Irkçılık, hiçbir yönden savunulamaz!..

A -
A +

Irkçılık, hiçbir yönden savunulamayacak durumda olan, insan şeref ve haysiyetine kasteden; medenî milletlerin kabul edemeyeceği, çağ dışı bozuk bir felsefeden ibârettir.

Hem geçen haftaki 2 makâlemizde, hem de dünkü makâlemizde bahsettiğimiz "ırkçılık", hiçbir yönden savunulamayacak durumda olan, insan şeref ve haysiyetine kasteden, parçalayıcı, bölücü; medenî milletlerin kabul edemeyeceği, çağ dışı bozuk bir felsefeden ibârettir. İnsanı, hangi ırktan olursa olsun, insan olarak kabul etmek, insanlığın bir gereğidir.
İnsan ırklarını ayırt etmek için, birçok karakterler vardır. Bu ayrılıklar deri renginde, saçlarda ve gözlerdedir.
Bugün ırkların sınıflandırılmasında başvurulan bir usul, kafatasının yapısını esas tutar. Bunda kafanın tepeden bakılınca görünümü esas alınır. Kafa yapıları, "uzun", "orta" ve "kısa" olmak üzere 3 gruba ayrılır.
İsveçli botanikçi Linneaus, insanları Afrikalı, Amerikalı, Asyalı, Avrupalı olarak sınıflandırmış, kendisinin “Avrupalıları Asyalılara, Amerikalıları da Afrikalılara tercîh ettiğini” belirtmiş ve böylece ileride doğabilecek bir ırkçı doktrine kapı açmıştır...
Bir müddet sonra Freiderich Blumenbach (1776-1840) “İnsanlığın başlangıcında üstün ve ârî olan tek bir toplumun bulunduğunu (bunların da Kafkasyalılar olduğunu), daha sonra gelenlerin bu tek ırktan türemelerine rağmen, tabiî faktörler (iklim, hayat şartları vb.) yüzünden farklılaştıkları” tezini ileri sürerek, Linneaus’un açtığı yolda yürümüş ve bir nevi onun tezini desteklemiştir.
Diğer bir taksîme göre de, yeryüzünde bulunan insanlar, üç grup ırktan meydana gelirler:
1. Kara ırk: Afrika zencileri bu ırka mensupturlar.
2. Sarı ırk: Sibiryalılar, Moğollar, Eskimolar ve Amerika Kızılderilileri bu ırka mensupturlar.
3. Beyaz ırk: Bu ırktan insanlar Avrupa'nın tamamında, Afrika, Amerika ve Asya'nın bir kısmında bulunurlar. Diğer ırklar gibi bâzı kesin vasıfları yoktur.
Fen bilginlerinin bu sınıflamalarından başka, İslâm dîninde de ırklar hakkında bilgi verilmektedir. Irk farklarını küçümsemek yanlış olduğu gibi, bunları büyütmek de doğru değildir. Çünkü her ırk, belirli bir ortama uymuş durumdadır. Fakat başka bir ortama da uyabilir.
Netice olarak, İslâmiyette insanların ve milletlerin birbirlerine üstünlükleri, biyolojik yapılarına göre değil; İslâmiyete inanmaları ve dînin emirlerine daha çok sarılmalarına göredir.
Ayrı ırkta, ayrı renkte, ayrı dilleri konuşan, fakat aynı îmânı paylaşan insanları bir araya getiren ve kardeşliği hiçbir fark gözetmeksizin, ümmet anlayışı içinde kalplere nakşeden dîn, İslâmiyet olmuştur.
İslâmda, ırkçılığa dayanan üstünlük iddiâları yasaklanmıştır. Bununla berâber milletlerin, târih boyunca uğrunda fedâkarlık yaptıkları ve insanlığa öğretmeye çalıştıkları faydalı şeylerle iftihâr etmelerinin, övünmelerinin bir zararı yoktur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.