“İslâmiyetin içinde hiçbir zarar yoktur"

A -
A +

Büyük İslâm âlimi Seyyid Abdülhakîm Arvâsî Efendi buyurdu ki: “İslâmiyetin içinde hiçbir zarar yoktur. İslâmiyetin dışında da hiçbir menfaat yoktur ve olamaz.”

Dâru’l-Fünûn Müderrislerinden (eski İstanbul Üniversitesi Profesörlerinden) büyük âlim Seyyid Abdülhakîm Arvâsî Efendi’nin buyurduğu gibi, “İslâmiyetin içinde hiçbir zarar yoktur. İslâmiyetin dışında da hiçbir menfaat yoktur ve olamaz.”
İslâmiyet; insanın hem rûhî, hem de maddî refâhını temin edecek bir ahlâk sistemi getirmiştir. Bu mukaddes dîn, sâdece fert ile Allah arasında râbıta kurmakla kalmayıp, fertlerin birbirlerine, hattâ insanlık câmiasına karşı haklarını ve vazîfelerini de tanzîm eder, hep ileriyi gösterir; ilericiliğin ve dinamizmin mümessilidir.
Bu dîn, bütün insanlığı saâdete kavuşturacak prensipleri ihtivâ eder. Sosyal adâlet esâsları üzerine kurulmuştur. İslâmiyette sınıflaşma yoktur. Müslümân olan herkes aynı haklara, aynı itibâra sahiptir. Adâlet karşısında devlet reîsi ile çoban eşit haklara mâlik olup eşit mesuliyetler taşırlar.
İslâmiyet, bir kişinin veya belli bir cemiyetin değil, bütün insanlığın hür ve medenî bir hayat seviyesine ulaşmasını emretmekte, bunun için de sosyal adâleti esâs tutmaktadır.
İslâm dîni, kendi idâresi altında bulunan insanların, evlâdın, âilenin ve milletlerin haklarını ve idârelerini öğretmekte; dirilere, geçmişlere, geleceklere karşı birtakım hak ve mesuliyetler yüklemektedir. "Seâdet-i dâreyn"i yanî dünyâ ve âhiret saadetini kendinde toplamıştır.
Yine mukaddes İslâm dîni, herkese karşı edepli, saygılı olmayı, ana-babaya, akrabâya, arkadaşlara, muhtaçlara dâimâ müşfik, merhametli, iyilik edici olmayı, hayvanların dahi hakkını gözetmeyi, cömert olmayı, israftan sakınmayı emretmektedir.
İslâmiyette, başkalarının cân, mâl ve ırzlarına hücûm etmenin kesinlikle yasaklığıkâfirlere karşı da iyi huylu olmanın lüzûmukomşu hakkının dîndeki yeri İslâm âlimlerinin kitaplarında genişçe yazılmıştır. Onları okuduğumuzda, bugünkü terör teşkîlâtlarının/örgütlerinin İslâmiyetle hiç alâkalarının olmadığını yakından görmekteyiz.
İslâm dîninde, Müslümânların olsun, başkalarının olsun mallarına, canlarına, nâmuslarına, şeref ve itibârlarına el, dil, fiil, resim ve yazı ile saldırmak kesinlikle yasaktır. Yalan, iftirâ, gıybet, haset, düşmanlık gibi kötü hasletler kesinlikle reddedilmiştir, yasaklanmıştır. İslâm, iyi-kötü herkesle ve gayr-i müslim vatandaşlarla da iyi geçinmeyi, her bakımdan iffet ve hayâyı, tâm sıhhatli olmayı istemektedir.
İslâmiyet, Allahü teâlânın emirlerini büyük bilip saygı göstermeyi ve mahlûkâta merhameti istemekte, memleketleri imâr ve insanları manevî ve mâddî olarak yükseltmeyi emretmekte, insanların sevişmelerini, yardımlaşmalarını, kardeşçe yaşamalarını istemektedir...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.