Deli sorular!..

Bir kadın erkeksiz bir hayatın neye benzediğini nasıl öğrenebilir?...
“-Evlenerek... Bir an önce evlenerek...”
…
Erkeklerin ve kadınların ortak noktaları nedir?...
“-İkisi de erkeklere güvenmezler...”
…
Erkeklerin gerçek hediyeleri ile suçluluk duygusu hediyeleri arasındaki fark nedir?...
“-Suçluluk duygusu hediyeleri daha güzeldir...”
…
Aşağıdakilerden hangisi öbür sözcüklerden farklıdır?...
a. Duygulu...  b. Sefkatli... c. Koca... d. Kibar...
…
-Bir gün çok dalgın ve düşünceli bir erkekle tanıştınız, sizin telefon numaranızı istedi ama kendisinin bir telefonu olmadığını söyledi... O hâlde:
a. Evlidir... b. Evlidir... c. Evlidir... d. Yukarıdakilerin hepsi...

Öğrendim ki; “-Kırıldığımız yerden daha çok güçleniyoruz...”

KRAMPON

FİKRET Orman; “Trabzonspor-Fenerbahçe maçının hakemi Bülent Yıldırım, Aziz Yıldırım’ın amca oğludur. Bana öyle geldi yani…”
...
TEKNİK direktör değiştirme rekoru kıran İlhan Cavcav, İbrahim Üzülmez’i de gözden çıkardı; “Mazlum’u getirin bana...”
...
MELO’yu geri isteyen G.Saray yönetimi: “Gelip şu Emre Çolak’ın ağzını burnunu kırsın istiyoruz...”
...
TRABZON, son Lucescu açıklamasını yaptı; “Amacımız kısır günler geçiren Türk mizahını yeniden canlandırmak...”

Düşünce...

Her düşüncenin bir gücü vardır...
Bu yeni bakış açısından hayat deneyiminize şöyle bir baktığınızda, yaşadıklarınızı, yaşamakta olduğunuzu, hayat deneyiminize çektiklerinizi hemen düşünce fark edebilirsiniz.
Her düşünce güçlüdür ve zihne sıklıkla getirilen düşünce, hatta yüksek bir duyguya sahip olmasa bile, eninde sonunda fiziksel icraata girecektir.
Ama fiziksel tezahürdeki hız açılarından her düşünce aynı değildir.
Büyük bir duygu ile bir arada düşündüğünüz düşünceler en güçlü düşüncelerdir.
Düşünceleriniz, istekleriniz yönünde ve pozitif duygularla eşleşmiş, pozitif düşünceler olsalar da, veya istemedikleriniz yönünde ve negatif duygularla eşleşmiş negatif düşünceler olsalar da, güçleri aynıdır.
Bir şey düşünürken hissettiğiniz güçlü duygu, düşündüğünüzün fiziksel tezahüre çok hızlı yaklaşmakta olduğunu gösterir.
(...Abraham)

Ana Kumanda

(...STAR - İzdivaç)
TELEFONDAKİ ADAM: Bugüne kadar hiç evlenmedim. Ben hanımefendiye talibim...
ZUHAL TOPAL: Evet, beyefendi 40 yaşında ve hiç evlenmemiş...
STÜDYO KONUĞU: Bence 40 yaşına kadar hiç evlenmemişse, bir problem vardır onda...

Fikret başkan günlüğü...

-Stoperin Alexis’ine, sol bekin İsmail’ine kaldık..
-O güzel hakemler, o güzel atlara binip gittiler…
-Kale direği Tolga’dan iyi mi ne?…
-Allah’tan direkten dönen topta Tolga kalede değildi...
-Şenol Güneş tek sokağa çıkmasın.
-Adam savunmasında kötü ama gözyaşında iyiyiz...

Bizim pano

Dördüncü kattan bindik asansöre...
Birinci katta Bünyamin’i tanıyan adam yanındakiyle asansöre bindi...
Adam Bünyamin’e döndü;
“Bu abiyi tanıyor musun?...
Bünyamin baktı, baktı galiba “Gözüm bir yerden ısırıyor” demek istedi;
“-Valla görsem tanırım” dedi...

Temel bir gün...

Temel, kahvenin bahçesinde efkârlı efkârlı sigarasını çekip, çayını içerken Dursun takılmış;
“-Dertlerini boğuyorsun ha...”
“Öyle denebilir” demiş Temel;
“Ama bana kalırsa başarılı olamazsın” demiş Dursun...
“Çok haklısın” diye onaylamış Temel;
“-Fadime’yi deniz kenarına gitmeye dahi ikna edemiyorum…”

İtirafım var

(...isim: yasin tunçer ...şehir: yozgat ...yaş: yirmi yedi)
Evimizin bahçesinde mangal yakalım dedik. Mangalımızı, ayranımızı, salatamızı hazırladık. Evin karşısındaki parkta turistleri gören babam, “Sıcaktan bunalmışlardır, ayran ikram edin” dedi...
Annem ayranı tepsiye koydu, “Siz İngilizce’den anlıyorsunuz” diyerek beni de yanına aldı...
Yanlarına gittik ayranı gösterdi turiste, “Söyle oğlum İngilizcesini”...
Toparlamak zor olunca döndüm turistlere;
“-Çalkama içen mi çalkama?...”
(Ayranın Yozgatlıcası)
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)

Nostalji...

Danışmanlarından biri Başbakan Davutoğlu’nun odasına tedirgin bir şekilde girmiş...
“Efendim” demiş;
“-Size bir kötü bir de iyi haberim var... Birincisi araştırma sonuçları kötü. Kılıçdaroğlu 10 yıl daha CHP’nin başında...”
“Anladım” demiş Ahmet Davutoğlu;
“-Peki kötü haber ne?...”