Sözleşmeli öğretmenlik

A -
A +

Türk ekonomisinin krize girmesi, şayet bir yerlere yaradıysa onların başında milli eğitim gelir. Devlet memurluğu, en fazla da öğretmenlik rağbete bindi. Piyasalar ne kadar kötü ki stajyer öğretmen 380, 5 yıllık 400 civarında, en büyük ilin eğitim müdürü 700 milyon maaş alırken insanlar bu mesleğe hücum ettiler. Bu ne demektir? Bir gün şartlar iyileşince aynı kişiler -biraz eksik veya fazlasıyla- bu defa başka alanlara kanatlanacaklardır. Yani doydukları mesleğe. Bir dekanın makam tazminatının 42 milyon olduğu sistemde eğitime kalite arıyoruz. Veya bir başka söyleyişle şu şartlarda bir profesörün çocuğunu özel okulda okutması mümkün değil. Bir gün piyasalar düzeldiğinde mesleğe dönen ve aralarında hayli de kaliteli beyin olan öğretmenler tekrar 'elveda' diyeceklerine göre onlar için ne gibi tedbirler alınıyor? Sadece ideolojik şekillenmeler düşünülemez. Bakanlığın bir tedbir aldığını sanmıyoruz. Haber verdiğimiz tehlikenin kimse farkında değil... Resmi bakış sadece sonuçla meşgul. Kriz üzerine gördükleri teveccühten keyifliler o kadar. Keyif iyi de bir de gerçekler var. Şu maaşlarla vasıflı öğretmen, bakanlık teşkilatında kalmaz... İnsanlar, şimdilik bir limana sığındılar, hayatlarını idame ettirmeye çalışıyorlar. Özel okullara geçebilen geçecektir. Yurtdışına çıkabilen çıkacaktır. Başka imkân bulan o fırsatı kullanacak ve nihayet kriz geçince de birçok öğretmeni kimse yerinde tutamayacaktır. İşte buna çare düşünmek lazım. Araştırdık... Mevzuatta sözleşmeli öğretmenlik yok... Sözleşmeli devlet memurluğu ise malûm. İşin garibi vekil öğretmenlik de var. Ama sözleşmeli öğretmenlik yok. Muhakkak olması lazım. Bilindiği gibi bir sözleşmede iki taraf bulunur. Sözleşmeyle çalışmayan, verimli olmayan, mesleğinin hakkını vermeyen öğretmenin akdi feshedilerek ondan kolayca kurtulabilirsiniz. Bunun gibi sözleşme maddeleri esneklik getirebilir. Haftada belli bir saati dolduran öğretmene onun dışında dilediği işi yapma hakkı tanınabilir. Bu da öğretmeni eğitim dünyasından büsbütün koparmaz. Üstelik birçok akademisyen, bu tarzda çalışıyor. Eğer böyle olmazsa elenmiş veya çok fedâkâr bir kadroyla milyonlarca çocuğun hayata hazırlanması gibi bir külfetle baş başa kalırsınız. Kadroların dolması da ÖSS grafiğindeki yükselme de... kısacası yaşanılan bir yalancı bahar. Bir gün geçecek. kimse alabildiğine sevinmesin. Önümüzdeki iklim, badem çiçeklerini, erik çiçekleri öldürür. Başka çare var mı? Sözleşmeli öğretmenliğe imkân tanıyan kanunun çıkması için çalışmalar yapılmalı. Eğer tedbir alınmazsa büyük bir hüsran yaşanır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.