Fırsatçılar başaramayacaklar!..

A -
A +

Galatasaray yönetimi susamaz” başlıklı “Eğer ortaya atılan ve kıyamet koparılan iddialar doğru değilse hem yasal yollara başvurulmalı, hem de Galatasaray Tüzüğünün ilgili maddeleri işletilmeli” dediğim yazımın gazeteye girdiği saatlerde, Galatasaray yönetimi, “GS Mağazacılık Şirketi ile ilgili” iddialara “bir açıklama ile” cevap verdi.
“İddiaları ortaya atanlar” mahkemeye verildi, “iddiaları ‘doğru’ kabul edip yazmakta, konuşmakta ısrar edenler” de Disiplin Kuruluna sevk edildi!..
Dahası, Yusuf Günay, “ağızlarda sakız edilen ‘yeğenine torpil’ iddialarına” hem de Divan Kurulunda cevap verdi.
“Futbol başta, basketbolda da, voleybolda da ‘altyapıya, gençlere, Türk oyunculara dönülmesi için” konuşma üstüne konuşma yapanlar, bu defa “Genç Millî Takım’da yer alan ve altyapıdan yetişen” 19 yaşındaki yeğen ile “en alt baremden sözleşme yapılmasını” hiç yüzleri kızarmadan yazıp, konuşan üyelerin de bulunduğu toplantıda “gerçekleri anlatması” bile “insafsız” cümlelerle karşılandı; yazıklar olsun!..
Dahası, daha korkunç; “Biten sezonda Fenerbahçe’yi hem Fenerbahçe’nin salonunda, hem Galatasaray’ın salonunda yıllardan beri ilk defa yenen” Basketbol Koçu’na da “Fenerbahçeli, ne işi var Galatasaray’da” diye çamur atmaya kalkıştılar. Güya “Işıl Alben’i” savunuyorlardı. Ve dahası; içlerinde “sporculuğunda Galatasaray’dan Fenerbahçe’ye transfer olanlar” bile vardı!..
Mustafa Cengiz Başkan’ın hastalığında, ameliyat ve tedavi sürecinde Abdurrahim Albayrak’ın vekâletinde “bu iddialar ortaya atıldığında ciddi ve tatmin edici bir açıklama yapılmasındaki gecikme”, iddiaların “doğru olabileceği” görüşünü yaygınlaştırmış ve sosyal medyada iş çığırından çıkarılmıştı.
Kendisini “İnan Kıraç’ın bıraktığı yerden, Liseli ‘Derin Galatasaray’ın önderliğine layık görenler harekete geçmiş” ve iş “Seçim yasal süreç beklenmeden altı ay önce yapılmalıdır, zorunluluk vardır” önerilerine kadar gelmişti.
Aylardır “susan” fırsatçılar gene sahnede idi ve Galatasaray futbol takımının aldığı iki kötü sonuç” da onlara cesaret vermişti!..
Hiç yüzleri kızarmadan “Cengiz Başkan’ın hastalığını da ‘seçim için’ gerekçe olarak” gösteriyorlardı!..
Ne diyeyim; “insaf / izan / vicdan meselesi”; benim insafım, izanım ve vicdanım “onca hizmetin, onca başarılı işlerin ve de onca çözdüğü büyük sorunların karşılığı olarak ve Mustafa Cengiz Başkan’ın ve yönetiminin görevlerine yasal sürelerinin sonuna kadar devam etmeleri gerektiğini” söylüyor.
Biliyorum ki, Galatasaraylıların, Galatasaray taraftarlarının büyük çoğunluğu da “benim gibi” düşünüyor!..

