"Herkes yaptığını bulur"

A -
A +

İnsan, başıboş olarak yaratılmamıştır. Her yaptığının hesabını verecektir. Bunun için yapılan her işi, her davranışı iyi hesap etmek ve ona göre yapmak gerekir. Kişi, ana-babasına nasıl muamele ederse, çocukları da ona öyle muamele ederler. "Eden bulur" "Ne ekersen onu biçersin" gibi güzel atasözlerimiz vardır. Birisi bir yerde babasını dövüyormuş. Etraftan yetişenler; -Bu ne hâl, utanmıyor musun, insan hiç babasını döver mi, diye oğluna bağırmışlar ve babayı oğlunun elinden kurtarmak istemişler. Fakat dövülen şahıs, onlara dönüp o perişân hâliyle demiş ki: -Bırakın! Ben de burada babamı döverdim. Şimdi de aynı yerde evlâdım beni dövüyor. Onun suçu yok. Ben kendi yaptığımın cezâsını çekiyorum. "Kimsenin yaptığı yanına kâr kalmaz", "Rüzgâr eken fırtına biçer", "Zulüm payidar olmaz" gibi yapılan iyiliklerin, kötülüklerin dünyada veya âhirette mutlaka bir karşılığının olacağını bildiren birçok atasözlerimiz vardır. Bunları unutmamak gerekir. İyilik eden iyilik, kötülük eden de kötülük bulur. İyilik edene, mâl ile, hizmet ile karşılığı yapılır. Bunu yapamayan, teşekkür ve duâ eder. Yapılan iyiliklere, karşılık yapmayanın başına kakılır, kötülenir, incitilir. Çünkü, iyiliğe karşı iyilik yapmak, insanlık vazîfesidir. Errahman sûresinin 60. âyet-i kerimesinde meâlen; (İyiliğin karşılığı, ancak iyilik olur) buyuruldu. HARDAL DÂNESİ KADAR DA OLSA... Enbiyâ sûresinin 47. âyet-i kerîmesinde meâlen buyuruldu ki: (Kıyâmet günü adâlet ölçüsünü ortaya koyarız. Kimseye bir zulüm yapılmaz. Hardal dânesi kadar iyilik eden karşılığına kavuşur.) Zilzâl suresinin 7. âyet-i kerîmesinde de meâlen; (Zerre miktarı iyilik yapan onun karşılığını bulur) buyurulmaktadır. Şeyh Rükneddîn hazretleri, talebelerinden birine yazdığı mektubunda şöyle buyurur: "Bir gün Emîr-ül-Müminîn hazret-i Ali; -Ben hiç kimseye aslâ iyilik ve kötülük etmedim buyurdu. Oradakiler bu söze hayret ettiler ve; -Ey Emîr-ül-müminîn, belki sizden hiç kimseye karşı bir kötülük meydana gelmiş değildir ama iyilik için ne buyurursunuz? dediklerinde; -Allahü teâlâ, Câsiye sûresi 15. âyetinde meâlen; (Sâlih, iyi amel eden kendine, kötülük eden de kendine etmiş olur) buyurdu. O hâlde benden meydana gelen her iyilik ve kötülük, aslında benim içindir ve banadır, başkasına değil cevabını verir." Lokman Hakîm hazretleri oğluna hitaben buyurdu ki: "Ey oğlum! Merhamet eden merhamet bulur. Sükût eden selâmete erer, hayır söyleyen kâr eder, kötü konuşan günahkâr olur, diline hâkim olmayan pişmân olur." Abdülehad Serhendî hazretleri, nasîhat isteyen talebesine hitâben: "Allahü teâlâ hâzır ve nâzırdır. Her işini görmekte, her yaptığını bilmektedir. O hâlde bilerek, anlayarak söyle. Bilerek anlayarak dinle. Bilerek anlayarak iş yap. Bilerek dur, bilerek yürü. Kısaca bugün öyle ol ki, yarın mahcûb olmayasın. Birkaç gece rahatsız ol da, sonsuz râhata kavuş" buyurmuştur. Muhammed Murad Efendi buyurdu ki: "Kişi, kendine her ne muamele yapılırsa, başkasına da o muameleyi yapmalıdır. Bu nasihati kabul eden kimse, dünya ve ahirette selamet bulur." "KÖTÜLÜK EDENİ AFFET!.." Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kimsedir. Herkes yanındakinden verir ve kendi sermayesini kullanır. Peygamber efendimiz; (Müslüman elinden ve dilinden emin olunan kimsedir) ve; (İyilik edene iyilik et, kötülük edeni affet) buyurmuştur. Bir fincan kahvenin dahi kırk yıl hatırı vardır. Bu sebeple bir iyilik yapanı, ölünceye kadar unutmamalıdır. İyilik edene teşekkür etmeyen kimse, Allahü teâlâya şükretmiş olmaz ve bu kimseden Allahü teâlâ râzı olmaz. Çünkü o iyiliği o kimseye yaptıran Allahü teâlâdır. Netice olarak atalarımız, "Çalma elin kapısını, çalarlar kapını" demişlerdir. "Eden bulur" sözü de bu mânâyı işâret eder. Büyüklüğün şanı, sana yapana aynısını yapmak olmayıp, onu affetmektir. Geçmişteki olaylardan ibret almaktır. Zaten Kur'ân-ı kerimde mealen; (Herkes yaptığını bulur) buyurulmaktadır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.