini” çok iyi biliyordu; en büyük ve tarihî rakipleri Galatasaray’a da “neleri kazandırıldığını!..”
Tahmin etmek zor değildi; “Bu eleniş”, Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz’e “Akhisar önünde Süper Kupa’nın kaybedilişini” bile unutturacak kadar önemliydi.
Ve bakalım, Mustafa Cengiz / Abdürrahim Albayrak ikilisi, bu “piyangonun değerini bilecek” ve de “Eksiklerim var” diye bar bar bağıran takımlarının ve “bu gerçeği fısıldayarak söyleyen” Fatih Terim’in beklentilerine cevap verebilecek mi?..
Hâlâ “ağlayacak” ve de “UEFA bahanesinin arkasına saklanacaklarsa”, yazıklar olsun, onlara!..
Bakınız, Fenerbahçe, Benfica’yı elese, “play-of elemesinde” karşısına “PAOK çıkacaktı; Benfica’dan çok daha zayıf bir takım. Fenerbahçe’nin “Şampiyonlar Ligi gruplarına kalması” işten bile değildi ve “Galatasaray’ın kasasına, UEFA’dan 9 milyon avro eksik para girecekti!..”
Bu para, “Galatasaray takımının eksiklerini tamamlamaya” yeter de artardı bile; tabii, “at binip, kılıç kuşanmayı” bilene!..
Eğer “bunu da beceremeyeceklerse”, sevgili kardeşim Hıncal Uluç çok haklı; “Ne işleri var, Galatasaray’ın başında?..”
Fenerbahçe’ye gelince… Ali Başkan’ın işi zor, hem de çok zor; bu taraftarın her zaman “Benfica maçı sonrasındaki taraftar olamayabileceğini” biliyor; ligde birkaç kötü sonuç; ayıkla pirincin taşını, bakalım, ayıklayabilirsen!..
Sosyal medyada, “takımın en çalışkan ve bir şeyler yapmak isteyen oyuncusu olan” Alper için yazılanlar, Cocu için yapılan yorumlar, hayra alamet değil!..
Ve de görülüyor ki, sarı-lacivertli formanın, “iyi sonuçlar” için şansa, hem de “birazdan fazla” şansa ihtiyacı var!..