"Ellerine sağlık sultanım. Acıkmıştım ne iyi ettin!.."

A -
A +
Yine kalktığı yere oturdu. Getirdiklerini Mehmed’inin yanına koydu, örtülerini açtı...
 
Kulağına gelen bir ihtiyarın; “hadi oradan be korkaklar” demesi, içinden geçenleri yüzlerine haykırması, hoşuna gitmiş olmalı ki zoraki de olsa tebessüm etti Nene!
Şu karanlık gecenin bir sonu olmalı,
Ayaklar çıplaktı, elbiseler yamalı.
Nene’m evinin, erinin olmuş hamalı,
Bütün eller sopalı, beller de kamalı,
Mutlak Rus’a, Ermeni’ye hesap sormalı!
Yine kalktığı yere oturdu. Getirdiklerini Mehmed’inin yanına koydu, örtülerini açtı. Eline aldığı bir dilim keteyi önce hayat arkadaşının ağzına uzattı. O da iştahla ısırdı.
- Eline sağlık sultanım. Acıkmıştım ne iyi ettin!
- Ye, afiyet olsun! İşten, telâştan her şeyi unuttuk Mehmed’im.
- Acıktığımız aklımıza gelmedi Nene’m! Bu seneye gelinceye kadar çok çok mesut oldum sayende! Daha çok olabilirmişim gibi hissettiren şu hareketini ve zamanlamasını sevdim biliyor musun?
- Aman Mehmet’im! Sen her şeyi abartıyorsun! Ben seni karşılıksız sevdim! Her neyse, bu “sevme” faslını kapatalım Mehmed’im! Köylülerimizle kardeşliğimiz arttı, dost, düşman safları iyice belli oldu ama evsizler ne olacak? Önümüz kış! Şimdiden üşüyenler, yollarda perişan olanlar da var! Ne isterdim Mehmet’im biliyor musun?
- Ne isterdin?
- Yine de bir süre elimde sıcak bir çorba, gözüm kuru bir söğüdün dallarında, imrenilesi bir geyik postu büyüklüğünde de olsa bize ait kendi yuvamda, seninle hareketsiz durmak isterdim.
- Kendi hanemiz, yuvamız, ocağımız... Ah Nene ah! Gel dertleri, elemleri itekleyip havadan sudan konuşalım. Basitmiş gibi dursa da hayat kaynağımız olan muhabbet ve sağlıklı hayat... O iki şeyden gayrısını pek de umursamamak mı lazım?
- Kaybetme korkusu olmayanın, kazanma hissi, duygusu da olmazmış...
- Kar Çiçeğim!
- Çiğdemim!
- Sen umudun sabahında dağ çiçekleri ve dağlara serilen sabah güneşi kadar güzeldin Kar Çiçeğim. Gecemin nuru günümün aydınlığıydın benim.
- Seninle bir rüya gibiydi hayat yiğidim, Mehmed’im, Abdullah’ım! Kuşlar gibi uçardık hep! Yüreğimiz gökyüzü kadar engin, bulutlar kadar beyazdı. Her gözlerimi açtığımda, her kapattığımda seni görürdüm karşımda… Ne kadar mesut olur, ne kadar huzur bulurdum. Şimdi de öyle...
- Ellerimi her uzattığımda ellerini buldum! Bütün güzellikleri, sevinçleri yalnız sende yaşadım! Sensiz hayatın ne kadar boş, manasız olacağı... Neyse fazla ileri gitmeyeyim! Kısaca; sensiz kalabileceğimi düşündükçe kahroluyorum Kar Çiçeğim…
- Bir gün çekip gidersen, her şeyimi kaybettiğimi bilesin! Yaşama sevincimi, direncimi, gülüşümü, mutluluğumu, hayata dair ne varsa hepsini kaybettiğimi, hâk ile yeksan olduğunu, yerle bir olduğunu da unutma!
- !!!
- Mehmed’im deli olurum! Meczup gibi uçurum başlarında, duvar diplerinde kalırım! Kimseler aramaz, sormaz da... Zaten kimseleri ne yapacağım ki, sensiz olduktan sonra!
- !!!
DEVAMI YARIN
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.