Kim kimin rakibi?

Her ân her şey olabilir. Bülent Ecevit, şayet 7 Haziran toplantısına da katılamazsa artık Devlet Bahçeli de Başbakanın vazifesi başında olduğunu savunamaz. Katılsa ne olur? Katılsa da çok şey değişmeyecektir. Politik suni hayat bir süre daha devam eder. Döviz yükselişi devam eder. İşler iyice ağırlaşır. Önlenemez bir illet, kayıp veya istifa sebeplerinden biriyle Başbakan Ecevit'in sahneden çekilmesinin hemen peşinden partiler, amansız bir rekabete girişecektir. Üç ihtimalden birinin tahakkuku ile bu rekabet ivme kazanır. İhtimallerin gecikmesi halindeyse hızlı bir hazırlık dönemi yaşanır. Bütün yolların sonu seçime çıkacaktır. Ortada enteresan bir tablo var. DYP, ANAP ve MHP'nin oylarına talip. Ayrıca DYP, SP ve Güneydoğuda HADEP'ten de oy alma peşinde. DYP, çalışıyor. İstanbul teşkilatı emin ellerde. CHP, DSP'nin korkulu rüyası. Bu defa CHP, DSP'nin yerine sol oyları toplayabilir. Tecrübeli Deniz Baykal'ın rakibi Bülent Ecevit olmayacağına göre kim olacak? AKP'nin hedefi, SP, MHP, DYP ve Güneydoğu'da HADEP... AKP, engelleri aşa aşa ilerliyor. BBP'nin 1. hedefi MHP. Sonrakiler, AKP, SP, DYP, Güneydoğu'da HADEP. Halkta BBP'ye büyük bir teveccüh var. Yazıcıoğlu, fevkalade samimi bir insan. Dâvâsının çilesini yaşamıştır. Alperenler isimlerine layık vatanperver gençler. Sabırla çalışıyorlar. Mükâfatlarını göreceklerdir. BBP cephesine sür'atli gelişmeler olabilir. ATP, hedefi elbette MHP. Tuğrul Türkeş, baba evini kaybetmiş gibi. MHP'den kopanlar, BBP'yle Aydınlık Türkiye Partisi'ne gidecekler. Türkeş'in kafasında bir gün MHP'nin başına nasıl gelebileceğine dair hesaplar varken BBP ile ATP'nin birleşmesi konuşuluyor. Yanlış istihbarat olabilir. Olsa olsa seçim ittifakı dile gelmiştir. LDP, seçimde bütün hesapları altüst edebilir. Liberal Demokrat Parti'nin hedefi sağı ve soluyla bütün partiler. LDP'ye hem iktidar hem muhalefet cephesinden oy kaymaları olacaktır. Besim Tibuk, TV sohbetlerini çok iyi kullanıyor. Ayrıca internette de çok başarılılar. Genç Yunuslar, dinamik bir tempoyla çalışıyor. Kadrosunu zenginleştirir ve sahaya da inerse halkın sevgisi karşısında kendisi bile şaşırabilir. DP, Demokrat Parti, Melih Gökçek'le birlikte yükselişe geçebilir. Gökçek, kıvrak bir zekâ, sür'at intikal kabiliyeti yüksek bir beyin, mücadeleden yılmayan bir iradeye sahip. Hırslı ve azimli. İcraat adamı.Turgut Özal'a yakın bir duruşu var. Sağı ve soluyla oyları harmanlayabilir. En büyük hedefinin AKP olduğunu bizzat açıkladı. DP, Gökçek'le muhteşem dönüşünü yapabilir mi? HADEP'e gelince. Önünde Türkiye'nin partisi olmak veya olmamak gibi bir mesele var. Rakipleri AKP, SP, DYP, SP, BBP, LDP. AK Parti'nin yolunu kesenler, HADEP'in patlama yapmasına yol vereceklerdir. Görüldüğü gibi koalisyon partileri müdafaa halinde. Mevcudu muhafazaya şükredecekler. Başlarına her şey gelebilir. Barajın altına dahi düşebilirler. Diğer bir husussa şu. Mehmet Ağar ve İlhan Kesici gibi isimler de var. Onlar da yeni oluşumlar peşindeler. Geç kalıyorlar. Zamanlama çok mühim. Muhsin Yazıcıoğlu, gününde kararını verip yola çıktı, emin adımlarla gidiyor. Şu tabloda daha ziyade sol, soldan oy alıyor. DSP'den kaçan oylar ağırlıklı olarak CHP'ye gider, sağ oylar yerlerine döner. Sağ partilerde kıran kırana mücadele yaşanır. Zafer mücadelesi, AKP ile DYP arasında olur. Ufukta yine koalisyon görünüyor. Bir sağ koalisyon imkânı çıkar. Fakat sağla sol arasında bir koalisyon doğabilir. Her halükârda yarınki siyâsî hayatımızda Demirel, Ecevit, Erbakan... yoktur. Hatta bugünün 50'li yaşlarını idrak eden bazı liderleri bile sandıktan çıkamayabilirler. Yarının politik duayeni dünün genç politikacısı Deniz Baykal'dır. Türkiye, erken seçime hazırlıklı olmalı. Perşembe geliyor, bugün günlerden Çarşamba...