ÖĞRENDİM Kİ;

A -
A +
“-Hizmetin lezzeti; sıkıntının bolluğuyla artıyormuş…”
 
 
Krampon...
 
KİŞİSEL verilerimizi çalıp, kişisel verilerimizi koruyacaklarını mesajla teyit eden kurumlar, bir ilke daha imza attı…
 
∆∆∆
 
AHMET Ağaoğlu ”Kim şampiyon olur" sorusuna "Bana ne" cevabı vererek tarihe ‘En gerçekçi Trabzon Başkanı’ olarak geçti...
 
∆∆∆
 
DEVLET İstatistik Kurumu açıkladı: “Bugünlerde Türk futboluna dair tek pozitif şey Cengiz Ünder…”
 
 
 
Bizim pano
 
Murat maç yazısı yazdırırken yabancı futbolcunun ismini kodluyor;
“-M diyorum M… Kahramanmaraş’ın M’si…”
 
∆∆∆
 
Mehmet Abi fırsatçılığı özetliyor;
"-Eee boşuna dememişler, bal tutan parmağını emer..."
 
∆∆∆
 
Serdar, Trakya konulu sohbetin ortasında;
"-Trakya nerenin ilçesiydi yaa..."
 
 
 
 
Ana Kumanda
 
(…A SPOR / 90’a)
 
HINCAL ULUÇ: Gençlerbirliği teknik direktörünün kıyafeti, o takımı temsil edecek düzeyde olmalı.
GÜVEN TANER: Niye kıyafetle yargılıyorsun ki?..
HINCAL ULUÇ: Ümit Özat'ın sırtına ver pazar küfesini, kimse yadırgamaz. Gitsin Yenişehir pazarına, biri çağırır.”
 
∆∆∆
 
(…BEYAZ TV / Beyaz Spor)
 
ERTEM ŞENER: Barselona sürprizini konuşalım biraz da…
AHMET ÇAKAR: Aaa Barcelona elendi... Vay eşekler vay!..
 
 
 
Temel'in yeri...
 
Bir şekilde ıssız bir adaya düşmüş olan Temel’in karşısına meşhur cin çıkmış...
Günlerdir çaya hasret kalan Temel’e 3 isteğini sormuş...
Temel;
“-Şu denizin hepsi çay olsun...”
İkinci hakkında adacıkların yemek olmasını istemiş...
Üçüncü ve son istek için Temel sıkıntılı bir hâlde oradan oraya dolanıp düşünüyormuş...
Uzun bir süre geçince “Eee, hadi son isteğini de söyle” demiş cin...
Temel yüzünü buruşturup sıkıntılı bir hâlde, “Ne olur, ne olmaz” demiş;
“-Sen gitmeden bir demlik daha bırak da öyle git...”
 
 
 
 
Sevgi...
 
“-Sevdiğimiz insanlar, her zaman açıkça seçemesek de peşinde koştuğumuz bir hayali özlerinde barındırırlar…
Sevdiğimiz zaman aşk o kadar büyüktür ki; bir bütün olarak içimize sığmaz; sevdiğimiz insana doğru yayılır. 
Onda kendisini durduran, başlangıç noktasına geri dönmeye zorlayan bir yüzey bulur…
İşte karşımızdakinin hisleri dediğimiz şey, kendi sevgimizin çarpıp geri dönüşüdür…
Bizi gidişten daha fazla etkilemesinin, büyülemesinin sebebiyse kendimizden çıktığını fark etmeyişimizdir...
 
(…Marcel Proust)
 
 
 
 
itirafım var...
 
(...isim: kübra ...şehir: istanbul ...yaş: yirmi altı)
 
Geçenlerde bir gün sevgili ablamla evlilikten bahsederken, konu evlenmeden önce alınması gereken sağlık raporuna kadar geldi... "Düşünsene; bir de o kadar uğraş, 'Evlenemez' raporu çıksın" falan derken ablam beni şaşırtan o cümleyi kurdu:
"-O günü hatırlıyorum, seni veterinerin önünde beklemiştim..."
Zannedersem "Verem Savaş Dispanseri" diyecekti...
İnsan olmanın gururuyla şöyle bir toparlandım...
 
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim…)
 
 
 
 
 
Evliliğe götüren kadın cümleleri;
 
> Annem seninle tanışmak istiyor... Ne var canım; gelip bir merhaba desen...
...
> Dev ekran bir televizyonumuz olsun, siyah beyaz filmler seyredelim...
> Babam yumuşaktır ama abimdeki sinir kimsede yok...
> Bizim apartmanda bir doktor var... Bekâr o da...
...
> Hayatım evlenmekten korkacak bir şey yok, kimler evlenmiyor ki...
...
> İlişkimizde eksik bir şeyler var... Yani adını koyalım artık istiyorum...
...
> Senin soyadın benim ismime ne kadar çok uyuyor fark ettin mi?..
 
 
 
 
Yıldız Abla Günlüğü
 
-Sevgi anlaşmak değildir ama nedensiz de sevmeyin, üzülürsünüz.
 
-Yaz kızım; Gereğinden fazla düşünüldü ve değmeyeceğine karar verildi…
 
-Madem olacağı yoktu niye olur gibi oldu.
 
-Herkes karanlığın altındaydı. Ama tadını bir tek ben alıyordum.
 
-Kendimi bildim bileli açım, üşeniyorum, şarjım yok ve uyumak istiyorum…
 
-Kurulu bir düzensizliğim var.
 
 
 
 
Ayaküstü...
 
Dikkatinizi çekti mi?
İdeolojik olarak birbirine yakın ve aynı kesime hitap eden partilerde önce küçük büyükle birleşiyor. Bu birleşme küçük partinin büyük partiye katılması ile gerçekleşiyor.
Böylece ilk etapta küçük partinin büyük partiye rakip olmasının önüne geçiliyor.
Sonra küçük partiden gelenlerin bazı önde gidenlerine (önemli) görevler veriliyor. 
Bir müddet sonra küçük partiden gelip de sesi biraz fazla çıkanın, öne çıkanın önce sesi kesiliyor. Sonra görevden alınıyor. 
Aşağıdakileri zaten adam yerine koyan yok.
Ve...
Yutma işlemi tamamlanıyor.
 
(...Mustafa Koç / Okur – Yazar)
 
 
 
 
Ters açı...
 
ÖĞRENDİM Kİ;
 
“-Dikkat!..”
(…Hakkı Ergin’den)
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.