G.Saray'ı 8 kişi oynatan iki kurtarıcı (!)

A -
A +

Kerem ve Yunus, çalım sevdasına düşüp boş ortalar ve karavana şutlarla takımın santrforunu da öldürüyor… 

Evet, sözü uzatmadan, meramımı, "Galatasaray Futbol Takımı'nın en büyük sorununu" anlatayım…
Kerem ve Yunus, "Galatasaray'ın iki kanadında '8+3'ün zorunlusu olarak' oynayınca, takımı "8 kişiye" indiriyorlar… 
"8 kişi?"; evet, 8 kişi…"Acı gerçek" ortada…
Kaç maçtan beri "sahada varlar" ama "futbol olarak" yoklar… Hoca da, camia da, taraftar da haftalardır bekliyor; "bu hafta olacaklar" diye; ne gezer…
Tam tersine, "ikili 'futbol olarak yok oldukları' için" takımı 9 kişi oynatıyorlar, bu kadar mı; hayır!..
Asıl önemlisi "santrforları / golcüleri de sahada 'boş gezenin boş kalfası' hâline düşürerek" takımı "8 kişiye indiriyorlar"; işte Süper Ligi'nin başlangıcındaki "8 maçın özeti" bu!..
Bu ikili, bir an önce, "Galatasaray'ın kurtarıcısı" rolünü oynamaya çabalamaktan uzaklaşıp, "Galatasaray'ın 'santrforlarını, golcülerini besleyecek' iki kanat oyuncusu gibi' oynamaya başlamazlarsa", bıraktım Gomis'i, Seferovic'i, Icardi'yi, Erden Timur "Ronaldo'yu da getirse" takımın "kolunu kanadığı kıran" bu iki oyuncu ile şampiyonluğa ulaşılamaz!
Bu nasıl bir "futbolcu şımarıklığı ve egoizmidir" ki; "çalım sarhoşluğundan ve karavana şut tutkusundan" kendilerini kurtaramayarak, tribünlerdekilerle, TV başındakileri "çıldırtacak bir topbazlık histerisi" gösterisine devam edip, duruyorlar… Ve de ne hocaları ne yöneticileri bunca maçtır bir türlü onların akıllarını başlarına getirebiliyor?.. 
Yazıktır, onca "kaliteli" transfere, "yeni ve coşkulu" bir hocaya, "sözleşmelerine 'sıfırlar eklemeye' çalışan" yöneticilere rağmen, haftalardır onları "umutla baş tacı etmeyi bekleyen" taraftarları hayal kırıklığına uğratmaktan başka bir şey yapmamak / yapamamak ne anlama geliyor?..
Yazık değil mi, arkalarında oynayan Boey'in, Dubois'nun onca çabalarına, Mata'nın, Mertens'in, Oliveira'nın "tam teslim" ayağa paslarına?..
"Kurtarıcı rolünden vazgeçip, 'takım oyuncusu' rolünü üstlenmelerinin, hem kendilerini 'gerçek yıldız' mertebesine ulaştıracağını", hem de Galatasaray takımını "gücüne, kalitesine uygun sonuçlarla, şampiyonluk yolunda ilerlemesini sağlayacak" bir bütünlüğe kavuşacağını" onlara anlatacak birileri olmalı…
Buna rağmen "bu kafayla devamda ısrar ederlerse" ikisi de kulübeye çekilip, "yıldızlığa aday iki genç ve Türk futbolcu (ki, kadroda var)" tez elden onların yerlerine adapte edilmeli… Ve de Galatasaray "sahada 8 kişi oynamaktan" kurtarılmalı!.. 
Elbette "ilk hedef" onları kazanmak; amma "ısrarla 'Biz kazanılmak istemiyoruz' futbollarına devam ederlerse" bu operasyon "mutlaka, evet mutlaka" ve çok zaman kaybetmeden yapılmalı...
"Bu görev" Erden Timur'a, Cenk Ergün'e ve Okan Buruk'a düşüyor, tabii "kaptan" Muslera'ya da…
Bekleyip, göreceğiz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.