Krampon...

A -
A +

LIONEL Messi: “Dünya Kupası’nda kötü oynuyorum, çünkü ben bir uzaylıyım…”
∆∆∆
SÜLEYMAN Seba Sezonu’nda Beşiktaş’ın 3. olması, İlhan Cavcav Sezonu’nda Gençlerbirliği’nin küme düşmesi üzerine, Lefter Küçükandonyadis Sezonu öncesi Fenerbahçe’yi gerginlik sardı…
∆∆∆
ARKA arkaya yenilgiler alan Dursun Özbek; UEFA’nın para cezasını hapis cezasına çevirmesi üzerine cezaevinde yatacak...

TERS AÇI

Krampon...

"-İşine gelirse!.." (...Hakkı Ergin'den)

Bizim pano

SERDAR: Düğün ne zaman?..
AHMET: Yakında abi, nişan yaptık işte...
SERDAR: Abin evlenmedi daha değil mi?..
AHMET: Yok abi evlenmedi...
SERDAR: Abin senden büyük müydü?..

Ana Kumanda

(...BEYAZ TV / Beyaz Futbol)
GÖKMEN ÖZDENAK: Ronaldo yine gösterdi kendini…
ERTEM ŞENER: Çok boş bıraktılar Ronaldo’yu…
AHMET ÇAKAR: Bence de rahat bıraktılar. Fransız Konsolosluğundan Vakko’nun önüne kadar bu kadar rahat gidemez adam...
∆∆∆
SİNAN ENGİN: Sen hiç televizyon izlemiyor musun ya?..
AHMET ÇAKAR: Yok izlemem ben...
SİNAN ENGİN: İşte hiç sosyal değilsin sen...
AHMET ÇAKAR: Yok sosyal olduğum için televizyon izlemiyorum... 

Sanat!

“-Beni şaşırtan, toplumumuzda sanatın bireylere ya da hayata değil de yalnızca nesnelere ilişkin bir şey durumuna gelmesi...
Sanatın yalnızca sanatçı denilen uzmanlar tarafından gerçekleştirilen bir uzmanlık dalına dönüşmesi...
Neden her kişi kendi hayatını bir sanat yapıtına dönüştürmesin?..
Neden şu ev, ya da lamba bir sanat yapıtı olsun da benim hayatım olmasın?..”
(…Michel Foucault)

Temel'in yeri...

Temel’le Dursun bir nakliye firmasında çalışıyorlarmış...
İkisinin de ağzı biraz bozukmuş...
Çalışırken küfür edip duruyorlarmış birbirlerine...
Patron bir gün bunlara çok sinirlenmiş:
“-Bundan sonra küfredeni işten atacağım... Bundan sonra biriniz diğerine çok kızarsa tek diyeceğiniz şey ‘sen haksızsın’ olacak; küfretmek yok...”
Ertesi gün Temel’le Dursun yine işbaşında çalışıyorlarmış...
Dursun ürünleri kamyondan Temel’e veriyor o da götürüyormuş...
Sonra bir anda Dursun elindeki şeyi düşürüvermiş...
O da Temel’in kafasına gelmiş…
Temel yukarı bir bakmış, iç geçirmiş:
“-Dursuuun... Sen haksızsın... Anan haksız... Baban haksız... Eben haksız...”

Öğrendim ki;

“-Kalabalık arttıkça, yalnızlık çoğalıyor...”

İtirafım var...

(…isim: hasan memiş …şehir: Balıkesir …yaş: otuz altı)
Geçen sene Balıkesir’den bayram ziyareti sebebi ile İstanbul’a geliyorum.
Yoldayken annemler aradı neredesin diye..
Ben de “Şahin’e vurdum” dedim.
Evde herkes bir panik “Sende bir şey var mı, arabada bir şey var mı” derken olayı anlatana kadar akla karayı seçtim.
Yolda hayvan leşine gelen şahin yerden kalkarken ona vurmuştum.
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim…)

Nostalji...

Muharrem Bey, aday olmadan önce defalarca hocayı makamına çağırmış, ama hoca davete icabet etmemiş…
Aday olunca hoca davetlerde yer almaya başlamış… Tabii Muharrem Bey durur mu, lafını sokmuş;
“-Hoca hoca; daha önce defalarca çağırdım hiç gelmedin, şimdi yanımdan ayrılmıyorsun?..
Hoca cevabı yapıştırmış;
“-Aday olmadan önce ben de seni günde 5 defa çağırıyordum gelmiyordun… Şimdi maşallah ön saflardan ayrılmıyorsun!..”

Yıldız Abla Günlüğü

-Dünyanın tüm yolları uç uca birleşse bile, artık senin ve benim aramdaki mesafe kadar etmeyecek…
-Yoruldum dağılan hayallerimi toplamaktan…
-Bayılıyorsunuz giremediğiniz suları bulandırmaya.
-Ben sana baksam bile bu saatten sonra hayal kırıklığıyla bakarım artık…
-Bana, senin beni sevebilme ihtimalinden gına geldi…
-Benim dünyam, sen yanımdayken bir başka güzel dönüyor…
-Kalbini temiz tut ki! Kalbi temiz olanı hak edebilesin.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.