"Hanımlar hassas olurlar!.."

A -
A +
"Heyecanlıyım ve garip bir his var içimde ve üzerimde ağır bir mesuliyet oldu…"
 
Firdevs Hanım:
- Kadir kıymet bildiğini biliyorlar efendim. Her şey karşılıklı….
- Bugün için siz neler düşünüyordunuz?
- Ben daha beterdim Bey! Hep sizi düşündüm ilk gördüğüm günden beri. Elimde değildi. Pasen Ovası’ndan, Erzurum’dan nice beyler, ağalar, paşalar dünürcü geldi. Benim gönlüm bir âlimden yanaydı. Sizsiz öleceğimi sanıyordum.
- Allah muhafaza buyursun… Öyle deme Firdevs’im! Muhabbeti veren de Cenâb-ı Mevlâm. Nasıl biriyle karşılaşacağını düşünmemek, hayal etmemek mümkün değil!
- Evet! Taa ilk bu mevzu açıldığı günden beri gecem gündüze karıştı bey. Yaşıyor muyum, ölü müyüm, sağ mıyım, deli mi, divane miyim? Hiç anlayamıyordum. Kendi kendime dedim ki: “Ey Firdevs! Sana tavsiyem; kendini fazla kasma, ne diyeceğim diye düşünme, illa bir şey demek mecburiyetinde değilsin, eğer seviyorsan yanında olması bile huzur vermeli, konuşmak, bir şeyler anlatmak hoş olmayabilir de, içten, samimi ol yeter…”
- Yani “Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol” demek istemişsin Firdevs’im.
- Biraz da öyle… Bugün bizim ilk günümüz… Ailenizi yakinen tanıyorum, hakkınızda hep güzel şeyler duydum lakin yine de şahsınızı fazla tanıyor sayılmazdım. Uzaktan gördüklerimi duyduklarımla birleştirdiğimde aslında sizin iyi biri olduğunuzdan zerre kadar şüphem kalmamıştı bey…
- Hislerine itimat ediyorsun yani!
- Öyle sayılır… Hanımlar hislerinde yanılmazlar derler bey.
- Hanımlar hassas oldukları kadar da narindirler! Yeni bir başlangıç yaptım hayatımda Firdevs Hanım! Geçirdiğim kötü günlerin, haftaların, ayların arkasından, anlaşabildiğim, sevdiğim hoş birisi ile yeni bir adım attım hayata.. Heyecanlıyım ve garip bir his var içimde ve üzerimde ağır bir mesuliyet oldu… Birbirimizi iyi tanımamız, her şeyimizi bilmemiz lazım.. Cenâb-ı Allah ömür verirse önümüzde uzun bir zaman var… Her şeyi akışına bırakmalı, Allah rızasını düşünmeli, öyle beklemeli… Ümit ederim ki; her şey çok daha güzel olacak…
- Öyledir Bey!
           ***
Yarım günlük evliliğinin ilk sabah kahvaltısı çok iyi başlamıştı. Firdevs’in olgunluğu, mahareti, edebi, adabı tam istediği gibiydi. Bu durumun sebebini merak ediyordu ki aklına anacığı geldi. Mesut ve bahtiyar olduğu o çocukluk günlerine gitti: “Ya dün bana talih vurmuştu ya da çok büyük bir duâ almıştım…” DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.