Kazanan haklıdır

Kuşku yok ki; Fenerbahçe’yi galibiyete taşıyan penaltı çok konuşulacak. Bunu hakem uzmanlarına bırakıp ‘oyunu’ anlatayım.
Maç öncesi Fenerbahçe için tablo şuydu...
1- Deyim yerindeyse ‘fokur fokur’ kaynayan düşme potasına yakınlık...
2- O ateşin sıcağını yakından hisseden Ankaragücü ve Bursaspor’dan gelen galibiyet haberleri...
3- Beşiktaş maçında 3-0’dan 3-3’e gelmenin psikolojik etkisi...
4- Tribünleri dolduran 37 bin taraftarının sevgi gösterisi...
Fenerbahçe’nin kazanması için tüm şartlar yerli yerindeydi. Tek soru işareti, ligin ikinci yarısının en etkili takımı Rizespor’un bu dekoru dağıtma potansiyeliydi.
Aatıf’ın oynamasına sakatlığı izin vermeyince Rizespor’un bir kanadı kırıldı?
Olsun, Rize yine de ‘taş gibi’ takımdı. Şaka kaldırır yanı olmayan maça Rize ‘Tak’ diye atarak başladı. Korner organizasyonuydu ve “Melnjak âdeta kafasını tekmeye doğru sokarak, Hasan Ali’ye attırdı” desem yeridir.  “Orada o topa nasıl vurdurursunuz?” sorusunun cevabı karışık. Attıran da atan da savunmadan...
Bence doğru soru şu: “Morozyuk nasıl bomboş kaldı, pası nasıl bu kadar rahat attı?”
Sonra Fenerbahçe topu aldı, Rizespor’a göstermedi. Bu kadar gömülen takım zor direnirdi. Nitekim direnemediler. Serdar Aziz, sıkı markaj altında Muriqi’ye rağmen iyi vurdu ve Fenerbahçe’deki ilk golün sevinciyle ‘yumruk’ salladı.
Fenerbahçe’nin puan kaybına niyeti yoktu. Oyuna hükmedip, Valbuena da, bir sağdan bir soldan esince ikinci gol gecikmedi. Hani ‘top sevecek’ derler ya. Golde Rizesporlular’ın kabahati yok. Top çok istedi filelere gitmeyi. İlk yarı biterken Morozyuk da atılınca Tüm oklar artık Fenerbahçe galibiyetini gösteriyordu. Ama...
Her maça aynı başlıkları atabilirim.
1-Futbolun adaleti yoktur
2-Futbol şakaya gelmez
Rizespor hataya zorladı ve Fenerbahçe’ye o hatayı yaptırdı. İnanın Melnjak, gol attığı kadar, parkta rahat dolaşamazdı. Sonra oyun sıkıştı, telaş eklendi. Rizespor da fırsat yakalayıp kaçırdı. Oyunun sonunda başa dönerek bitireyim. Sonucu bir penaltı belirledi. Fenerbahçe derli toplu değildi, savruk oynadı... Ama zaten derdi iyi oyun değil, tehlikeli bölgeden uzağa sıçramaktı. Başakşehir maçına bu oyun yeter mi bilmem. Amma velakin, kazanan haklıdır.

MAÇIN ADAMI: Valbuena