Millet futboldan kaçıyor!
Hiç kimse "futbolu çok seven bir ülkeyiz" deyip durmasın; öyle sanılan kadar müptelası değiliz!
Kupadaki Yeni Malatya-G.Saray maçı reyting sıralamasında beşinci olabildi.
1) 120 dakika ve penaltılara kalan bir maçtı!
2) Maç açık kanaldaydı!
3) Okullar ve üniversiteler kapalı!
4) Kafe ve restoranlar kapalı!
5) Saat 21.00'den sonra sokağa çıkma yasağı var!
6) Uzun bir kış gecesi!
7) Yurdun büyük bölümünde yağış vardı!
Bütün bunlara rağmen, millet maça ilgi göstermemiş! Yine son Beşiktaş-Ç. Rize kupa maçı da reyting sıralamasında beşinci sırada kalmış.
İstanbul futbolundan iki manzara!
1) Sancaktepe FK, 2. Lig Beyaz Grup'ta mücadele veriyor. Son haftalarda maçlara 13 futbolcu ile çıktılar. Kaç haftadır yedek kaleci, oyuncu olarak oyuna giriyor. Kendisine ait forması yok. Oyuncunun formasının arkasına flaster ile numara yapıştırıyorlar! 7-8 oyuncu ile de son 10 günde sözleşme imzaladılar. Hiçbiri 2. Lig futbolcusu olamaz.
2) İstanbulspor, Tuzla ve Ümraniye Süper Lig'e gelmek için çok hevesliler.
Karagümrük'ün Süper Lig maçı oynayacağı stadı yok.
Önceki gün Tuzla-Başakşehir kupa maçı vardı. Tuzla ev sahibi olduğu kupa maçını Başakşehir Stadı'nda oynadı. Semt statları standartlara uymadığı gibi hiçbirinde VAR için altyapı da yok.
İlginçtir!
Dikkat çekici bir istatistik! Mete Kalkavan, 20 yıllık hakemlik kariyerinde ilk defa Erzurum'da bir maçta düdük çaldı. (BB Erzurum-F.Bahçe)
Madem bu hakemler, bu kadar iyiyse...
MHK; Erkan Özdamar, Sarper Barış Saka, Yasin Kol, Turgut Doman, Burak Şeker, Ramazan Keleş gibi genç isimlere maç veriyor.
Ancak bu gençler, VAR'da aynı şansı bulamıyorlar.
Üç hakem, üç tespit!
1) Turgut Doman: F.Bahçe-Beşiktaş maçında 4. hakemdi. Bu derbiden sonra üst üste altı maçta düdük çaldı. Demek ki, çok örnek bir 4. hakemlik yaptı?
2) Direnç Tonusluoğlu; İstanbulspor-Bursa maçında kemiksiz penaltıyı atladı. Tam yedi hafta üst üste 4. hakemlik görevi aldı.
3) Emre Kargın nereye koşuyor? 8 Aralık-12 Ocak arası tam 11 maçta görev aldı. Beş maçta 4. hakemlik, 3 maçta AVAR, 3 maçta da düdük hakemi…
Hiç de adil olmadı!
MHK için her hakem, her takım eşit olmalı! Ama ne yazık ki; öyle değil!
1) Hakan Ceylan: 14. haftadaki F.Bahçe-Başakşehir maçında 4. hakemdi. Okan Buruk, eline vurdu diye haftalardır maç alamıyor. 4. hakem, Okan Buruk'u attırmıştı. Hakan Ceylan'ın o kadar yaklaşması kusurlu bulunmuş olmalı.
2) Halil Umut Meler: 17. haftadaki F.Bahçe-A. Alanya maçında Valencia hakemi omuzundan itti ve devamında da eline vurdu. Neden? Hakem olmaması gereken yerdeydi. Ve aynı hakem oradan kalktı, geldi; 18. haftadaki G.Saray-G.Birliği maçında VAR'a oturdu. 19. haftada da Gaziantep-Kayseri maçında.
Gereksiz tören kalktı!
FIFA kokardı olan hakemlere her yıl tekrar kokart takma töreni yapılıyordu.
30-35 tane hakem sahneye çağrılıyor; protokoldekilere kokartlar takmaları için paylaştırılıyordu. Bir kargaşa, bir karışıklık ki!.. Defalarca yazmıştım. İlk defa kokart takan kaç kişiyse; sadece onlara takılmalı. Bu yıl dediğime geldiler; koronadan da olsa...
Çok mu zor!
TFF Başkanı Nihat Özdemir, "Mayıs ayında maçların seyircili oynanmasını hayal ediyor ve arzuluyoruz" dedi. Mayıs ayına girdiğimizde ligde 39 hafta oynanmış olacak.
Sayın Başkan; "Bu sezon, seyircili oynamak kolay değil" demek çok mu zor? Sürekli söylediklerinizi revize ediyorsunuz; bu kaçıncı?
İki benzer gölge!
1) MHK Başkanı Serdar Tatlı üzerinde bir Rıdvan Dilmen gölgesi var. Taraflar ne kadar özen gösterse de.
2) F.Bahçe'ye geldiği takdirde Mesut Özil'in üzerinde de bir Acun Ilıcalı gölgesi olacak.