Dinin temeli, öğrenmek ve öğretmektir

A -
A +

Allahü teâlâ insanı, maksatsız, gayesiz olarak değil, belli bir gaye, maksat için yaratmıştır. İnsanın yaratılış gayesi, şu üç beş günlük dünya hayatı için değildir. Zira Zâriyât sûresinin 56. âyet-i kerimesinde meâlen; (İnsanları ve Cinnîleri ancak, beni bilip itâat, ibâdet etmeleri için yarattım) buyurulmaktadır. İbâdet; Rabbimizi tanımak, Onun büyüklüğünü anlamak, içimizde çok kötü bir nefsimizin olduğunun farkına varmaktır. İnsanın kendini tanıması, ne kadar artarsa, Allahü teâlânın büyüklüğünü o nisbette anlamış olur. İnsan kendini beğenirse, İslâmiyyeti ve Müslümanları beğenmez, sonunda şirke kadar gidebilir. Allahü teâlânın rızâsına, sevgisine kavuşmak, sevâp kazanmak niyyeti ile farzları, sünnetleri yapmaya, harâmlardan, mekrûhlardan kaçınmaya, yani İslâmiyyetin hükümlerini yerine getirmeye İbâdet etmek denir. Niyyetsiz, ibâdet olamaz. Resûlullah efendimize tâbi olmak için, önce îmân etmek, sonra İslâmiyyetin hükümlerini öğrenmek ve yapmak lâzımdır. İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki: "İnsânın yaratılması, ibâdet yapmak içindir. İbâdet yapmak da, yakin yani hakiki îmâna kavuşmak içindir. İbâdet yapmadan önceki îmân, sanki îmânın sûretidir. İbâdet yapınca, îmânın hakîkati hâsıl olur." BEDEN VE KALB BİLGİLERİ İbâdet, Resûlullah efendimizin sünnetine, yoluna tâbi olmak demektir. Bu yola İslâmiyyet denir. İslâmiyyete tâbi olmak için, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri gibi îmân etmek, Allahü teâlânın emirlerini yapmak ve harâmlardan, bid'atlerden sakınmak lâzımdır. Resûlullah efendimizden gelen din bilgileri, beden ve kalb bilgileri olarak iki kısımdır. Peygamber efendimizin, beden bilgilerini yani kalb ile inanılması, yapılması ve beden ile yapılması, sakınılması lâzım olan îmân, ibâdet bilgilerinin hepsini Eshâbının hepsine teblîğ etmek, öğretmek vazîfesi idi. Bunları bizzât ve vâsıtasız olarak bildirdi, açıkladı ve nasıl yapılacaklarını da gösterdi. Beden bilgileri, Edille-i şer'iyye denilen dört kaynaktan öğrenilmiş, fıkıh kitâpları vâsıtası ile bizlere kadar gelmiştir. Resûlullah efendimize uymak istiyenlerin, ehl-i sünnet âlimlerinin ve onların hazırladığı fıkıh kitâplarında bildirdikleri gibi ibâdet etmeleri lâzımdır. Peygamber efendimize uyabilmek, bildirilen emir ve yasakları yerine getirebilmek için de, bunları öğrenmek lâzımdır. Îmân bilgilerini, farzları ve harâmları öğrenmek, bilmek, kadın, erkek her Müslümana farzdır. Hadîs-i şerîfte; (Bir sâat ilim öğrenmek veyâ öğretmek, sabâha kadar ibâdet etmekten dahâ sevaptır) buyuruldu. Müslümanın, ehl-i sünnet âlimlerinin kitâplarını okuyarak kendisine lâzım olan ilmihâl bilgilerini öğrenmesi lâzımdır. Zira "Câhil sofu, şeytânın maskarası olur" ve "Rütbetül-ilmi a'ler rüteb" yani rütbelerin en üstünü, ilim rütbesidir buyurulmuştur. Dîn-i İslâmın temeli, îmânı, farzları, harâmları öğrenmek ve öğretmektir. Allahü teâlâ, Peygamberleri bunun için göndermiştir. Gençlere bunlar öğretilmediği zamân, İslâmiyyet yıkılır, yok olur. Allahü teâlâ, Müslümânlara Emr-i ma'rûf yapmayı yani emirlerini bildirmeyi, öğretmeyi ve Nehy-i anil münkeri yani yasak ettiği harâmları bildirmeyi ve yapılmasına râzı olmamayı emrediyor. Peygamber efendimiz; (Birbirinize Müslümânlığı öğretiniz. Emr-i ma'rûfu bırakır iseniz, Allahü teâlâ, en kötünüzü başınıza musallat eder ve duâlarınızı kabûl etmez) buyurmuştur. HER ŞEYİN HİKMETİ VARDIR Netice olarak bu dinin temeli, öğrenmek ve öğretmektir. Allahü teâlâ hiçbir şeyi gayesiz ve hikmetsiz yaratmamıştır. Her şeyin bir hikmeti, gayesi vardır. İnsanın bile yaşarken bir gayesi, maksadı vardır. Rabbimizin her yarattığında da, bir hikmet vardır. Dînimizi öğrenmek ve öğretmek herkese farzdır. Bizden evvelkiler bize öğretmek için uğraşmasalardı, o gayreti göstermeselerdi, bugün biz Müslüman olamazdık. Biz de, bizden sonrakilere temiz bir şekilde bu dini ulaştırmalıyız. Müslüman olarak üzerimizdeki emânet, çok büyüktür.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.