"İstiğfâr okuyunuz, imdâdınıza yetişirim"

A -
A +

Tövbe; harâm, günah işledikten sonra, pişmân olup, Allahü teâlâdan korkmak, bir dahâ yapmamaya azmetmek, karar vermek demektir. Günâhın dünyâdaki zararından korkarak pişmân olmak, tövbe olmaz. Nûr sûresinin 31. âyetinde meâlen; (Ey mü'minler! Allaha tövbe ediniz!) buyuruldu. Günâhtan sonra hemen tövbe etmek farzdır. Tövbeyi geciktirmek de, büyük günâhtır. Bunun için de, ayrıca tövbe etmek lâzımdır. Farzı yapmamanın günâhı, ancak kazâ etmekle affolur. Bekara sûresinin 222. âyetinde meâlen; (Allahü teâlâ, tövbe edenleri sever) buyuruldu. Günâh işleyince, hemen kalb ile tövbe ve dil ile de istiğfâr etmelidir. Gizli yapılan günâhın tövbesi gizli, açıkça işlenen günâhın tövbesi de açıkça olmalı ve tövbeyi geciktirmemelidir. Bir kimse, bir günâh işlediği zaman, bu günâhı melekler hemen yazmaz, bir müddet beklerler. Bu zamân içinde tövbe edilirse, hiç yazılmaz, tövbe edilmezse, bir günâh yazılır. Tövbeyi geciktirmek de, büyük günâhtır. Bir kimsenin; hayatta kaldığı sürece yani ölünceye kadar, şartlarına uyarak yaptığı tövbe, hep kabûl olur. Hadîs-i şerîfte; (Tövbe eden günâh işlememiş gibi olur) buyuruldu. TÖVBE ETMEK FARZDIR... İşlenen günâhlara tövbe etmek, herkese farz-ı ayındır ve hiç kimse tövbeden kurtulamaz. Peygamberlerin hepsi de tövbe ederdi. Peygamber efendimiz bile; (Kalbimde envâr-ı ilâhiyyenin, ilâhi nûrların gelmesine engel olan perde hâsıl oluyor. Bunun için her gün, yetmiş kerre istiğfâr ediyorum) buyurmuştur. İşlenen günâhta, kul hakkı yoksa, böyle günâhlar için tövbe etmek; pişmân olmakla, istiğfâr okumakla, Allahü teâlâdan utanıp, sıkılıp, Ondan af dilemekle olur. Eğer yapılması emredilen farzlardan birisi yapılmamış ise, bunun günâhının affı için, tövbe etmekle birlikte, o farzı da yapmak, kazâ etmek lâzımdır. İşlenen günâha pişman olmadan yapılan tövbe kabul olmaz. Zira hadis-i şerifte; (Günâhına pişmân olmayıp, dili ile istiğfâr eden, günâhında devâm edicidir. Rabbi ile alay etmektedir) buyuruldu. İşlenen günâhta kul hakkı da varsa, buna tövbe için, kul hakkını hemen ödemek, onunla helâllaşmak, ona iyilik ve duâ etmek de lâzımdır. Hak sâhibi ölmüş ise, ona duâ, istiğfâr edip çocuklarına, vârislerine verip ödemeli, bunlara iyilik yapmalıdır. Çocukları, vârisleri bilinmiyorsa, mal ve parayı fakirlere sadaka verip, sevâbını hak sâhibine niyyet etmelidir. Resûlullah efendimiz buyurdu ki: (Günâh işleyen biri, pişmân olur, abdest alıp namâz kılar ve günâhı için istiğfâr ederse, Allahü teâlâ, o günâhı elbette affeder. Çünkü Allahü teâlâ, Nisâ sûresinin 109. âyetinde; biri günâh işler veyâ kendine zulmeder, sonra pişmân olup, Allahü teâlâya istiğfâr ederse, Allahü teâlâyı çok merhametli ve af ve mağfiret edici bulur, buyurmaktadır.) İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki: "Tövbeden, Allahü teâlâya boyun bükmekten söyleşmemiz, verâ ve takvâdan konuşmamız hoş olur. Nûr sûresi, 31. âyet-i kerîmesinde meâlen; (Ey mü'minler! Hepiniz, Allahü teâlâya tövbe ediniz! Tövbe etmekle kurtulabilirsiniz) buyurulmuştur." Lokman hakîm hazretleri oğluna nasîhat ederek; "Oğlum, tövbeyi yarına bırakma! Çünkü ölüm, ânsızın gelip yakalar" buyurmuştur. İmâm-ı Mücâhid hazretleri de; "Her sabâh ve akşam tövbe etmeyen kimse, kendine zulmeder" buyurmaktadır. MURADA KAVUŞMAK İÇİN... Fevâid-i Osmâniyye kitâbında buyuruluyor ki: "Şifâ için, tövbe ediniz ve istiğfârı çok okuyunuz. Yanî, Estağfirullâhel'azîm ve etûbü ileyh deyiniz! Bütün dertlere, sıkıntılara karşı faydalıdır. İstiğfâr, insanı her murâda, âfiyete kavuşturur." Netice olarak istiğfâr etmek; "estağfirullah" veyâ "estağfirullah min külli mâ kerihallah" demektir. Her günâhın affı için, kalb ile tövbe etmek, dil ile istiğfâr okumak ve beden ile kazâ etmek lâzımdır. Yüz kerre tesbîh etmek yani "Sübhânallah-il-azîm ve bi-hamdihi" demek, sadaka vermek ve bir gün oruç tutmak, çok iyi olur. Hûd sûresinin 52. âyet-i kerîmesinde meâlen buyurulduğu gibi: (İstiğfâr okuyunuz! İmdâdınıza yetişirim.)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.