PKK HDP’nin, HDP sizin neyiniz oluyor?

A -
A +

HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in 2017 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Adıyaman kırsalında düzenlediği bir operasyonda öldürülen PKK’lı terörist Volkan Bora ile samimi resimleri ortaya çıktı.

Resimlerden anlaşıldığı üzere, vekil Semra Güzel’in sadece bir teröristle resim vermekle kalmayıp aynı zamanda terör kamplarında zaman geçirdiği anlaşılıyor. Daha ilerisi var mı yok mu onu devletin ilgili birimlerinin çalışmaları ortaya koyacaktır.

Şimdi bazıları ortaya çıkacak;

“Ne var bunda? Seçilmiş gelmiş”

“Altı milyon oy alan bir partinin milletvekili.”

“HDP yasal bir parti. Meclis’te grubu var...” diyecek.

Ne her gün ortaya çıkan rezillikleri ne de Anayasa Mahkemesi’nde açılan kapatma davasını görecek.

HDP’ye hep yol açacak. Tek taraflı bakacak. Doğrudan destekleyemediği için “demokrasi pıtırcığı” rolüne bürünerek hareket edecek.

Bugüne kadar olduğu gibi HDP’nin PKK terör örgütüyle ilişkisini görmek istemeyecek. HDP bile terörle var olan organik bağını inkâr etmezken, ona methiyeler düzerken, mensupları terörist cenazelerine katılırken, teröristleri ve terörü överken, onların vesayetinde siyaset yaparken “demokrasi pıtırcıkları” ve “seçim tüccarları”, HDP’yi pamuklara sarmaya devam edecekler.

Söz konusu kesimin HDP kadar bile cesareti yok. Hiç olmazsa HDP açıktan nasıl bir yapı olduğunu, kimlere hizmet ettiğini, kimin vesayetinde var olduğunu, gelecekte neler yapacaklarını, amacının ne olduğunu, nasıl bir Türkiye düşündüklerini, terör örgütü ve bileşenleriyle yurt içi ve dışında nasıl bir ilişki ağına sahip olduklarını açıktan söylüyor, belli ediyor, anlatıyor.

Gelgelelim, onlarla kahvaltı yapmak isteyenler, “ortaklık” yapmak için can atanlar, HDP ve PKK olmazsa ekmek kapıları kapanacak “aydınımsılar”, HDP’nin terör örgütü ve bileşenleriyle ilişkisini görmemek için dokuz takla atıyorlar, bin dereden su getiriyorlar.

HDP ve PKK mevzu bahis olduğunda “Ben/Biz terörün her türlüsüne karşıyım/karşıyız. Allah terörün belasını versin” gibi beylik cümleleri kurarak ortamın yatışması ve konunun üstünün örtülmesini bekliyorlar.

“Tam ortamı hazırlamıştık. Tabanları yavaş yavaş birbirlerine yakınlaştırmaya, “Demokrasi İttifakı” adı altında HDP ve bileşenlerini İttifak içine yedirmeye başlamıştık ki yine HDP gözümüze bir şeyleri soktu” modundalar.

Zaten bunlar için terör örgütünün saldırıları sonucu şehit haberleri geldiğinde faili belli olmayan açıklamalar yapmak rutin hâle geldi.

Ağızlarını açıp HDP’yi rahatsız edecek, onu ve bileşenlerini üzecek iki çift söz söyleyemez hâle geldiler. Kör oldular. Sağır oldular. Dilsiz oldular.

Biraz üzerlerine gidildiğinde hemen seslerini yükselterek kimi geçmiş müktesebatından, eskiden bulunduğu teşkilat ve partiden, geçmişte yaptığı görevlerden bahsederken kimi Türkiye’nin ilk ve kurucu partisinden geldiğinden bahsetmeye başlıyor. Çıktığı televizyon yayınlarında veya yaptıkları açıklama sırasında hemen yanlarına bir Atatürk resmi alarak subliminal mesaj vermeye başlıyorlar.

Saatlerce konuşsalar da yıllardır yaşadığımız terör konusunda beylik lafların ötesine geçen açıklamaları olmuyor.

Terör yokmuş, ciddi bir sorun değilmiş, maliyet ödemiyormuşuz gibi davranmaya devam ediyorlar.

“Pamuklara sarmaladıkları” HDP ve bileşenleri üzmemek için, HDP’ye açılmış kapatma davasını “siyasi dava”, terörle mücadeleyi ise seçim sürecinin bir parçası olarak görüyorlar.

HDP ve bileşenlerine karşı yürüttükleri “siyasi suskunluk”larıyla terörle mücadeleyi aynı zannediyorlar.

İnsan merak etmiyor değil; tüm rezillikler ortada iken “Selahattin Demirtaş’ın niye içeride olduğunu anlamıyorum. Bir türlü kafam almıyor” diye haftalık açıklama yapanlar, şimdi PKK kontenjanından vekil seçilmiş Semra Güzel ile terörist Volkan Bora’nın resimlerini nasıl açıklayacaklar?

“Ne var bunda? Kır düğününde çekilmiş resimlerdir bunlar” mı diyecekler?

Yoksa için için “ortak”ları gibi “düğün yarım kaldı” diye ağıt mı yakacaklar?

Ne dersiniz?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.