Tesettür nasıl olmalıdır?

A -
A +
Kadınlarda örtünün sâbit bir şekli yoktur; yani manto ile de olur, çarşafla da olur, Anadolu’daki atkı ve şalvarla da olur, entârî ile de olur.   Kadınların vücut hatlarının belli olmayacak herhangi bir elbise ile örtülmesi farzdır. Daha önce de ifâde ettiğimiz gibi, İslâm dîni, kapanmayı emretmiş, ama belli bir örtü şekli bildirmemiştir. (ed-Dürerül-mültekıte) Demek ki kadınlarda örtünün sâbit bir şekli yoktur; yani manto ile de olur, çarşafla da olur, Anadolu’daki atkı ve şalvarla da olur, entârî ile de olur. Tesettürde mühim olan, el ve yüz müstesnâ, bütün vücut uzuvlarının (beden organlarının), herhangi bir suretle, yani görünmeyecek tarzda ve vücut hatları belli olmayacak surette örtülmesidir. Alt tarafını gösteren bir örtü yok hükmündedir. Uzuvları belli edecek tarzda dar bir örtüye de müsaade yoktur. Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruluyor ki: “Mümin kadınlara söyle: [Yabancı erkeklere bakmaktan] sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, [el, yüz gibi] görünen kısmı hâriç, ziynetlerini [saç ve gerdân gibi ziynet takılan yerleri] göstermesinler, başörtülerini yakalarına kadar [saç, kulak ve gerdânlarını] örtsünler.” [Nûr, 31] Bir âyet-i kerîme meâli de şöyledir: “Ey Nebî, hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına [dışarı çıkarken] cilbâblarını [dış kıyâfetlerini] giymelerini söyle! Bu, onların tanınıp, ezâ görmemelerine daha uygundur.” [Ahzâb, 59] Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Kadının [yüz ve iki elinden başka] bütün bedeni avrettir.” [Mecmaul-enhür, El-muğnî] Bu hadîs-i şerifte, kadının tesettürü açıkça bildiriliyor. Kur'ân-ı kerîmin 17 yerinde, Resûlullaha “De ki, bana tâbi olun”, “ona itâat edin”, “ona muhâlefetten sakının” buyuruluyor. Allahü teâlânın Resûlüne tâbi olup Onun bildirdiği şekilde tesettüre riâyet etmek lâzımdır. Hazret-i Ayşe annemizin kız kardeşi Hazret-i Esmâ, ince bir elbise ile Resûlullah Efendimize gelince, o, baldızına bakmadı. Mübârek yüzünü çevirip “Ya Esmâ, bir kız, namaz kılacak yaşa gelince, yüz ve elleri hâriç, vücûdunu erkeklere gösteremez” buyurdu. (Ebû Dâvûd) Kadınların, namaz kılarlarken çene altlarını da kapatmaları gerekir mi?: Kadınlar, namaz kılarken çene altlarını da kapatmaları gerekir. Bir âyet-i kerîmede, “Başörtülerini yakalarına örtsünler” buyurulmuştur.  Burada şart olan, saçları örtmektir. Demek ki, başı örtmekten maksat, saçları, kulakları ve gerdânı örtmektir. Bu, örtünmenin şekli değil, önemli olan örtülmüş olmasıdır. Örtü, dikkati çekecek renk ve şekillerden de, uzak olmalıdır. Hanımlar, sokağa çıkarlarken peruk takabilirler mi?: Peruk takarak sokağa çıkmak, zarûret olmadan câiz değildir. Zarûret, başka çâre bulamamak demektir. Sadece zarûret hâlinde, peruk takılabilir. Çünkü kadınların yabancılara süslenmeleri harâmdır. Zarûret olunca, avret yerlerini mümkün olan her şeyle örtmek lâzımdır. Erkekler arasında başını açmak zarureti olduğu zaman, kadının başını ve kendi saçlarını peruk takarak örtmesi câiz ve lâzım olur. [İbn-i Âbidîn, Hadîka ve Fetâvâ-i Kübrâ]
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.