Çekilmez kadın hâlleri

A -
A +
-Dışarı çıkmadan önce saatlerce makyaj yapmalarını beklemek... Bir de üstüne gelip "Nasıl oldum" diye sormaları...
...
-Hemcinsleriyle olan kavgaları... Erkekler bilir ki; iki kadının sessiz bir kavgası bile, nükleer savaştan daha beterdir...
...
-Küsmeleri ve karasız kalmaları... Saatlerce kuaför, kıyafet muhabbeti yapmaları çekilmez bir durumdur...
...
-Daha tartışmanın başında ağlamaya başlamaları... Sizin kavga için hazırladığınız sözlerin boşa gitmesi...
...
-İnternetten burç yorumu okumayı, internetin nimetlerinden saymaları...
...
-Kullanmayı bilmediği hâlde milyarlık telefonla dolaşmayı teknolojiyi takip etmek zannetmeleri...
...
-Ve her daim ilgi beklemeleri, ilgisizlikten şikâyet etmeleri, dırdırları, kafalarından senaryo üretmeleri...
Öğrendim ki;  "-Gelecekteki 'acabaların' cevabı, geçmişindeki 'keşke'lerde gizli..."
İlber Hoca günlüğü
-Hayattaki tek başarısı boş metrobüste yer kapmak olanlar burada Konfüçyus...
...
-Çağımızın hastalığı; kendini çok akıllı zannetmek...
...
-Akıllı telefonların geri zekâlı kullanıcıları için acil tedbir alınmalı bence...
...
-Bazı insanların kendilerine nasıl katlandığını çok merak ediyorum doğrusu...
...
-Sadece boyun uzun gözüksün diye mi taşıyorsun o kafayı acaba?...
Ana Kumanda
(...FLASH – Ne Çıkarsa Bahtına)
EVLENECEK ADAM: Ben onu yaşadığı hayattan kurtarmak için geldim buraya...
EVLENECEK KADIN: Acele etme paşam... Sabır ile dut yaprağı bile has kumaş olur...
***
EVLENECEK KADIN: Biz program öncesinde de görüşüyorduk... Samimiydik...
EVLENECEK ADAM: O kadar samimiydik ki; ben böyle elimi tükürükler onun gözlüğünün camına sürerdim..." 
KRAMPON
FİKRET Orman: "Sosyal medya hesaplarımız tamamen organik, takip edeni takip yapmıyoruz. GT yok..."
...
"ALMANYA'nın bir Oğuzhan'ı yok" diyen Hasan Şaş'ı kontrol etmek için, tam teşekküllü bir sağlık ekibi yola çıktı...
...
GEÇEN hafta açılan "Benim Tanıdığım Alex Derneği", Alex'in kitabının tükenmesiyle gözyaşları içinde lağvedildi...
Bizim pano
Gazetemizin iki usta balıkçısı Yusuf ve Cihat, kafa kafaya verip oltaları kaptıkları gibi soluğu deniz kenarında almışlar.
Denizde hiç balık olmadığı gerekçesiyle sıfır çeken ustalar, en sonunda Balık Hali'nden 'taş levreği' alarak geri dönmüşler.
Akabinde yaptıkları araştırmada Yusuf levrek diye aldığı balığın eşkina, Cihat ise onun eşkina değil granyoz (çiftlikte yetiştirme) olduğunu iddia etmektedir.
Neticede usta balıkçılar; uzun pazarlık sonucu kelle başı 70 lira ödeyerek levrek niyeti ile aldıkları balığı Ali'ye tarif etmişler. O da çinekop olabileceğini söylemiş.
Konu Ali'nin balıktan hiç anlamadığına karar verilerek kapanmış.
Aşk...
"-İki insan arasındaki aşk ölür, derler.
Bu doğru değil. Aşk ölmez.
Eğer ona layık değilsen seni bırakır gider...
O ölmez; ölen sen olursun...
...
Aşk deniz gibidir. Sen işe yaramaz biriysen, sularda kötü bir koku çıkarmaya başlarsan...
O zaman deniz, dışarıda bir yerde ölmen için kusar atar seni..."
(...William Faulkner
Temel bir gün
Telefon tamircisi Temel askere gitmiş...
Silah kullanmayı öğrenmek için eğitime çıkmışlar...
Tüfeği almış, hedefin karşısına geçmiş ve ateş etmeye başlamış...
Ancak attığı kurşunların hiçbiri hedefi bulmamış... Tekrar tekrar tarif etmişler, yine sonuç alınamamış...
Bunun üzerine komutan sormuş; "Sen askere gelmeden önce ne iş yapıyordun?..." 
"-Telefon tamircisiydim, komutanım... Niçin hedefi vuramadığımı ben de anlamadım... Bir daha deneyeyim, izninizle..." 
Tüfeği tekrar eline almış, işaret parmağını namlunun ucuna koymuş ve tetiği çekmiş... Parmağın ucu kopmuş... Millet şaşkınlık içinde bakarken, Temel konuşmuş;
"-Göründüğü kadarı ile bu tarafta bir sorun yok, kurşunlar burayı mükemmel bir şekilde terk ediyorlar... Sorun hedefin bulunduğu diğer tarafta olmalı..."
İtirafım var
(...isim: acar ...şehir: istanbul ...yaş: yirmiler)
Wapcam'de Amerika'daki abimle konuşuyoruz...
Bir selam versin diye mutfaktaki annemi çağırdım...
Gelince el salladı, öpücük yolladı...
Konuşmaya devam ederken can sıkıntısından laptopu kaldırdım, evin içini göstermek için sağa sola döndürüyorum...
Benim güzel annem:
"-Yapma oğlum, başı dönecek..."
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.