Neredesiniz savcılar; kan dökülmesine ramak kaldı!

A -
A +

Büyük bir faciadan dönüldü, TV ekranında gördüklerim, unutulacak enstantaneler değildi.
İçinde çoluk çocuk yolcuların bulunduğu bir otobüse, yangın tüpü bile sıkarak saldıran bir güruh vardı… Kadın çığlıkları, çocuk feryatları arasında 30/35 saniyelik görüntüler, “sporumuzun ne hâle getirildiğini” ortaya koyuyor ve “insanlık dışı” bir ortamın tüyler ürpertici tablosunu sergiliyordu…
“Kadın erkek / çoluk çocuk” Fenerbahçeli taraftarların otobüsü ile o otobüse ellerine geçirdikleri her şeyi atan Trabzonsporlu taraftarların otobüsü bir benzin istasyonunda karşılaşmışlardı… Sonrası…
Evet sonrası… O gün TV’lerde birkaç görüntü, ertesi sabah gazetelerde birkaç haber oldu, o kadar…
O TV’lerin, o gazetelerin günlerce kıyametler koparması gerekmiyor muydu?.. Meclis’ten 6222 sayılı kanun neden çıkarılmıştı?
Neredeydi, savcılar? Saldırganlar neden yakalanmamıştı?
Neden medya “suspus” olmuştu?
“Suspus” olmakla “saldırganlardan başka” kimler korunuyor, “6222 sayılı kanunun raflardan inmemesi” sağlanıyordu?

Mesut ile mesut olunmadı…

Sahnede, “Oyna… Oynamam… / Hocana saygı göster… Göstermem… / Takımda bölücülük yapma… Yaparım… Başka takıma git… Gitmem…” senaryosu var…
Hey gidi hey… “Yılın bombası” manşetleriyle Fenerbahçe’ye gelen, gelişiyle Başkanı’ndan, taraftarına kadar bütün sarı laciverte gönül vermişleri mest ve mutlu eden… Mesut Özil’in “Geliyor” haberleri sırasında “Almanya - Arsenal çizgisindeki “kırılmaları ve sebeplerini yazdım” ve de “uyardım” diye, bana “küfürname mailleri gönderen” okuyucularım, bilmem ki şimdi ne düşünüyorsunuz?..
O günlerde “Mesut Özil’i yere göğe sığdıramayan” Fenerbahçe medyasının duayenleri” mi, yoksa “Sen Galatasaraylısın, kıskanıyor, onun için böyle yazıyorsun” dediğiniz Öcal Uluç mu, “Gerçekleri yazıyormuş, boşa giden milyon avroların Fenerbahçe’nin kasasında kalmasını istiyormuş” bir düşünün bakalım…

Neredesiniz savcılar; kan dökülmesine ramak kaldı!

Okuyucu unutmuyor...

Geçen hafta Uluçmarket’te yazdığım “Trabzonspor’un şampiyonluğu ile ilgili yazım için” bir okuyucumdan mail geldi… Hafıza-i beşer, nisyan ile malul değilmiş, anlaşılan… Okuyalım…
“Tertemiz şampiyonluk karalanamaz!..” başlıklı yazınıza küçük bir itirazım var.
Yazınızda kutladığınız, Sabah Spor Müdürü Murat Özbostan, Trabzonspor’un şampiyonluğunun itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını ve saygı gösterilmesi gerektiğini belirterek, bence de çok doğru bir yaklaşım göstermiş.
Ancak keşke aynı Özbostan ve yazarları Levent Tüzemen, Başakşehir’in şampiyonluğunda da aynı tutumu Sabah’ta, Takvim’de, Fotomaç’ta kendi sayfalarında göstermiş olsa, “En karanlık sezon / Her şey Kurgulanmış / Karanlık Sezonun Karanlık Şampiyonu” manşetleri atılmasa ve “Başakşehir Lobisi Federasyon ve MHK içinde iyi çalıştı” yorumları yazılmasaydı… Ekte paylaşıyor saygılarımı sunuyorum…

Şaka!..

Bitecek olan sezon için Rizespor’a kiralanmış olan kaleci Okan Kocuk “dönmek” istemiyormuş… Önünde Muslera var…
İtalyanların ünlü bir sözü vardır; “Roma’da ikinci olacağına, Napoli’de birinci ol” derler…
Anlaşılan, Okan da “bu sözün gereğini” yapıyor ve “Galatasaray’da kulübede seyirci olacağına, Giresunspor’da kalede bekçi olmayı” tercih ediyor; haklı, hem de çok haklı…

Bu haberi Ali Koç okumalı!..

Futbolun beşiği İngiltere’den bir haber…
Bir de “bilgi” notu… Uluslararası Futbol Birliği Kurulu (IFAB)
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç iyi okumalı…
“Premier Lig’de Everton küme düşüyordu. Son maçını Crystal Palace ile oynadı. İlk yarıda 2-0 geriye düştü. Müthiş bir dönüşle skoru önce 2-2 yaptı. 85’inci dakikada da galibiyet golü gelince, taraftarlar sahaya indi. Maç durdu… Seyirciler sahadan çıkarıldı. Ve… Maç tamamlandı; 3-2 galip gelen Everton küme düşmedi!..”
Hakemin maç sonuna doğru çaldığı düdüğü, “Maçın bitiş düdüğü sanarak ‘şampiyonluğu kutlamak için sahada dolan’ Trabzonspor seyircisini sahadan çıkararak maçı tamamlayan” hakemlere söylemediğini bırakmamıştı. Başkan’a göre, “Soyunma odasına gitmeleri, maçı tamamlamamaları ve Trabzonspor’un “hükmen mağlubiyetini sağlamaları” gerekiyordu.
Ama “Trabzonspor Futbol Federasyonu’nun (!) hakemleri, ‘bunu’ yapmamış, Trabzonspor’u kurtarmışlardı; öyle değil mi Sayın Koç?..
Yoksa Crystal Palace maçının hakemi de “Everton Futbol Federasyonu’na (!) mensup” bir hakem miydi?..
Bilgi notu: FIFA’nın yayınladığı “Futbol Kaidelerini yapan Uluslararası Futbol Birliği Kurulu (IFAB)’ın 5 üyesi vardır; İngiltere Federasyonu / Kuzey İrlanda Federasyonu / İskoçya Federasyonu / Galler Federasyonu / FIFA…

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.