Ne günlerdi be; 2000'li yıllarda biz!
3 Ocak 2014 01:00
Milenyum milenyum diye bel bağladığımız, ilk gününe uyandığımızda her şeyin farklı olacağını sandığımız o günlerin üzerinden 14 yıl geçti. Beklediğimiz kadar olmasa da özellikle 2000-2010 yılları arasında hayatımıza giren, bir ömür artık onla geçecek diye düşünürken geldiği hızda giden şeyler oldu.
İTİRAF COM
Türkiye'nin ilk sosyal medya sitesidir dersek doğru olur. Ne Facebook'umuz, ne Twitter'ımız vardı o dönem. Internete giren herkes itiraf.com'a girerdi, en çok haber olan internet sitesiydi, itiraf partisi bile düzenlenmişti. Ersan Özer kendi deyimiyle "bir ev parasına" itiraf.com'u EBİ'ye sattıktan sonra site eski günlerine dönemedi ve hayatımızdan çıktı.
...
SHOCKHABER
Yaklaşık 2 yıl boyunca en çok ziyaret edilen eğlence sitelerinden biri oldu ve sonra bir anda güncellemeleri bırakıp siteyi kapattılar. Bildiğimiz kadarıyla sitenin kurucuları televizyon tarafında çok yoğun oldukları için (Dikkat Şahan Çıkabilir'i hazırlıyorlardı) siteye zaman ayıramadılar.
...
NOKİA 8210
2000'li yıllarda çıkan tüm telefonlar zaten hayatımızdan çıktı. Hepsini teker teker yazmayacağız ama birkaç tanesi var ki bahsetmeden geçemeyeceğiz. Bunlarda biri Nokia 8210. Yanılmıyorsam 2000 yılında bir arkadaşımız almıştı bu telefondan. Bir telefondaki en son ama gerçekten en son noktaydı. A'dan Z'ye aklınıza gelebilecek bütün özellikler olduğu gibi çok da küçüktü. Telefon zaten daha ne kadar küçültülebilirdi ki? Muhtemelen arkadaşımız 10 yıl kadar kullanacaktı. Hayal gücümüz de hiç gelişmemiş ne diyeyim. En fazla 2 yıl kullandı.
...
LOST
2004-2010 yılları arasında devam eden, akıllarda çok soru işareti bırakan, final bölümüyle "Biz bu işin içinden çıkamıyoruz, zaten hepimiz arafta toplanacağız, kim öldü, kim kaldı, ne oldu, ne bitti boş verin" diyen Lost... "Sonu çok bozduğu" için defalarca seyredilecek bir dizi olamadı. Geç başladığımız için hafta sonu oturup 20 bölüm seyrettiğimiz Lost da hayatımızdan çıktı. (sosyalme)
Öğrendim ki;
"-Kötülerle karşılaşmayınca ayrıcalığını anlayamıyorsun..."
Türk hastalıkları...
-Azıcık rahata erdin mi palazlanmak... Ülke boyutunda olursa, gelişimi engellemek...
...
-Söylenmek... Her konuda bir eleştirisi vardır, ama gidip bir şikayet dilekçesi yazmışlığı yoktur...
...
-Bir kaza olsun, bir kavga olsun elleri arkada izler... Ama o eller illa arkada bağlı olacak...
...
-Hiçbir şey okumadan, hiç araştırmadan, kahvehane bilgisiyle sağa sola sataşmak...
...
-Az olan şeylerin varlığını abartmak ata sporudur bizde... Para örneğin, sevgi örneğin...
...
-Çok net bir şekilde gösteriş meraklısıdır. Bir de her türlü sanatsal aktiviteye "Onu da yapmak lazım" derler.
...
-Eleştirir, ama eleştirilmekten hoşlanmaz... Kendisini eleştirenleri entel-dantel diye yaftalar...
...
-Dedikodu da var, onun bunun özel hayatı, kim kimle n'apmış, kim kimle görünmüş...
...
-Haa bir de; duyduğu bir bilgiyi sorgulamadan, anlamadan galeyana gelmesi var...
...
-Türk halkını yerden yere vurmak ve eleştirmek de bir hastalıktır... Avrupa'ya toz kondurmamak, yere-göğe sığdıramamak.
(...tulughan.art@gmail.com)
Krampon
SAMET Aybaba, Semih Şentürk'ün 10 yıl gecikmiş transferini değerlendirdi: "Pişmesini bekledik..."
"ömer_ce"
...
"LİGİN en renkli takımı olacağız" söylemiyle beklentiye giren Çatladıkapıspor taraftarları, tasarlanan gökkuşağı temalı formayı görünce kulüp binasını bastı.
"atoutlemonde"
...
PROGRAMLARA sürekli telefonla bağlanan Yıldırım Demirören'den açıklama: "Sıkıntı yok, her yöne bedava"...
BURAK Yılmaz için, adına uygun esprili manşet atamayan gazeteci, mesleği BuraKma kararı aldı.
"gizli forvet"
...
RIDVAN Dilmen, gündemi yorumladı; Fener taraftarları arasına girenler de iyi provokatör. Ama bir Çarşı arasındakiler kadar değil..."
"şehirli"
WhatZAP
EVLENECEK ADAM: Çok büyük konuşuyorsun...
EVLENECEK KADIN: Olsun, seneye de giyersin işte...
(...FOX / Evlen Benimle)
NE ÇEKTİN BE!
 |
Tahtadan gözlük...
"Fotoğraf belgeselcisi" Planet'ten bir mutluluk karesi daha... Tabii ki Afrika'da çocuk olmak teması ile...