Resûlullah'ın şeref ve fazileti -4-

A -
A +
Bir hadîs-i kudsîde buyuruldu ki: “Ben anıldıkça, habîbim sen de benimle birlikte anılmak suretiyle şânını yükselttim.”   Malûm olduğu üzere, Muhammed aleyhisselâm, 40 yaşında iken, bütün insanlara ve cinne Peygamber olduğu bildirildi. Cenâb-ı Hak, O’nu, kendisiyle kulları arasında elçi olarak vazîfelendirdi. Önce Mekke-i mükerreme’de, gizli olarak, üç sene sonra da, herkesi alenî olarak îmâna çağırmaya başladı. Allahü teâlâya ve Resûl-i ekremine itâat etmenin Müslümânlık, karşı gelmenin sapıklık, kâfirlik olduğu, îmân ve itâat edenlere Cennet nimetlerinin olduğu, inkâr ve karşı gelenlere Cehennem azaplarının olduğu, bunların Cehennemde “keşke Allah’a ve Resûlüne itâat etseydik” diyecekleri bazı âyet-i kerîmelerde bildirilmiştir. [Ahzâb 31, 36, 66; Nûr 51-52; Fetih 17, Tevbe 71] Kur’ân-ı kerimde, Sevgili Peygamberimizin fazileti, yüksekliği müteaddit âyet-i kerîmelerde bildirilmiş, bir âyet-i celîlede de: “Senin şânını, şöhretini yücelttik” [İnşirâh 4] buyurulmuştur. Şimdi burada, onun şânının yüceltilmesi hakkındaki âyet-i kerimeye dâir kısa bir takım malûmât vermeyi uygun görüyoruz. Bu âyetin tefsîrlerinde deniliyor ki: “Ezân, ikâmet, teşehhüd, hutbe gibi birçok yerde benimle beraber adını andırmak sûretiyle şânını yücelttik.” (Celâleyn Tefsîri) “Senin ismini doğuda, batıda, yeryüzünün her yerinde yükselttim”. (Sâvî Tefsîri) [Batıya doğru, bir tûl derecesi gidilince, namaz vakitleri 4 dakîka gecikiyor. Her 28 km gidişte, aynı vaktin ezânı birer dakîka sonra tekrâr okunuyor. Böylece, yeryüzünün her yerinde, her ân ezân okunmakta, Muhammed aleyhisselâmın ismi, Allahü teâlânın ismi ile beraber her ân, her yerde işitilmektedir.] “Öyle bir yükseltme, yüceltme ki, kendi ismini, Habîbinin ismi ile birlikte zikrettirdi, anılmasını sağladı. Ona itâati, kendisine itâat olarak gösterdi. Melekler Ona salât etti, müminlere de Ona salevât getirmeyi emretti; Onu ismiyle değil, hep Resûlüm, Habîbim gibi güzel sıfatlarla andı.” (Beydâvî) “Cenab-ı Hak, Resûlünün nâmını dünyâ ve âhirette de yükseltti. Hiçbir şehâdet getiren, hiçbir namaz kılan yoktur ki şehâdet kelimesini ve Resûlullahın mübârek adını zikretmiş olmasın.” (Katâde)“Allahü tealâ [bir hadîs-i kudsîde de] buyurdu ki: “Ben anıldıkça, habîbim sen de benimle birlikte anılmak suretiyle şânını yükselttim.” [İbn-i Hibbân, Ebû Ya'lâ] Ona pekçok mucize verilmiştir. İsrâ ve Mi’râc mucizesi ona tahsîs kılınmış (İsrâ 1), yine bin aydan hayırlı olan Kadir gecesi (Kadir 3) ona ve ümmetine tahsîs edilmiştir. 52 yaşında iken, bir gece Mekke-i mükerremeden Kuds-i şerîfe ve oradan göklere götürülüp getirildi. Bu yolculuğuna “İsrâ ve Mi’râc” denilir. Mi’râcda, Cennetleri, Cehennemleri ve Allahü teâlâyı gördü. Mucize mefhûmunun geçtiği bazı sûre-i celîle isimleri ile âyet-i kerîme numaralarını şöyle zikredebiliriz: [Bakara 243; En’âm 35-37, 109, 124; Yûnus 20; Yûsuf 105; Ra’d 7, 27, 31, 38; İsrâ 1, 59-60; Tâhâ 133; Enbiyâ 16-17; Ankebût 50-52; Secde 15; Ahzâb 9; Gâfir (Mü’min) 35; Şûrâ 35…..] İnşallah öbür hafta da bu konudan bahsedelim...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.