Güya, “örnek” olacaklar!..
İşte, “bu sezonun en başarılı takımlarının, en başarılı yönetimlerinin başkanları” bile ne hâllere düştüler, ortada!..
Alanyaspor-Trabzonspor maçının bitiminde “protokol tribünlerinde, saha içinde olanlar ve de maçtan sonraki söylemler” yüzünden, hem de “tedbirli” olarak Profesyonel Futbol Disiplin Kuruluna sevk edildiler!..
Ceza talimatlarında “özellikle ‘yöneticilerle ilgili ceza hükümleri”, uygulamada “ciddi bir sonuç vermediği için” sivrisinek ısırığı kadar bile iz bırakmıyor!..
6222 sayılı “spor suçlarının önlenmesi için” çıkarılan özel kanunu raflardan indirmeyen savcılarımız da “görevlerini” ihmal ediyor!..
Sonuç; Ahmet Ağaoğlu ve Hasan Çavuşoğlu gibi, “sportif dostluk ve barış konusunda bütün yöneticilere örnek olacak” iki başkan, “ceza (!)” alacaklar!..
Bir şeye yarayacak mı; hadi canım; yazıklar olsun bizlere, sporumuza!..

Gel de yazma!..
Gazetemin spor sayfasında sabah sabah okuduğum ilk haber (Yazan Uğur Aktan kardeşimi de, o başlığı atan şeflerimi de kutlarım) “Ali Koç Değirmeni” başlıklı haber!..
Göreve geldiğinden beri Ali Koç Başkan’ın futbol başta, “basketbolda, voleybolda ‘erkek / kadın’ fark etmeden kapının önüne koyduğu ya da istifa ettirdiği” teknik adamlar sıralanıyor, haberde!..
Aykut Kocamanlı, Cocu’lu, Ersun Yanallı ve “teknik direktörsüz geçen” süreden sonra da “emanetçi” hocalı futbolun yanında, kadın basketbolunda Garnier ve erkek basketbolunda Obradovic, voleybolda Sordyl, Koç döneminde “resmigeçit” yapmışlardı. Salon sporlarındakilerin “başarı ve kupa reytinglerinin yüksek olmasına” rağmen!..
Buna karşılık Ali Başkan “Galatasaray’da oynamış / oynayan / transferde talip olduğu oyuncuları transfer etmekte” çok başarılıydı. Ne var ki “o oyuncular bir türlü beklenen verimi” veremediler, Fenerbahçe’de… Onlardan kurtulmak için çalışılıyor.
Şimdi “biri star, biri genç” iki oyuncunun peşinde Fenerbahçe; “Galatasaray’ın aylardır görüştüğü ve anlaşmaya yakınlaştığı” iki futbolcu…
Ne var ki, “ayrılanlar bir yana”, art arda “Paralarımızı alamadık” diyerek FIFA’ya giden Kruse, Zajc ve Tolgay Arslan gerçeği de ortada!..
Mevcutlara “para ödenemiyor”; Fenerbahçeli taraftarlar soruyor; “ya yeni gelecekler ne olacak, nasıl olacak? Avrupa kupalarında da yokuz; para nereden gelecek?..”

Fırsatçılar başaramayacaklar!..

Müjdeye bakın!..
Biliyorsunuz; “çoğu atmasyon” ama insan gene de okuyor ve hatta yorum da yapabiliyor!..
İşte Galatasaraylılara “müjde” diye verilen iki haber…
Müjde 1; “Babel ve Belhanda gidiyor”; eee, bu gerçekten müjde!..
Müjde 2; “Müthiş ikili beraber geliyor; Diagne ve Trezeguet!..
İşte burada duralım; bu müjde mi”, yoksa “Belhanda / Feghouli ‘müthiş ikilisi’ gibi” sorunlar yumağı mı?..
Ne dersiniz Galatasaraylılar; bir anket yapılsa, sonuç ne çıkar, acaba?..

Şaka!
Trabzonspor Başkanı Ahmet Ağaoğlu “Şampiyonluğu hakem hataları belirliyor” demiş.
Herhalde Türk hakemlerinde “zerre akıl yok”; üç bin taraftarı olan Başakşehir’i tutuyorlar, milyonlarca taraftarı olan Trabzonspor’a karşı!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.