EĞİTİMDEN GELEN ÇIĞLIKLAR

A -
A +
17 Temmuz 2020 tarihinde “Psikologlar rahatsız’’ başlığını taşıyan bir yazı yazmıştık. Ayrıca söz verdiğimiz gibi meseleyi bir TV programında da dile getirmiştik. Bunların, psikoloji dünyasında yaptığı yankıyla doğurduğu memnuniyeti burada nakletmek imkânsız. Eksik olmasınlar YÖK zirvesinden bizi aradılar. Konuyu bir saate yakın mütalaa ettik. Bu görüşmeyi de ayrıca sosyal medyada psikologlar ve psikolog adaylarıyla paylaştık.
Nihayet Kurban Bayramı’nın üçüncü gününe denk gelen 2 Ağustos 2020 günü Cumhurbaşkanı’mız Sn. Recep Tayyip Erdoğan “açık öğretim konusu dâhil olmak üzere psikoloji eğitimi hakkında ivedi bir rapor hazırlanması için Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kuruluna talimat verdi’’.
Seyir bu olunca eğitimin çeşitli dallarında olup da derdi olan, kendini mağdur sayan her yerden bize hayli bir yöneliş oldu. Rica; ondan da öte ısrar ediyorlar. Dedikleri “Derdimiz şunlar. Lütfen bunları da yaz, bunları da duyur’’. Aslında her biri ihtisas isteyen mevzular ama en azından haberdar etmek vicdanî borcumuz. Bu çığlıklara umursamaz davranmak olmazdı.
Şüphesiz ki nüfusunun üçte biri çocuk ve genç olan bir memlekette YÖK, ME Bakanlığı, hükûmet ve devletin işi kolay değildir. Bizdeki talebe sayısı, İsveç ve Norveç’in üçer, Hollanda’nın iki, Bulgaristan gibi ülkelerin beş katıdır. Eğitim dünyamızı idare etmek, başlı başına bir ülke idare etmek kadar çetin. Bu bir hakikat olsa da bir başka hakikat daha var ki o da asla hamaset değildir. Biz, netice itibarıyla ve hamdolsun ki hedefleri olan bir devletiz. Devletleri büyük yapan, her şeyden evvel sağlam, yerli, köklü, âdil ve millî bir eğitimdir.
Psikologların mes’eleleri artık devlet katındadır. Onlar, sevindirecek haberi dört gözle beklemekteler. Bu defa eğitimin diğer dallarından gelen çığlıkları duyurmaya, hâllerine elçi olmaya çalışacağız. İşte taleplerden bazıları:
-Fizyoterapistlerin dertleri çok. Sahada çalışmamız engelleniyor. Sağlık, tedavi, terapi kelimelerini kullanmamıza izin verilmiyor. Mezun sayısı fazla. Tayinlerimiz yapılmıyor. Orada çalışmak istediğimizde özel sektör, asgari ücretin altında teklifte bulunuyor. İş yeri açmak için Sağlık Bakanlığından ruhsat alamıyoruz. Mevzuatımız, odamız, temsilcimiz yok.
-Sağlık meslek lisesi mezunları olarak mağduruz. Barajı geçemeyen arkadaşlarımız var. Biz, bu liseye yazılmadan önce iki yıllık yüksek okula imtihansız ön lisans geçiş hakkı varken bu hak senenin ortasında kaldırıldı. Bu imkânın tekrar verilmesini istiyoruz.
-Üniversite girişlerinde barajlar düşürülsün veya kaldırılsın. Yetenek önünde baraj engeli olmasın. Tercih hakkımız elimizden alınmasın. Vakıf üniversitelerini tercih etmek isteyenlerimiz için en büyük engel sıralama barajıdır. Yığılma  yüzünden sıralamalar çok düştü. Homojen hesaplamalar da işin içine girince iyi netlerle düşük sıralama oluştu. Bu şartlarda tercih yapamıyoruz. Fakülteler boş kalmasın. Vaziyet gözden geçirilmeli.
-AYT imtihanının seçici olmaması sebebiyle eşit ağırlık talebeleri hukuk fakültesini yazmaz hâle geldiler. İki yüz binin çoğunu sayısal mezunları doldurdu. 2019’da 2,5 net ile 190 bin barajına, bu sene de 0,25 net ile 125 bin barajına takıldık. Baraj esnetilmeli. Eşit ağırlık talebeleri ziyan oluyor.
-Bir asırda bir görülebilecek bir salgın illetine yakalandık. Korona dolayısıyla okullarımıza üç ay ara verdik. Zorlu şartlarda, yaz sıcağında klimasız odalarda imtihana girdik. Bu yaşananların dikkate alınması lazım. Onun için mühendislik, hukuk, öğretmenlik, diş hekimliği, eczacılık, hemşirelik, ebelik, barajları esnetilmeli…
Çığlıklar, böylece uzayıp gitmekte. Biz, bazı talepleri birleştirerek buraya aldık. Görüldüğü gibi eğitimin hemen her dalında yardım bekleyen gençlerimiz bulunuyor. Çok medeni bir dille hâllerini yazmışlar. Şikâyetten ziyade çare peşindeler.
Şöyle düşünüyoruz:
Bu seneki malum salgın fevkaladeliği nazarı itibara alınarak futbolda süper ligden düşme iptal edildi ve takım sayısı 18’den 21’e yükseltildi.
Öyle ise… aynı mantık eğitim, camiasına da uygulanarak -faraza- fakültelerin kontenjanları yüzde 20 artırılabilir. Bu da çok derde derman olur.
Sn. Erdoğan, hazır talimat vermişken ümit ederiz ki CB Eğitim ve Öğretim Politikaları Kuruluna ek bir talimat daha vererek bu meseleyi de hallederler.
Unutmamalı ki 2071 Cihan Devleti Türkiye’yi bu gençler kuracaktır.
Gösterilecek hiçbir ihtimam fazla olmaz.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.