Toplu gösteri

A -
A +

Sadece kâğıt üstündeki derbiyi, Fırat Aydınus’un daha 12. dakikada çaldığı bir düdük gerçek derbiye çevirdi. Larin - Rossi mücadelesinden penaltı çıkardı tecrübeli hakem. 

Eduardo Galeano “Gölgede ve Güneşte Futbol” kitabında penaltı kuralı yokken kale önleri mezbahaya dönüyordu. O dönemde Westminster Gazetesi, maç sırasında ceza sahasında ölen futbolcuların tüyler ürpertici bir listesini yayınlamıştı” diyor. 

1891 sezonunda futbola giren penaltı kuralı, ceza sahasında savunan takımın oyuncusunun topu bilerek kesmesi yani topla oynamasına ceza olarak getirilmişti.

Günümüzde gelinen nokta, ceza sahasında top ele, kola çarparsa bile penaltıya dönüştü. Bu aslında futbolda kural koyucuların -ve tabii hakemlerin- aczini ifade ediyor.

Uzun sözün kısası, top ele, kola çarparsa devam, bilerek oynanırsa penaltı olmalı. Dünkü pozisyon hangisine uyuyor, siz karar verin.

Neyse, konuyu dağıtmayalım. Dediğim gibi, maç müthiş bir derbiye dönüştü, Josef de Souza’nın golü gelince… 

Dünya Kupasında final oynamış Vida’nın acemice hatası sonrasında Berisha bir kere daha öne geçirdi Fenerbahçe’yi… 

Önder Karaveli’nin hırsı ve saha içine taktik uyarıları takımını ayakta tutuyordu. Rıdvan’ın soldan müthiş ortasına, Fenerbahçe taraftarının protestosu ile bilenen Josef de Souza sert bir kafa vuruşuyla bir kere daha eşitlik geldi maça. 

Sonuçta, puan olarak kimseye ilaç olmayan yılın son derbisi, toplu bir gösteri olarak tarihteki yerini aldı.  

Maçın adamı: Josef de Souza

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.