HİLAL’İN HAÇ’A ZAFERİ!..

A -
A +
 
Âli Mahkeme’nin yani Danıştay’ın, 10 Temmuz 2020 tarihinde açıklanan kararıyla:
-Ayasofya, kurtuldu,
-Ayasofya, hürriyetine kavuştu,
-Ayasofya’nın esareti bitti,
-Ayasofya’nın karanlık günleri bitti,
-Ayasofya’nın rehineliği sona erdi,
-Ayasofya’nın 86 yıldır yaşadığı zulüm sona erdi,
-Ayasofya, hasret kaldığı Kur’ân tilâvetine, cemaate ve mü’min secdelerine kavuştu,
-Müslümanlar, 86 yıl sonra "Ayasofya-yı şerîf Câmiî Kebirî"ne kavuştular.
Danıştay, âli; yüksek mahkeme, tıpkı Kariye’de olduğu gibi Ayasofya için de vakıf şartnamesini esas alarak olması gereken kararı vererek, bu mümtaz mâbedin, Türk milletiyle İslâm ümmetinin arzusuna muvafık şekilde yeniden ibadete açılmasına hükmetti…
Evvelâ;
Hem Kariye ve hem de Ayasofya "dâvâcı"sı, bu yolda yıllar yılı zorlu mücadeleler veren “Sürekli Vakıflar Tarihî Eserlere ve Çevreye Destek Derneği”ne teşekkür ederiz. Dâvâ sahibi bu dernek mensupları, takdir ve tebrike fazlasıyla layıktır...
İkinci olarak:
Dıştan gelen haçlı tehditlerine ve içeride işitilen köksüz karşı çıkmalara aldırmadan adalet terazisini doğru tartarak bir hakkın yerini bulmasını sağlayan, Şûrâ-yı Devlet’e; Danıştay’a, karar altında imzası bulunan muhterem hâkimlere teşekkür ederiz. Artık tarihî bir vesika olan bu kararı veren hâkimlerin hüküm altındaki imzaları, evladlarına, torunlarına bırakacakları paha biçilemez bir mirastır…
Danıştay, 2020’nin 10 Temmuz Cuma günü açıkladığı kararıyla, Tek Parti Zihniyeti’nin Aysofya Camiî’ni müzeye tebdil eden 24 Kasım 1934 tarihli kararını iptal ederek mer’iyetine son verdi, yürürlüğünü durdurdu. Aslında adı geçen karar hukuken "yok" hükmündeydi. Zira hem imza sahteydi ve hem de alınan sözde karar Resmî Gazete’de intişar etmemiş, yayınlanmamıştı. Türk idarî yargısının en üst mahkemesi, işte olmayan bu kararın işlemesine son verdi.
Gerçekte mevzubahis karar, bir iç iradeden ziyade başta İngiltere olmak üzere, emperyalist haçlı dünyasının, masonluğun tertibiydi. Bir oldu-bitti, emrivaki vardı. Ayasofya’yı ibadete, namaza, Kur’ân’a… kavuşturan bu kararın ilk işareti, 29 Mayıs 2020 tarihindeki Fetih Gecesinde Ayasofya’da Fetih Sûre-i Celîlesinin okunması oldu. İstanbul’un fethinin sembolü bir camide sırf kapıda "müze" yazıyor diye Fetih Sûresi’nin okunması, içeride köksüz azınlığı, dışarıda haçlı cephesini çok rahatsız etti…
Eğer,
Bugün,
Danıştay,
böyle bir karar verebildiyse;
arkasında güçlü bir devlet desteği, millet beklentisi, siyasi irade olmasındandır. Danıştay, vaki taarruz karşısında yalnız bırakılsaydı, mahkeme hey’etini linç ederlerdi. Bu itibarla Ayasofya’nın aslına iadesi, Cumhur İttifakı’nın da AK Parti iktidarının da en yüksek hizmetidir. Evet, karar siyasi değil hukukidir. Ancak, Şûra-yı Devlet’in çevresine bahsettiğimiz müdafaa surları çekilmeseydi istendiği kadar kuvvetler ayrılığından söz edilsin ve "yargı bağımsızdır" densin bu karar verilemezdi. Verilmemesi için kapalı kapılar ardında tehdit ve baskının her çeşidi yapılır, direnen hâkimler istifaya zorlanırdı.
Ayasofya kararı,
elbette bir zaferdir.
Öyle ki Ayasofya, en nihayetinde istiklâlimizin alameti olmuştu. 15 Temmuz darbe ve işgal teşebbüsünün arkasında duranlar, Ayasofya üzerinden hükümranlığımıza tecavüze kalkışır olmuşlardı. "Cami yapılırsa…" diye dil altından tehditler savuruyorlardı.
15 Temmuz öncesinde, mü’minlerin bayramı olan mübarek bir Cuma günü, o tehdit ve kanunsuzlukların hepsini ezip geçtik.
Bu karar,
Müslüman Türk’ün Kızılelma’sı Ayasofya’nın haçlı zulmünden çekip alınmasıdır. Ayasofya kararı, Hilal’in Haç’a karşı kazandığı zaferdir. Cennetmekân Fatih Sultan Mehmed Hân ile Fetih şehîd ve gazileri belki de 86 seneden bu yana ilk defa şimdi kabirlerinde müsterih uyuyorlardır. 86 sene boyunca onlara ve Ayasofya’ya eziyet edildi.
Bize bu zaferi yaşatan yüce Allah’a hamd,
İstanbul Fethinin mânevî sahibi Şanlı Peygamber aleyhisselama salât ve selam olsun.
Bugün istiklâlimiz daha güçlüdür!!!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.