Fenerbahçe’de “bu tablo” sürdürülemez!..

Bakınız, sevgili okurlarım bundan tam 15 gün önce, 17 Ağustos’ta “Fenerbahçe’nin, Benfica’ya elenip, Şampiyonlar Ligi’ne veda etmesi üzerine” ne yazmışım; bu sütunlarda…
O gün “Meslektaşlarım kahkahalarla gülerdi” diye yazdığım “husus”, bugün dillere düştü, bilmem ki, ne dersiniz:
(… Fenerbahçe Teknik Direktörü Cocu’nun, Benfica maçından sonra yapmış olduğu basın toplantısına gitmiş olsaydım, ona “ironi dolu” bir soru sorardım.
Derdim ki; “Sayın Cocu, sahaya çıkardığınız ilk 11’le de, sonradan yaptığınız geç kalmış değişikliklerle de, ‘Aykut kokulu korkak taktiğiniz’ ile de, Benfica’ya tur atlama yolunu açtınız ve takımınız elendi. Bu eleniş, kulübünüze en az 25-30 milyon avro kaybettirdi. En büyük ve tarihî rakibiniz Galatasaray’a, ‘Şampiyonlar Ligi’nde tek başına yürüyeceği için, ayakbastı parasında ve yayın haklarında en az 9 milyon avro kazandırdınız. Takımınızın eksiklerini tamamlamak için yönetiminiz kuruşu sayarken, aynı durumda olan Galatasaray’ın kasasına fazladan 9 milyon avro hediye etmeniz, ne anlama geliyor, biliyor musunuz? Mesela, transfer edilirlerse, Emre Akbaba’nın, Ndiaye’nin, Denayer’in transfer paralarını siz ödemiş olacaksınız. İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?..”
Herhâlde, o salondaki meslektaşlarımın çoğu kahkaha ile gülerken Hollandalı hoca da “Bu nasıl soru” diye yüzüme acayip acayip bakar “İki maçla teknik adam istifa eder mi? Bu saçma bir soru, cevap vermeye değmez” der, başka bir soruya geçerdi…)
Evet, “O günü bırakalım” gelelim bugüne. Kim yalanlarsa yalanlasın, kim “Hayır” derse desin, bugün Cocu ve elbette Comolli de, topun ağzındadırlar. Zira ne Fenerbahçe taraftarı, ne Fenerbahçe camiası, ne de “ne derse desin” Başkan Ali Koç ve yönetimi “Bu tabloyu uzun süre kaldırabilir!..”
Demeye başladı ki, Fenerbahçeli; “Anladık, ‘yeni hoca, yeni oyuncular’ tamam da, Yeni Malatyaspor, Göztepe farklı mı? İşte Göztepe; Hollanda’dan, Avrupa’dan değil, hatta Süper Lig’den de değil, 1. Lig’den gelmiş ‘yeni’ bir hoca var başında ve kaç oyuncusu değişmiş. Eeee, niçin bizim maça ‘sıfır’ puanla çıkan o takım takır takır mücadele ederek futbol oynayarak bizi yeniyor?..”
TV ekranlarında, spor sayfalarının köşelerinde “Fenerbahçeli” arkadaşların, meslektaşların durup dinlenmeden “kötü sonuçlara takmaya çalıştıkları ‘zamanlı’ mazeret kulpu”, nereye kadar ayakta ve kulüpte tutabilir, Cocu’yu ve elbette Comolli’yi?..
Geçen yıl, başkanı da değişti, hocası da değişti, “yepyeni” bir takım kurulmuştu, üstelik “yarım devre” yerden yere vurulan “Tudor vardı” takımın başında ve “şampiyon oldu” Galatasaray, şimdi “ne kadar sabredecek” sarı-lacivertli camia ve taraftar? “Onlar” sabretse bile, Comolli için, Cocu için “kulislere düşen iddialar” ne olacak?
Dahası var; yarınlarda, “bugün ‘zamanlı’ mazeret kulpu takan” arkadaşlarımız, “bu mazeret kulplarının Cocu-Comolli ikilisinin Fenerbahçe’deki hayatını uzatmaktan başka bir işe yaramadıkları” ortaya çıkarsa, hem de “en ağır şekilde” eleştirmeye başlamayacaklar mı?
Dikkat, asıl mesele ve “soru” şu; “Ali Koç büyüsü” de “bu tablo yüzünden bozulmaya başlarsa”, ne olacak, işin sonu? Yoksa, “bozulmaya” başladı mı?..