Kabahat son topta mı?

A -
A +

Bu kaçıncı “son top” mağlubiyeti? Son topu oynamayı öğret talebelerine de; bir defa da biz kazanalım Ergin Hoca… 

Maçın bitmesine 25 saniye var… Takım 2 sayı önde… Topu da “o takım” oyuna sokuyor…
Rakibin, maçın bitmesini önlemek için “hemen faul yapacağı” belli… 
Nitekim “hemen” yapılıyor; üstelik “sportmenlik dışı, kasti bir faul”; yani “iki atış” ve “topu yeniden oyuna sokma hakkı” galip takımda…
“Faulün yapılacağı oyuncuyu seçme hakkı” kimin; galip takımın koçunun… “Topu oyuna sokma taktiğini” de o verecek…  
“Faul yapılınca iki serbest atışı kullanacak oyuncu” kim olmalı; “en yüksek atış yüzdesine sahip” oyunculardan birinin olması” gerekmez mi?... 
“İki atışı da sayıya çevirirse”; fark 4’e çıkacak, “topu yandan galip takım oyuna sokacağına göre”; galibiyet zilleri çalıyor… Takım turu geçecek…
Hatta birini kaçırsa, ötekini atsa bile, “fark 3” ve maçın galibiyetle bitirilmesi garanti gibi… Top yandan oyuna sokulacak, rakip topu alsa bile “ona ‘uzatma için’ 3 sayı lazım. Bu imkânı bulması zor, bu imkânı rakibe vermemek de zaten galip durumdaki takımın elinde… İşte bu arada “saniyeler bitti” bile…
Ama o da ne?.. Topu, “galip takımın o gece atış isabeti en yüksek oyuncularından biri” oyuna sokuyor; “topu alan da takımın iyi gününde olmayan iki oyuncusundan” biri… Ve ona hemen faul yapılıyor.
O oyuncunun iki atışı da karavana… Takım panik içinde “topu kullanamıyor”, rakip son topu kullanıyor ve “iki sayılık” bir atışla beraberliği sağlıyor… Uzatma… 
Uzatmada da “galibiyeti getirecek son top” rakibe kaptırılıyor ve “kazanılmış maç” göz göre göre rakibe hediye ediliyor… Ve takım eleniyor…
Mağlup takımın koçuna sormak gerekmiyor mu; “Takımın ne zaman ‘son topu’ galibiyeti korumak ya da galibiyete ulaşmak için kullanmayı” öğrenecek?..
Bu kaçıncı “son top” mağlubiyeti?..
Maçtan sonra “Benim en karanlık gecem” demişsin…
“Karanlık geceyi” sadece sen mi yaşadın; tribünlerdekiler, ekran başındakiler için “aydınlık gece” miydi?..
Maç boyu, hop oturup, hop kalkan, son saniyelere coşku ile giren binlerce ve binlerce insanımızı ne kadar üzdüğünüzün farkındasınızdır, inşallah…
Hiç olmazsa önümüzdeki maçlarda “son topu oynamayı” öğret talebelerine; bir defa da biz kazanalım, sevgili Ergin Ataman Hoca’mız!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.