Ayaküstü...

(...Varlar/Yoklar)

X Çirkin kadın yoktur, güzel görünmesini bilmeyen kadın vardır...
...
X Kötü çocuk yoktur, kötü terbiye edilmiş çocuk vardır... 
...
X Lezzetsiz yemek yoktur, doymuş mide vardır...
...
X Şefkatsiz insan yoktur, annesiz insan vardır... 
...
X Ulaşılmayacak şey yoktur, az hayal kuran insan vardır...
...
X Soğuk ve küçük yuva yoktur, mutsuz ve sevgisiz yuva vardır... 
...
X Başarısız insan yoktur, pes eden insan vardır...
...
X İmkânsız kavuşma yoktur, beklemeyi bilmeyen vardır... 
...
X Monoton insan yoktur, büyüyen insan vardır...
...
X Çok ihtiyaç yoktur, az istek vardır... 
...
X Fakirlik yoktur, doyumsuzluk vardır...
...
X Suda boğulmak yoktur, yanlış gemide olmak vardır... 

Öğrendim ki; “-Az konuşanlar, çok etki bırakıyorlar...”

gündemin kırıntıları

-Bugünün teknolojik imkânları ile mahkemelerde hâlen mübaşirlere gerek var mı?..
...
-Kulübün vergi borçları silinince adamlar da yıllardır üyelik aidatı vermeyenleri silmişler. 
Sil gülüm, sileyim gülüm. Şaşılacak ne var.
...
-Çanakkale. İstiklal Harbi’ne yamanamayacak kadar büyüksün.
(...Mustafa Koç/Okur-Yazar)

Ana Kumanda

(...SHOW TV – Magazin)
MUHABİR: Hobileriniz var mı efendim?..
AJDA PEKKAN: Bir kerecik balık tuttum sadece...
MUHABİR: Neden bıraktınız?...
AJDA PEKKAN: Baktım ‘cik’ledi, attım... Dayanamıyorum çünkü...

İtirafım var

(...isim: bahattin ...şehir: istanbul ...yaş: belli değil)
İnter’in maçını seyrederken babam içeri girdi ve tam o sırada gol oldu...
Babam: Kim attı oğlum?..
Ben: İnternet attı baba...
Sanırım bu sanal gidişata dur demeliyim artık...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)

KRAMPON

TFF, UEFA ve CAS’dan beklediğini bulamayan Trabzonspor, Karaambar Kamyoncular Derneğine başvurmaya hazırlanıyor.
...
LİGİN ertelenmesiyle haftayı kayıpsız kapatan Fenerbahçe ve Galatasaray’da yüzler gülüyor…
...
ÇARŞI Grubu’ndan kampanya: Sevgili Cimbom, mesajınızı aldık, biz de birlik ve beraberlik için Dursun Özbek’in Başkanlığını destekliyoruz...”

İlk buluşmada biter!

-Gergin olduğun anlaşılırsa biter...
...
-Çok yüksekten atarsan biter...
...
-Çok alçak gönüllüysen biter...
...
-Konuşurken gözlerini kaçırırsan biter...
...
-Gözlerini ayırmadan bakarsan da biter...
...
-Gereksiz centilmenlik yaparsan biter...
...
-Tabii görüneyim diye kaba olursan biter...
...
-Telefona, ya da sağa-sola bakarsan biter...
...
-“Komik erkek”i, “Sulu erkek” anlarsa biter...
...
-Sessizlikte konular iyi seçilmezse biter...
...
-Çok konuşursan biter, az konuşursan biter...

Pis yazar!

-Hayatın neresi güzelse orası bana hiç denk gelmedi...
...
-Şimdi fark ettim, yatağım giderek içinden çıkılmaz bir hâl alıyor...
...
-Meteoroloji’den beklenen açıklama: ‘Siz sanki çok şeysiniz’...
...
-Hayat beni olduğumdan daha pişman gösteriyor...
...
-Bugün de herkesi hunharca eleştirdim ve kendimde yine gram kusur bulamadım...
...
-Şu an iyi bir şeyler olabilir aslında müsaitim...
...
-Bir ara Sebastian diye twit atan tayfa vardı ne oldu onlara tedavi mi oldular?...
...
-Giderek sevmediğim insanlara benziyorum...
...
-Bir şeyleri zamana bırakmak için yeterli zamanım yok...
...
-Dokuz gibi günaydın yazayım da uyumadığım anlaşılmasın...
...
-Ocağımıza ateşler saldığından beri doğalgaz faturası düşük geliyor, thanks...
...
-Kaybetmekten korktuğum herkesi kaybettim...
...
-2017 biraz soğuk geçiyor… Ama girince alışıyorsun...

Bizim pano

Müzmin bekâr arkadaşımız Talip, geçen hafta arkadaşının Fatih’teki nikâhına gitti...
Fakat belediyedeki nikâh salonuna yaklaştığında dehşete kapıldı...
Cadde üstünde, caminin önünde, kalabalık lüks araçlar, askerler, polisler, ağlayanlar, ortalık kan gölü ve yerde yatan bir ceset...
Hemen gazeteye telefon açıp, muhabir istedi...
Ve telefonu kapattığında haberin bilgilerini toplamaya başladı;
-Gençlere ölen kim?... Ünlü biri mi?...
“-Ne ölmesi abi?... Dizi çekimi var...”

Temel bir gün...

Temel’e Karadeniz fıkralarından gına gelmiş, dalga geçilmesine bir dur demek için Kürt Dursun’u bulmuş ve demiş ki:
“-Ula Dursun git şu çölün ortasına bir köprü yap da, biraz da senle dalga geçsinler”... 
Dursun da tamam demiş, Sahra’nın ortasına köprü yapmış...
Tüm dünya gündemine oturmuş, Temel de mutlu bir şekilde:
“Tamam Dursun, tüm dünya köprüye gülüyor, artık yıkabilirsin...”
Dursun “Yıkamam Temel” demiş;
“-Köprü üzerinden Karadenizliler oltalarını çöle atmış, balık avlamaya çalışıyor...”

Keşke!

“Çağımızda her şey zıddına gebe görünüyor...
İnsan emeğini azaltarak meyve verir hâle getirmek gibi...
Şahane güçleri olan makinelerin fazla mesaisini, açlıktan ölerek izliyoruz...
Yeni türeyen servet kaynaklar, tuhaf bir sihirbaz tılsımıyla yokluk kaynaklarına dönüşüyor...
Sanatın zaferleri, karaktersizlik tarafından satın alınmış sanki...
Sanki insanlar, insanoğlunun doğaya hâkim olduğu hızda, başka insanlara ya da kendi rezaletine köle oluyor...”
    (...B. D. Palmer)