İstinye'deki koltuklar!

A -
A +

Futbol Federasyonunun İstinye'deki binasında bulunan o çok cazip koltuklar hiç bu kadar rahatsız edici olmamıştı. Hiç rahat değiller! İnsanların 29 Haziran'dan önce oturmak için can attığı, araya nice kişileri koydukları o koltuklar, şimdi batıyor! Yönetim Kurulu'nun toplandığı salon bunaltıyor. Klima kafi gelmiyor! Her taraftan baskı var! Halbuki başkanlık koltuğunun en rahat olması gereken günlerden geçiyoruz. Çünkü fırça atan, azarlayan, meydan okuyan, tehdit edenlerin başı Metris'te. Metris dışında kalanlar da tehdit etmeyi çoktan bıraktılar! Federasyonun alacağı bütün kararlara saygı duyacaklarını söylüyorlar. Kim ne dedi? "Mahmut Özgener Federasyonu her şeyi eline-yüzüne bulaştırdı!" (Selçuk Dereli - CNN Türk) 40 gündür yoğun bakımda! Şike operasyonunun bugün 40'ıncı günü. Yoğun bakımın kapısında bekleyen hasta yakınları gibi herkes içerden gelecek haberi bekliyor. İçerden pek sıhhatli bilgi de gelmiyor. Söylenmedik lâf kalmadı! Daha fazla uzatmaya gerek yok! Ortamı, kamuoyunu bu kadar ölçüp-biçmeye de hiç gerek yok! Hangi kararı alırsanız alın, bütün memlekete yaranma şansınız zaten yok! Nasıl olsa bir taraf sizden nefret edecek! Bir taraf sizi ayakta alkışlamak için hazır! Bir taraf "yuhhh" çekmek için hazır! Saflar çok net! Kimsenin kimseye saygı duyacak durumu da yok. Bu safların bir araya gelme şansı hiç yok! Şu anda medyada kalemler bileniyor! Çok ağır yazı ve yorumlar baskıya hazır. Siz şu kararı bir an önce verin de... Konu bir an önce soğumaya başlasın! Neşter elinizde! Doğru neşter atarsanız, zaten hasta da bir an önce ayağa kalkacaktır. Yaralar da kısa sürede iyileşir. Bu ameliyatın gecikmesi hastanın psikolojisini bozuyor! Yakınlarını geriyor. Ya da bir an önce çıkın deyin ki, "Neştere gerek yok, iğne ve güçlü ilaçlarla hasta ayağa kalkacak!" İş uzadıkça hastanenin adı da kötüye çıkıyor. Doktor, hastane, bir an önce gündemden düşsün! Herkes işine baksın! MHK'nın umurunda değil! Önceki MHK da, bu konuda dikkat etmiyordu. Bu MHK da "Dediğim dedik, çaldığım düdük"diyor. Mesela İzmir ve 4. bölgeye bağlı illerdeki hakemlerin atletik testleri 20 Ağustos Cumartesi günü saat 16.00'da yapılacak. İzmir gibi çok sıcak ve nemli bir ilde saat 16.00'da koşu yaptırmak ne kadar doğru? Koşu saatleri sanırım atletik testleri yaptıracak hocaların diğer illere geliş-gidiş saatlerine göre belirleniyor ve bu yüzden koşu saatlerine hiç dikkat edilmiyor. Bu mevsimde, İzmir'de saat 16.00'da maç oynatır mısınız? İzmir'de saat 16.00'da idman yapan bir tane takım var mıdır? İzmir'de saat 16.00'da top oynanan bir tane halı saha var mıdır? Allah korusun bir musibet mi lazım? Bu çocuklar kobay mı? Testlerde sona gelindiğinde o çocukların gözlerine hiç baktınız mı? Kendilerini nasıl zorladıklarına dikkat ettiniz mi? Aman dikkat edin! MHK'nın herkesi kucaklama gibi kulağa çok hoş gelen, çok tatlı, çok sevimli bir düşüncesi var. Kucaklama iyidir. Ama kendi kilonuza ve kucaklayacağınız adamın kilosuna dikkat etmelisiniz. Biraz da ısınmalısınız. Soğuk vücut sakatlıklara sebebiyet verebilir. Ani kucaklamalar ciddi bel rahatsızlıkları yapar. Tedavisi de çok zaman alır. Kesin tedavisi de yok gibidir. Kucaklanacak kişilerin kilolarına bakmak lazım. Çünkü içlerinde çok ciddi kilosu olanlar var. Belinizi incitmeyin! Kalıcı sakatlıklar olmasın! Şöhret afettir! Adnan Polat 1990'lı yılların başında G.Saray'da yönetici olmuştu. Gazetemizin Spor Servisinde resmini tanıyan çıkmayınca, sanayici olduğunu düşünerek Ekonomi Servisi'ne gidip "tanıyan var mı?" diye sormuştuk. Şu anda şike operasyonundan canı yananlar biraz da bu şöhretin bedelini ödüyor. 18 ay önce Serdal Adalı'yı kim tanırdı? Futbolla uğraşmasalardı Şekip Mosturoğlu'nu kim tanırdı, Mecnun Odyakmaz'ı kim tanırdı? İşte bu, şöhretin bedeli oluyor. Medya sizi adım adım izleyecek. Sayın Aziz Yıldırım'ın en nefret ettiği şey kameralardı. Son 40 gündür, emniyet, hastane ve cezaevi arasında mekik dokuyan görüntülerinin ekranlarda yayınlanmadığı saat yok. Evet, şöhretin bedeli çok can yakıcı!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.